Anadolu köylerinden birinde öğretmen olan Zehra'nın öğrencileri için elinden gelen her şeyi yapmasını lakin kötü davranış sergileyen öğrencilere acımamasının nedenini konu edinmiş bu kitap, Zehra'nın gerçekleri öğrenmesiyle ve pişmanlık duymasıyla sona eriyor. Daha fazla bir şey söylemek istemiyorum,spoiler vermemek için.
Kitabın dili oldukça akıcıydı, hiç sıkılmadım. Reşat Nuri Güntekin'in yazmış olduğu Çalıkuşu adlı romanı daha önce okumuştum ve beğenmiştim. Ama bu kitabı daha çok sevdim.
Reşat Nuri Güntekin, Mürşit Efendi'nin duygularını,yaşamış olduğu zorlukların onda bıraktığı tesiri öyle aksettirdi ki. Kitabın yarısına geldiğimde gözyaşlarım teker teker düşüyordu zar zor engel olmaya çalışıyordum ama kitabın sonunda maalesef engel olamadım. Kolay ağlayan bir insan da değilim oysaki.
Türk edebiyatına hak ettiği değerin verilmediğini düşünüyorum. Halbuki o kadar güzeller ki. Lütfen daha çok Türk edebiyatından okuyalım, kendi yazarlarımıza sahip çıkalım.