Tutukluluğumun başlangıcında en zoruma giden şey, kafamda hâlâ özgür adam düşüncelerinin bulunmasıydı. Mesela birdenbire bir plajda
olmayı, denize doğru ilerlemeyi istiyordum. Ayaklarimın altında ilk dalgaların seslerini, vücudumun suya girişini ve bundan duyduğum ferahlığı zihnimden geçirince, aniden hapishane duvarlarının nasıl da dar olduğunu hissediveriyordum. Fakat bu ancak birkaç ay sürdü. Sonraları, sadece mahkumlara özgü düşünceler besler oldum.