Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yaprak ve Tüy Zamanları
Biçimlere ayırdın beni. O kaskatı kabuğum çözüldü, bir daha toplayamayacağım parçalara bölündüm. Henüz sevmeyi bilmediğim için, kızmayı da bilmiyordum.
Reklam
Yaprak ve Tüy Zamanları
Güzel gözlüm... içinden geçtiğim soylu Ardıç kuşu. Kök salmış da olsam şimdi, dalımı titreten güçlü rüzgârlara aldanarak, gidebilmenin buruk umuduyla seviyorum seni.
Yaprak ve Tüy Zamanları
Ne varki o güzel başını aniden sarsarak, beni havalandırıp kursağına aldın. Bir çalkalanma hissettim, kapılıp gittiğim bir sürüklenme, sonra sıcak. Sıcacık, ürkütücü karanlığında etten bir duvarla sardın bedenimi. Hiçbir yanım acımadı. Ama acının ne olduğunu öğrendim. Bir varlık heyecanıydı acı, bir oluş serüveni, olmama direnişiydi. Seni bir ardıç tohumuna çevirmenin eşsiz yanılgısıydı. Bir durumu bir kez daha yanlış anlamak avuntusuydu. Senin keskin salgılarının içinde yüzüp öğütülmeyi beklemekti. Birisi için tat olmaktı. Kursağında ezilip çat! diye kırıldığımda, kimselerin göremediği içimi gördüm. Bir damla vardım yoktum. Bir damlaydı canım. Sana içinden baktım Ardıç kuşu, yüreğimi gördüm orada, sessiz bir içi. Kanla yıkanan huzurunun ölümcül tartımını, ruhunu dışarıda bırakan sadeliğini...
Yaprak ve Tüy Zamanları
Bil ki Ardıç Kuşu, bana bir ağaç olmayı armağan etmişsen bile, üstelik senin içinde soyunup öğütülmüş olmanın bedeliyse bu görkem, bu vadinin en güzel Ardıç Ağacı olarak verdim karşılığını. Artık kendi eşsizliğini kanıtlamak için ağır bir ağaç taşıyacaksın kanatlarında.
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.