Bir ninni gibi geliyordu sesler kulaklarına ve o sadece Yakup'un gözlerindeydi, sessiz akan yaşlarla birlikte. O ses, beyinlerin kıvrımlarında işveyi hüzünle işleyen güzide nakışlar bırakacaktı...
Bizim örfümüzden değil fakat son yıllarda bazı günler batıdan esen rüzgârlarla açık buldukları kapılardan hayatımıza, ellerini kollarını sallaya sallya girdiler.