Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Christian Saehrendt

Christian SaehrendtBunu Ben De Yaparım! yazarı
Yazar
8.0/10
17 Kişi
72
Okunma
0
Beğeni
891
Görüntülenme

Hakkında

1968’de doğdu, Hamburg’da Güzel Sanatlar okuduktan sonra Heidelberg’de sanat tarihi öğrenimi gördü. Doktoralı sanat tarihçisi, Berlin’de yayıncılık yapıyor.
Unvan:
Alman Akademisyen, Yazar
Doğum:
29 Ocak 1969

Okurlar

72 okur okudu.
10 okur okuyor.
53 okur okuyacak.
3 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Sanat Gezegeni
Sanat sektörü, birbirini sürekli gözlemleyen ve çabuk öğrenen pek çok figürden oluşan bir sistem olarak tasvir edilebilir. Oyuncuların hedefi, teşvik ettikleri ya da satın aldıkları sanatın değerini artırmaktır. Kimse yoksul kalmak ya da yoksul olmak için girmemiştir bu oyuna. Kimse kaybetmek istemez. Oyuncular aynı zamanda soylu sanat severler ya da zeki sanat uzmanları olarak kabul görmek isterler. Sanat, doğrudan bir kullanım değeri olmayan lüx maldır. Sanat piyasasındaki ticari mallara, maddi değerlerini aşan entelektüel ve kültürel değerler yüklenmiştir. Bu piyasada para ile kariha kolayca birbirine karıştırılır. Nitekim sanat piyasasındaki pek çok aktör "kültür" derken "para" yı kasteder ama fiyatlar, ücretler ve kazanç mevzubahis edildiğinde bozulur. Oyun gerçek olmayacak kadar güzeldir, çünkü görünüşe göre masadaki herkes kazanmıştır.
"Piero Manzoni'nin 1959'da dışkısını doksan adet konserve kavanozuna koyup üstündeki etiketlere Merda d'artista [Sanatçı Boku] yazması ve Jean Tinguely'nin zangır zangır çizim yapan makineleri Delvoye'un çok hoşuna gitmiş olmalı ki, tumturaklı sanat dünyasıyla alay eden bu iki fikri birleştirerek "Manzoni Tinguely'yle buluşuyor" insanın sindirim sisteminin simülasyonunu yapan karmaşık dev bir makine inşa etti. Cloaca [Dışkı) çamaşır makinesi gövdelerinden, boru ve elektronik parçalardan oluşur. Karmakarışık bir görünümdeki bu cihaz bildiğimiz yemekle beslenir ve yemeği insana özgü bakterilerin de yardımıyla "sindirerek" gümüş bir tepsiye dışkı halinde bırakır. Böylece sanatçı "yediği kaba sıçmak" deyiminin hakkını sanat dünyasında sembolik de olsa layığıyla verir. Delvoye'u ciddi ciddi Leonardo da Vinci'nin ruh ikizi olarak gören sanat uzmanları var. Sonuçta Leonardo da Vinci de sanat ile bilimi dahiyane bir biçimde birleştirmeyi başarmıştı... Avangard sanatçıların "Daha ne kadar ileri gidebilirim? Kamuoyuna daha neleri sanat olarak yutturabilirim?" sorusu modern sanat tarihinde mütemadiyen karşımıza çıkar. Neyin sanat olduğuna dair kriterler 20. yüzyılın ikinci yarısında giderek muğlaklaştı -bugün sanat sektö­ründe bir kez kabul gören her şey sanat olma potansiyeline sahiptir." -Christian Saehrendt, Bunu ben de yaparım, ayrıntı yayınları, syf: 44-45
Reklam
"Bugünse Jake ve Dinos Chapman gibi sanatçılar izleyicileri kışkırtmak istiyorlar. Penis burunlu ve anüs ağızlı, birbirine yapışık çocuk grupları sergiyi ziyaret eden pek çok insanın sınırlarını zorluyor. Ama zayıf sanatçıların düzenli olarak izleyici toplayabilmek için skandal meraklısı medyayla el ele vermesi de artık ucuz bir numara haline geldi. Reçete çok basit: Bir iki cinsel ve dinsel tabuya dokun, şiddet uyarıcısını sonuna kadar aç, içine biraz da Nazi estetiği kat, ardından büyük bir şevkle tonlarca basın açıklaması yap. Sanatla esasında uzaktan yakından alakası olmayan biri mutlaka çıkıp avazı çıktığı kadar feryat edecektir. O zaman tekrar atağa geç ve "Vayy, sansür!" ya da "Sanatın özgürlüğü tehlikede!" diye bağır ..." -Christian Saehrendt, Bunu ben de yaparım, ayrıntı yayınları, syf: 23
Sayfa 23 - ayrıntı yayınları
Sanat koleksiyonculuğu zengin sporu haline gelmişe benziyor: Koleksiyoncu yelpazesi kültürlü diş hekiminden işini bilen bilgisayar yazılımcısına, köklü aristokrasiden mafyaya kadar uzanıyor. Evlerdeki demode kitaplıkların yerini günümüzün entelektüel kartvizitleri olan sanat eserleri aldı
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Esasında sanat nedir? suali ile açılması gereken mevzunun cevaplarının verilmedi takdirde nerelere nasıl yansımaları olduğunu, işin cılkının nasıl çıkabileceğini anlantan bir kitap. Ben ön okuma için aldım ve okuyorum. Gene ayrıntı yayınları'nın sanat ve kuram serisinden çıkan "sanatın icadı" isimli kitaba başlamadan evvel yumuşak bir geçiş olsun diye. Kitabı alıp okumaya başlayınca yazarın dilinin inceden inceye nasıl mizah ve ironi yüklü olduğunu görmye başlıyorsunuz. zaten giriş kısmının başlığı: SANAT DİYETİ YAPIN. hal böyle olunca iç sayfalarda da bu iğneleyici anlatım biçimi devam etmekte. Kitabın içinde ne var? Kitap sanat ve sanatçı denilen kavram ve kişiler üzerinden bu piyasanın nasıl döndüğünü, galericileri (hamiler) ya da müzayede evleri üzerinden alış-veriş kısımlarına değinerek pahalı zevklerin parası olanlar arasındaki entrikaların, dolandırıcılığın anlatıldığı ya da temas edildiği bir kitap. Bu işin de bir piyasası var ve bu piyasada da spekilatörler iş görmekte, onların çalışma biçimlerine temas ediyor. Özellikle günümüzde bu işin nasıl cılkının çıktığını, tüketim nesnesi olarak nasıl üretilip tüketildiğini bazen sanat adı altında paranın paraların nasıl aklandığını, sanat sayesinde itibarın nasıl düzeltildiğine ya da işte sanatçı adı ön eki ile kimlerin insanlara nasıl kakalandığına şahit oluyorsunuz. Esasında çok uzaklarda da kendinize örnek aramayın, televizyonu açtığınızda bu örnekleri her an görmekteyiz. Leyla ile Mecnun da (hırsız) Yavuz abiye mesleğini soranlara "Performans sanatçısıyım" dediğini hatırlamakta fayda var...
Bunu Ben De Yaparım!
Bunu Ben De Yaparım!Steen T. Kittl · Ayrıntı Yayınları · 201272 okunma