Elif Doğan Sözleri ve Alıntıları
Elif Doğan sözleri ve alıntılarını, Elif Doğan kitap alıntılarını, Elif Doğan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Meğer aşkı öldüren evlilik değil, cinsiyetlendirilmiş kadın ve erkek rolleriymiş.
Sayfa 202
Annelik de biraz böyle galiba. Bile bile lades." Pişmanım sayın hâkim, ama yine olsa yine yaparım."
Sayfa 86
Erkekler yüzyıllardır kadınları incelemiş, kadınlar hakkında kitaplar yazmış, fikir beyanında bulunmuşlar. Çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu ve ataerkil söylemleri devam ettiren doktorlar, psikologlar, filozoflar, tarihçiler, edebiyatçılar... kadınları araştırmalarına, anneleri romanlarına konu edip ideal annenin nasıl olması, ideal anneliğin nasıl yapılması gerektiğini bıkmadan usanmadan anlatıp durmuş,bir yandan ataerkil düzeni sürdürürken bir yandan da bunun ekmeğini yemişler.
Sayfa 60
Siz hiç bebeğini bırakıp işe gittiği için vicdan azabı duyan, suçluluk hisseden baba duydunuz mu? İlla ki vardır... Ve fakat,bu duyguyu sırtına kambur yapmamış kadın neredeyse yoktur.
Sayfa 66
Politik olan kişiseldir
Ben siyasetle ilgilenmek istemesem bile siyaset benimle, yatak odama dahi girerek kaç çocuğum olması gerektiğini dikte etmek suretiyle ilgileniyor...
Sayfa 109
Ne var ki, anne olmak tek başına yeterli olmuyor,toplumun istediği gibi bir anne olmak ve ona göre annelik yapmak gerekiyor.
Sayfa 64
" İnsanları değiştiremezsiniz; ancak kendiniz değişebilirsiniz ve kendiniz değiştiğinizde başkalarının size olan davranışını değiştirebilirsiniz" demişti terapistim bir seansımızda.
Sayfa 191
Birinin annesi olmayı,onu sevmeyi,onun tarafından sevilmeyi,onun büyüyüşüne tanık ve rehber olmayı, dünyayı, hayatı tanımasına eşlik etmeyi, birlikte kitap okumayı, ıslak öpücükleri,iyi geceler sarılmalarını... çok seviyorum.
Ancak anneliğin sevmediğim bir boyutu vardı ki, varlığından anne olana kadar haberdar bile değildim: annelik yapmak. Bir insanın tamamen ve sadece bana bağımlı olmasını,onun her şeyinden sorumlu olmayı,her gün aynı şeyleri tekrar tekrar yapmayı, hiçbir zaman yetememeyi ve yeterli hissetmemeyi, en çok da toplumun direttiği gibi bir anne olmayı sevmiyordum.
Sayfa 70
Konuşanların konuşması, konuşamayanları da özgürleştiriyor.
Sayfa 273
Kürtaj yaptırmak isteyen kadınlar,ellerindekinin değerini bilmemekle suçlanıyor; yeryüzündeki istediği halde çocuğu olmayan tüm kadınların vebali onlara yükleniyor. Böyle olunca birçok kadın hikayesini kendisine saklıyor, etrafında "Ben de kürtaj oldum"diyen bir ses duyana kadar kimseye anlatamıyor, anlatamıyor.
Sayfa 115
Erkek şiddeti konuşulduğunda ,bu tür şiddetli davranışlarda bulunmayan erkekler,"erkek şiddeti"ifadesine karşı çıkıyor, tüm erkeklerin zan altında bırakılmasından rahatsız olduklarını söylüyorlar. Kusura bakmasınlar ama ben verdiğimiz bu rahatsızlıktan dolayı memnunum. Belki de erkekleri harekete geçirecek ve değişimi yaratacak olan budur çünkü... Belki de "ben sizin bildiğiniz erkeklerden değilim"diyerek geride durmak yerine,bu genellemeyi yaratan kavramları ve kişileri eleştirmeye ve dönüştürmeye yeltenerek değişimi başlatırlar böylece...
Sayfa 256
"İnsanların feminist kelimesini desteklememelerinin iki sebebi var: Birincisi,ne anlama geldiğini bilmiyorlar. İkincisi,ne anlama geldiğini çok iyi biliyorlar."
Gloria Steinem
Sayfa 15
Sanki bitki yetiştiriyormuşsun gibi "çocuk yetiştirme"denilerek basite indirgenen ama içine girildiğinde bir kara delik gibi hissettiren bu yolculukta kendimi tek başıma hissediyordum. Dünya üzerinde herkes annelik ve kadınlık becerilerini kusursuz yerine getiriyormuş ve sadece ben altından kalkamıyormuş gibi bir yalnızlık hissinin altında eziliyordum.
Sayfa 19
Kadınların aynı anda hem anne hem bakıcı hem öğretmen hem şoför hem bir çok şeymiş gibi davranmalarının sebebini söyleyeyim size: desteksizlik. Aynı anda bir sürü işi yapabilmek doğuştan gelen bir yetenek değil, bir zorunluluk.
Sayfa 95
Oysa sanılanın aksine, istismarcıların çoğu yabancılar değil, çocuğun tanıdığı, güvendiği erişkin ve genellikle erkek yakınıydı ve istismarı tam da bu güven hissini kötüye kullanarak gerçekleştiriyorlardı.
Sayfa 145