Özellikle yazdığı dokunaklı masallar ve fantezi romanları ile bilinir. W. H. Auden, J. R. R. Tolkien, C. S. Lewis, E. Nesbit ve Madeleine L'Engle gibi birçok yazar MacDonald'ın eserlerinden etkilenmiştir. C. S. Lewis, MacDonald'dan "ustam" diye bahsetmiş ve şöyle demiştir: "Bir gün tren istasyonundaki kitapçıdan Phantastes'ın bir kopyasını aldım ve okumaya başladım. Birkaç saat sonra, önemli bir keşfe adım attığımı fark ettim." G. K. Chesterton, Prenses ve Goblin kitabını "varoluşumda büyük değişim yaratan kitap" olarak tanımlamıştır
En bilinen eserleri; Phantastes, The Prenses ile Goblin, Kuzey Rüzgarının Gerisinde, Lilith ile "Ağırlıksız Prenses", "Altın Anahtar", "Kayıp Prenses" masallarıdır. Yazma amacını "Çocuklar için yazmıyorum, yaşlarının beş, elli ya da yetmişbeş olması fark etmez ama çocuk gibi olanlar için yazıyorum." diye anlatmıştır.
MacDonald, Charles Ludwig Dodgson'un ya da yazar ismiyle "Lewis Carroll"'un da akıl hocası sayılabilir. Dodgson'u Alice Harikalar Diyarında'yı yayınlatmaya ikna eden, MacDonald'ın tavsiye ve ısrarları ve onun sayısız erkek ve kız çocuğunun kitaba olan ilgisi olmuştur.
"Ah, dikkatli olmalı insan, dilekleri yerine geldiğinde, işleri yolunda gittiğinde ve sınırsız mutluluğa eriştiğinde."
-Friedrich de la Motte Fouqué, Tılsımlı Yüzük
Bu kitabın yazarları ülkemizde pek bilinmese de aslında çok önemli yazarlardır. Alice Harikalar Diyarı’nda kitabının yazarı Lewis Carroll’u ikna eden kişilerdir. Ve ayrıca Tolkien’i en çok etkileyen yazarlardandırlar.
Kitap elfler ve peri dünyası üzerine yazılmış, çocuk hikayesi tarzında. Süslü püslü cümleler yerine akıcı ve sürükleyici kelimeler kullanılmış. Çok beğendiğim bir kitaptı. Eğer fantastik dünyaya ilgiliyseniz iki hikayeyi de çok beğeneceksiniz
Carpe Diem Yayınevi’nin kitaplarına ba yı lı yo rum!
Bir çırpıda okunabiliyor olması beni mest ediyor.
Çok akıcı dillere sahip yazarlarla karşılaştım bugüne kadar okuduğum her Carpe Diem kitabında ve bu benim en sevdiğim özelliklerinden birisi yayınevinin.
Kuzey Rüzgârının Şarkısı’na gelecek olursak, yoksul bir ailede büyüyen Diamond ana karakterimiz ve bir gün Diamond kuzey rüzgârı ile tanışıyor. Tanıştıkları günden sonra birlikte sık sık seyahate çıkıyorlar ve Diamond kuzey rüzgârının ardındaki ülkeyi gördükten sonra hayatındaki her şey değişiyor.
Kitabı okurken bazı yerler bana Şeker Portakalı’nı hatırlattı desem.. sıcacık bir kitaptı, tam kış mevsiminde kar yağarken okumalık, iç ısıtacak bir kitap..
Aile birliğinin önemini aşılayan, okudukça okuyasım geldiği çok tatlı bir kitaptı.
Çok beğendim, bence 10-12 yaş ve üzeri herkes okuyabilir, tavsiyemdir
Fantastik kitapları bu dünyadan kaçmak istediğim ve darlandığım zamanlar da okumayı tercih ediyorum nedense. Ve inanır mısınız daha keyifli bir yolculuk hissi veriyor böyle bir okuma süreci.
Bu seriden daha önce iki kitap okumuş ve çok beğenmiştim(Sisler İçindeki Lut- Elfdiyarı Kralı’nın Kızı). Fantastes’te hayal kırıklığına uğratmadı çünkü bu iki kitabı sevdiğim için bir beklenti hissiyle başlamıştım. Ruh halime en yakın bulduğum fantastik klasik oldu nedeni ise Anodos adlı kahramanın gerçek dünyadan çok uzak ve farklı olan periler diyarında çıktığı karmaşık yolculuktu. Anodos ismi Yunancada “yolu olmayan” ve “tırmanış” anlamına geliyormuş bu arada. (Arka kapak bilgisi)
Ruhuma neden hitap ettiği biraz derinlerde kaldı onu yüzeye çıkarmam gerekirse; Anodos’un başına gelmeyen kalmadı çünkü :D Kahraman düşe kalka ve bir yerlere tutunmaya çalışarak ilerlediği için kendimden bir parça okuyormuş gibi hissettim.
Kurgu içinde “tek bir olay”olmaması da hoşuma gitti. Kitap içinde kitap gibi olmuş; Anodos sayesinde bir sürü masal, efsane ve şarkılar okumuş oldum. Karmaşık olsada sayfaların içinde kayboldum. Periler diyarına girmek için çabalayınca meyvelerini alıyorsunuz :)
Fantastik edebiyatın ilklerinden sayılan ve Tolkien’e ilham olan bu kitabı sevdim; herkesten ve kendinizden kaçmak istediğiniz zamanlarda okunursa mutlu etme yüzdesi yükseklere çıkıyor.