Sevinç Hepgüler'in 2 evladı, bolca banka kredisi ve her yerden sarkan faturalarla geçen hayat mücadelesinden bahsediliyor. Sevinç özel bir okulda müdür yardımcılığı yapmaktadır. Hayatı o kadar çok karmaşık ki nereye elini atsa ordan borç batağında çıkmaktadır. Ama asla hayır demediği, her ne olursa olsun isteklerini yerine getireceği iki kişi vardır. Evlatları. Asla onların bir şeyden geri kalmasına tahammülü yok. Bu karmaşık hayat ona o kadar ağır geliyor ki bir yerden sonra sanrılar görmeye başlıyor..
Aslında bildiğimiz ama sesli söylemeye mecalimizin olmadığı şeyler bunlar. Hayattan alacağımız olmasına rağmen hep bir borç ödeme şeklinde yaşadığımız için okuduklarım beni çokta şaşırtmadı. Lakin dank edende çok şey oldu. Oturduğumuz evler, kullandığımız arabalar ve hatta aldığımız nefes bile bankaların biz emanetçileriyiz.
İç sesiyle kavga halinde olan bir tek ben değilmişim, Sevinç öğretmen sayesinde bunuda görmüş oldum. Evet doğru duydunuz. Kendinden çok konuşan ve Sevinç öğretmeni frenlemeye çalışan bir iç sesi var. Ne kadar etkili olduğu tartışılır.
Sevinç öğretmen bu kadar zorluğun altından kalabilecek kadae güçlü ve asla pes etmeyecek kadar anne. Ben kendisini ve arada zorlansada hayata karşı duruşunu sevdim.
Kitabın kapak tasarımı şahaneydi. Sonradan öğrendim ki sevgili yazarımızın tasarımıymış. İsminin nerden geldiği detayıda kitapta mevcut. Yazarımızın dili şahane bir akıcılıkta. Ben ne ara başladım, ne ara bitirdim hatırlamıyorum. Kısacası kitap tavsiyemdir dostlar. Kesinlikle okuyun, okutturun efenim..
