Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Handan İnci

Handan İnciAyfer Tunç'la Karanlıkta Kelimeler yazarı
Yazar
Derleyen
Editör
8.6/10
56 Kişi
164
Okunma
20
Beğeni
4.131
Görüntülenme

En Yeni Handan İnci Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Handan İnci sözleri ve alıntılarını, en yeni Handan İnci kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugün dünden daha kötü değiliz belki ama kötülük hiç olmadığı kadar sıradanlaştı.
Ta­rih dediğimiz şey insanın kötülük haritasından başka ne ki?
Reklam
Parçası olduğum topluma ilişkin büyük bir hayal kırıklığı yaşadım. Bir kere, bu top­lumda eskiden beri rahatsız olduğum ikiyüzlülüğün, sandığımdan çok daha yaygın olduğunu ve ikiyüzlüleri hiç de rahatsız etmediğini gördüm. İkiyüzlülüğü normal bir davranış gibi içselleştirmişlerdi ve bunu da rahatça söylüyorlardı. Cinsel yasaklar toplumda dürüstçe tartışı­lıp aşılması gereken şeyler değil, etrafından dolanıp ihlal etmenin doğal olduğu durumlar olarak görülüyordu.
Oğuz Atay, nefret bile etmeyecek kadar soğuma hissini şöyle tarif ediyor: "Onu öfkeme layık bulmuyorum. Öfkem bana ait bir şey. Yakınlık hissetmediğim birine nasıl gösterebilirim onu?"
Çok sevdiğim yönetmenlerden Michael Haneke, Haneke Haneke'yi Anlatıyor adlı kitapta, "Bir kitabı televizyona uyarlamak ile sinemaya uyarlamak arasında büyük fark var. Benim için sinema sanatsal bir biçimdir ve edebiyat eseri ona boyun eğmelidir. Televizyonda ise tam tersine sanat eseri olan kitaptır; amaç, televizyon seyircilerinde o kitabı okuma arzusu uyandırmaktır," diyor. Türkiye'de durum, bu cümlenin çok daha fakirleşmiş bir hali.
Sayfa 169 - Can Yayınları
Reklam
Beni de.
Kurtuluş'un hayatımda büyük yeri var. Bir semt insanı yetiştirir mi? Beni yetiştirdi.
Sayfa 160 - Can Yayınları
Nüansları ortadan kalkmış bir Türkçe konuşulup ya­zılıyor bugün, aynı yaştaki insanların bile birbirini anlama­dığı oluyor. Yiğit Bener anlatmıştı. Bayramda "Nice bay­ramlar" yazan bir bez afiş görmüşler. Kızı "Nays bayram­lar" diye okumuş. İş dünyasında konuşulan İngilizce karışık dile alıştık artık ama akıllı başlı insanlar push etmek, ignore etmek diyebiliyor. Dil insanın ülkesidir halbuki.
Sayfa 109 - Can Yayınları
Dünya tekinsiz bir yer ve bir yerde daha tekin daha renkli bir dünya olmalı.
Sayfa 95 - Can Yayınları
Samimiyetle düşünüyorum bazen, ölüm korkum yok. Ölümü pek çokları gibi ben de sonsuz uyku olarak ta­hayyül ediyorum. Uyuduğumda ne hissediyorsam o, hiç. Hiçlik. Ama yaşlılık korkum var. Başkasına muhtaç olun­muş bir yaşlılıktan korkuyorum.
Sayfa 354 - Can Yayınları
Reklam
Kadınlar arasında da çocuğu bir kariyer gibi gören, kendilerini çocuk sahibi olmakla hayatlarının kariyerini yapmış hisseden bir kesim var: Eğitimli sınıftan üstelik. Bunların macerası araba­lara yapıştırılan "bu arabada prenses ya da prens yolculuk ediyor" çıkartmalarından başlıyor.
Sayfa 350 - Can Yayınları
Çünkü zeka geliştirilmesi gereken bir şey, kendi haline bırakırsan körelir.
Bazen acaba zekaya ilişkin bir problemimiz mi var diye düşündüğüm oluyor. Çünkü eğitimli olsun ya da olmasın insan zekası uyumsuzluğu, yolunda gitmeyeni algılar, ama bizde algı­lamıyor. Çünkü zeka geliştirilmesi gereken bir şey, kendi haline bırakırsan körelir. Bu ülkede hayatın örgütlenme biçimi zekayı geliştirmek üzerine kurulu değil, vasatların egemenliği burası.
Sayfa 346 - Can Yayınları
İnsanlar bozuk para gibidir. İki seçenek vardır; yazı ya da tura. Bir yüzünü gösterirken bize diğer yüzünü zaman gösterecektir.
"İyi insan olmak hem zordur, hem de belirsiz bir ödülü vardır; öbür dünyaya inanıyorsan eline cennet vaadinden başka bir şey geçmez. Ama kötülük kolaydır, hemen sonuç verir, ödülünü dünyada kazandırır. Merhametten maraz doğduğu doğrudur ama insanın sınavı da marazdır, maraza rağmen merhametli olabiliyorsan insansın."
“Bence iki tür okur var. Bir grup tamamen kendini iyi hissetmek için okuyor. Okuduklarının içinde kendini görmek istemiyor, aramayı bile reddediyor. Bu tür genellikle popüler ürüne düşkün okurdur. Sinemaya da böyle gider, romanı da böyle okur. Hep başkalarının başına gelenleri okumanın rahatlığı içindedir. Yapıtın derdiyle arasında kırılmaz bir cam duvar vardır. O camın arkasından izler her şeyi. İkinci okur türü tam aksidir, okurken bir yandan kendini deşer. Onu ilgilendiren şey de olay akışı değil, karakterlerin çeşidi durumlar karşısında verdiği tepkidir. Sanıldığının aksine karakterle özdeşleşmez, kendinin farklı bir kişi olduğunun bilincinde olarak okur. Kendini karakterin yerine koymaz ama o yakıcı insanlık hallerini hisseder...”
694 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.