Ülkemiz dünyanın en çok çalışan ulusu. Beş yaşında başlıyorlar çalışmaya. Çocuklar kiralık. Çocuklar satılık. Çocuklar ev geçindiriyor. Çocuklar ülkeyi geçindiriyor.
Ülkemizde “zenginlik” tarih boyu sınıf olamadı. Bugün ilkokula başlayan çocuklarımıza ilk söyleyeceğimiz sosyal terbiye, budur.. Zenginlik, kibir, küstahlık, kapris, şımarıklık, başkasını aşağılama hastalığıdır.. Bu hastalığı öğrenenler her şeye bulaştırır.. Çocuklarımız okullarından önce şunu öğrenmeli; okumakla bir bok olunmaz.. Ahlaksız bilgi yıkımdır.. Ahlakınız yoksa hiç okumayın, cahil kalın..
Tanrısını, dünyasını kaybetmiş sağcı ahlak, kara tahta önünde, tüm rezilliklerinin-ezikliklerinin-hiçliklerinin intikamını bu çocuklardan alır. Hayvan egitimcileri bu kadar zalim midir? Çocukları yiyerek semirdiler.
Yirminci yüzyıl bir kıyamet, bir siren cıyıltısı. Tüm rüyalarımızı gömdü, elimizden alıverdi. Savaşın çıktığını duyduğu gün Stefan Zweig intihar etti, bu büyük rüya bitti diye.
Erdem, toplumun ortak malıdır, bu erdemin sanatkârları, öğretmenler, hemşirelerdir! Hemşireler, öğretmenler, polisler, dinsiz, ırksız, yurtsuzdur.
Onların dini, ırkı, yurdu: "İNSANLIKTIR."
Bir ömür eve kapatılmış kızlar, bugün de bir işi olmayan kızlar, en şanslıları meslek yüksek, açık öğretim okuyan kızlar. Kızların namusuna sıkı sıkı yapışmış, kireç badana odalar, ahlak, namus karantinası.