Orhan Alkaya sözleri ve alıntılarını, Orhan Alkaya kitap alıntılarını, Orhan Alkaya en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Başkalarının eksikleri sizin hanenize artı olarak yazılmıyor. Ballandıra ballandıra insanların eksikliklerini konuşup kendinizi tamamlamaya çalışmayın.
"bana yorgun, yoksul akşamlar verdin
sevincinde uzadı boynum hep o bilinmez yere
dinmeyen yağmurlardı, bir bulut kesimiydi dudakların
sen mi götürdün, yoksa ben nasıl geldim o bilinmez yere
bir duman bulutuydun sen, bana isyan verdin
tenimde silinmez izler bırakarak, nehirlere nakşolmuş izler
sen değil, senden bana kalanlar mıydı sevdiğim
kokusuna sürdüğün yerlerimde şimdi, nehirlere nakşolmuş izler
son kuşlar döker kanatlarını, bana kanatlar verdin
dilsiz sözler, her biri biraz daha yalnızlığım
ve şimdi uçurumlar sığarken iki öpüş arasına
sensiz ben kime gitsem, biraz daha yalnızlığım"
"(...)
benim için beyaz bir tenden çok fazla olan ve sözün böbürlenme
sapkınlığına esir düşüp, beyaz bir tin, demekten kendimi
alıkoysam da, beyaz bir tin diye düşünmediğimi
söyleyemeyeceğim siz, artık dokunamayacağım kadar başka bir
yerdesiniz.
evet, aşkı anladım ! hayır, yalnız değilim !
ne zaman sizi düşünsem yalnız, yapayalnızım."
hayatla kisacik basbasa kalabilirim ümidiyle, bir süre yasadiklarımdan geri cekiliyorum. gene sizi hatırlarsam, bilecegim ki, yaşantıda degil ama, hayattasiniz.
"her gerçeğin fiyakası önce gelir
ölüm önce yakaya takılan bir çiçektir
insan ilkin usta olur sonra sonra çırak
önce simurg kuşunun peşinde koşarsın giderek hayat
giderek hayat gelir kendini anlatır
o anlatır sen unutursun öğrendiğin ne varsa
inandığın ne varsa bir baştan bir başa
önünde sonunda bir hatıra kalır işte; bir kuş
ve ölüme doğru kısa bir uçuş
böyle bir şeydi yaşadıklarımız"