Dikkat spoiler içerir.
2. Dünya Savaşı sırasında Maidanek kampının komutan yardımcısı olan Helmut Von Schreider, Hitler'in davalı kaybetmekte olduğunu anlamıştır. Bu yüzden ilerde yargılanmamak için büyük bir plan yapar. Parasını başka bir kimlik ile İsviçre'ye gönderen Helmut, doktor Schollenberg'i ayarlar ve kendisini tifüs hastalığından ölmüş gösterip, estetik ameliyat ile yüzünü değiştirip, sünnet olup kendini Benjamin Grossmann adında bir Yahudi esir olarak kampa aldırır. Başka bir kampa nakledilecektir ama planı bozulur ve berbat bir kampa gider. En azından Max Brodsky ve Marcus Wolf ile tanışır. İkisi de İngiliz yönetimindeki Filistin'e kaçacaktır. Zor da olsa ümitleri tükenirken müttefikler gelir ve bir gemi ile pek çok ölüm tehlikesini atlatıp Filistine gelirler. Benjamin, burada Deborah ile tanışır ve ona sonradan aşık olur. İsviçre'ye giden Ben hesaplara el konulduğunu ve karısının hamile olduğunu öğrenir. Geri döner ve bir zamanlar nefret ettiği Yahudilerin kurduğu İsrail devleti için savaşmaya başlar. Oğlu olur ve adını Herzl koyar. Kendisi tuğgeneral, Max de MOSSAD içinde albay olmuştur. Ama bir gün içine girmediği meşhur ODESSA örgütü onu bulur. Doktor Schollenberg ondan 50 kilo uranyum ister ve göz dağı için karısını öldürür. Bu arada Herzl de Almanya yolculuğunda babasının gerçekte kim olduğunu öğrenmiş ve bunu Max'a anlatmıştır. Acaba ben ne yapacaktır? Max bu konuyu nasıl değerlendirecektir? Herzl babasını sevmeyecek midir? Soluksuz okunan bir roman. Mutlaka okunması gerekenlerden.
Robert Fish kaleminden, çevirisi 
Belkıs Çorakçı Dişbudak taraınfan yapılan, Orjinal adı "The Gold of Troy" olan Macera-Aksiyon-Casuslukj-Kurgu tipi 416 sayfalık roman.
