Ocak 1997'de ani bir astım krizi sonucunda öldü. İlk romanı Pepper, 1993'te yayınlandı ve büyük ilgi topladı. İkinci romanı Anarşist'te, hayatla hesaplaşmak için çok geç kalmış, aklı başında orta yaşlı bir adamı konu almaktadır. Üçünce romanı ise, ölümü nedeniyle yarım kalmıştır.
"Sen bana diyorsun ki, 'Benim adımın yanına çarpıyı koy ki, arabanı hangi hızla sürebileceğini, sikindirik bir bisiklet yolu yaptırmak için maaşından her ay kaç para keseceğimi, çükünü başka birinin içine sokabilmen için kaç yaşında olman gerektiğini, hangi bitkileri sarıp içebileceğini ve hangilerini içemeyeceğini sana söyleyeyim. Oyunu bana ver ki, önünde yetmiş iki yıllık bir ömürle bu gezegene gelmiş bir hayvan olarak doğuştan sahip olduğun bir hakkı, bu ömrü canının istediği gibi geçirme hakkını elinden alayım. Sen de zaten bunu istiyordun, öyle değil mi? İstersen iyi edersin, yoksa seni hapishanelerimden birine atarım - ha bu arada, senin paranla yaptırdığım hapishanelerden birine tabii."
Yantra Jayne'e öfkeyle bakarken, gezegende erkeklere ait kim bilir kaç saatin kadınların ağlamasının sona ermesini beklemekle ya da bunu sağlamaya çalışmakla ziyan edilmiş olduğunu düşünüyordu.
Her şey değişirdi, hiçbir şey aynı kalmazdı. Kimi zaman çok acımasız bir gerçek olabiliyordu bu - ve işte tam da bu yüzden, el değmemiş bir sükuneti arama ihtiyacını duyuyordu insan.
Padme Amidala ile beraber bir etkinlik yapmaya karar verdik.
Etkinliklere göz attığımızda yeraltı edebiyatının nerdeyse hiç okunmadığını ve türün çok fazla bilinmediğini düşünerek, böyle bir etkinliğin türün tanınması ve anlaşılması adına yararlı olacağını düşündük. Daha önceleri yeraltı yazarları için tek tek etkinlik
T.Hawkins; Hayatı Londra'nın kuzeyindeki barlarda zamanı heba ederek geçiren bir reklam yöneticisi Richard'ın hayatına giren -kendi tabiri ile- kusurlu tanrıçası Pepper'ın sevgisini yeniden kazanmasını arayışının en ince ayrıntılarına iniyor.
Şunu da belirtmeliyim ki; T.Hawkins yalnızca 33 yaşında iken geçirdiği astım krizi sonucu hayatını kaybetmiştir. Belki yaşasa Isis benzeri bir çok eser verecekti.
T.Hawkins bugün yaşıyor olsaydı Britanya içinde kesinlikle bir tane daha Irvine Welsh olacaktı diyebilirim. Evet! Aslında bu kitabın her sayfasında bir Irvine Welsh başyapıtı okuyormuş gibi hissettim. T.Hawkins bana her sayfada karakterlerin nasıl hissettiğini tüm yalın hali ile hissettirdi. Irvine Welsh ve benzeri yazarların kitaplarını okumaktan hoşlanıyorsanız, bu gerçekten "okunması gereken" bir kitaptır.