William Morris kitaplarını, William Morris sözleri ve alıntılarını, William Morris yazarlarını, William Morris yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Eğitimi umursamayanlar, hiç karşı koyamadan, kendilerine verileni yutup sindirdiler ve sindirdikleri şeyleri yine eğitimi umursamayan başka insanlara eğitim hizmeti vererek yutturdular”
Kitap, evliliği biten Golden Walter'ın aşık olduğu ama kendisini sevmeyen eski karısından ve anılarından uzaklaşmak niyetiyle babasına ait gemiye atlayarak belirsiz bir deniz yolculuğuna çıkmasıyla başlıyor ve bu yolculuk Dünyanın Ötesindeki Orman'a dek uzanıyor. Genç adamın orada yaşadığı garip maceralar geçmişini unutturuyor ama bu kez de yeni bir aşk ve aşkı için doğaüstü güçlerle savaşması gerekiyor. Böyle sürüp giden kurgu beklenmedik -ve açıkçası anlamadığım- bir şekilde Walter'ın kral olmasıyla son buluyor. Nedenini anlamasam da bu sözle teselli buluyorum:
"Hayalinizdeki dünyanın gerçeğe döndüğü anın ta kendisi."
Sanırım kimilerinin hayalindeki dünya böyleydi ya da sadece yazarın:)
Kitabın sade ve yormayan bir anlatımı var. Öyle ki kurgu da hiç yormadan, hiç merak uyandırmadan sürüp gidiyor. Fantastik kurgudan çok masal türüne daha yakın fakat 1800'lü yıllarda yazıldığı düşünülürse yazarın masalsı öğelerden henüz çok ayrılamamış olması normal karşılanabilir. Bir de kitabın arka kapağında da belirtildiği gibi Tolkien'e biraz bile esin kaynağı olabilmişse iyi ki William Morris o gün için yadırganmış olduğunu düşündüğüm böyle cesur bir kurguyu kaleme almış diyorum.
Benim gibi fantastik severleri tatmin etmeyecek olsa da türün gelişimini görmek açısından okumaları gerektiğini düşünüyorum.
Başka bir kitapta görüşmek üzere
Sevgiyle kalın
Kendisi oldukça masalsı bir anlatıma sahip fantastik bir macera kitabı. Bir yolculuğa çıkan ana karakterin çıktığı yolda karşılaştığı fantastik varlıklar ve olaylara şahit oluyoruz. Tolkien öncesi fantastik bir yazım okumak hoşuma gitti, kendisinin de ilham aldığı yazarlardanmış William Morris. Kitap çok uzun değil, kendini okutuyor açıkcası. Hikaye ilerledikçe yazarın yazım stiline ve karakterlere alışıyorsunuz. Ağır bir dili yok, çevirisi de güzel. Fantastik / epik fantastik okumayı sevenlerin sevebileceğini düşünüyorum.
Kitapta açılan her kapının kapatılmaması aklıma gelen ilk eksik oldu. Yazar bir bilgi veriyor -örneğin birileri bir yere gidiyor- fakat kitabın sonuna gelene kadar yazdığını unutmuş olacak ki hikayenin devamında olayın bahsi geçmiyor. Bunun dışında okuduğuma pişman olmadığım bir kitaptı.
İyimser bir kapitalizm eleştirisi. Yazarın bu kitapçığı erken bir dönemde yazdığını düşünerek bu iyimserliği fazla görmemek gerek. Sosyalizmin iş ve işçi; emek sömürüsü ve üreten / tüketen olgularına belki dönemi içinde kendince bir katkı sağlamıştır. Ancak günümüzde artık bu olgulara başka başka olgular da eklenerek durumun hiç de o kadar basit ve çözümünün bu kadar iyimser olmayacağı konusunda çoğu kimse hemfikirdir. Yine de geldiğimiz noktaya bakarsak pek bir yol katedilmediğini de söyleyerek iğneyi kendimize batırmanın vaktidir, kim bilir?
Yazarın şu cümleleri ile bitirmek yerinde olacaktır: Umut ve hazla yaşayabilmek ve çalışabilmek için ihtiyacımız olan şey dolayısıyla Barış'tır. Eğer insanoğlunun sözlerine güvenebilirsek, barış çok fazla arzulanmaktadır, ancak aynı insanoğlu tarafından da oldukça sürekli ve istikrarlı bir şekilde fiilen reddedilmektedir.