Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A. Faik Bercavi

A. Faik Bercaviİslamiyet ve Sosyalizm yazarı
Yazar
7.8/10
8 Kişi
55
Okunma
1
Beğeni
1.160
Görüntülenme

A. Faik Bercavi Gönderileri

A. Faik Bercavi kitaplarını, A. Faik Bercavi sözleri ve alıntılarını, A. Faik Bercavi yazarlarını, A. Faik Bercavi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Türkiye'de İslam, namazın kendisine dönüştürülmüştür. İslam'ın bir parçası olan namaz, dinin kendisi olmuş durumda. Şekillerin özü gölgede bırakması ile birlikte ortaya çıkan dinsel anlatıların tümünde "tevhid" sosyal ve siyasal hayattan çıkartılmış bir itikadi kavrama dönüşmüştür.”
Cami, taştan duanın fonksiyonu.
“Cami, denen şu taştan dua, bütün İslam sanatlarının birleşme noktasıdır. Bütün sanatlar camiye götürürler ve cami de insanı duaya götürür. Cami, yapısı ile göreceği işe, fonksiyonuna karşılık verir. Cami, Tanrı resmî sergi yeri olmadığına ve dinsel dua merasimler için dekor görevi görmediğine göre (çünkü İslamlık resimleri ve merasimleri yasak eder), Hristiyan kilisesine ve eski Yunan mabedinden farklıdır. Cami sadece Tanrıya dua edilen bir dua salonudur. Onun için biçim bakımından da ne Yunan mabedine ne de Hristiyan kilisesine benzemez. Kiliselerin tersine, camiler, müminlerin daha geniş saf kurup dua edebilmeleri için emine doğru genişlemeye değişim gösterir. Kıblenin yönelimini göstermek için içeride sadece bir mihrap vardır, dışarıda da müminleri namaza davet için bir minare. “
Reklam
“Dünyada bulunan şeylerin resimleri mümini, saf ve temiz duadan, Tanrı’nın birliği bilincinden uzaklaştırabilirdi ve putperestliğin bir biçimine götürebilirdi. Bu dünyanın görüntülerinden kendini koparma ve kavrama gücünü bir tek düşünün birliğine getirme isteği, özünde insanı o ruhsal aleme iten şeyleri görmesini gerektiriyordu. Bu hem matematik hem rasyonel, ahenkli ve müzikal bir düzendir.”
“İslamlığın yasak ettiği şey resim değil, puttur. İslamlık konudan çok, sanatın stilini tayin eder.”
“İslam sanatının ayrı ayrı ülkelerde gösterdiği ifade çeşitliliği ne olursa olsun, örneğin Irak sanatı ile Magrib sanatı arasında görüldüğü gibi her müslüman ülkenin sanatı arasında farklar ne kadar derin bulunursa bulunsun insanı şaşırtan şey bu sanatın ilham kaynağındaki derin birliktir. Bu sanat evrenin İslam açısından kavramını ifade eder. Batı sadece, örneğin insan ve hayvanların resim çizilmesinin yasak edilmesi gibi olumsuz bakımdan değerlidir. Kur’an bu konuda durumu pey aydınlatmaz. 92’inci Surede şöyle denilmektedir. “Ey müminler! Şarap, kumar, heykeller ve ok oyunu şeytanın icat ettiği iğrenç şeylerdir. Bunlardan kaçınınız ve mutlu olacaksınız.” Bu metinde kötülenen resim ya da heykelin yapılması değil, bu resimleri put haline getirmek ve resim ile Tanrı’yı bir tutmaktadır. Burada mahkum edilen figüratif sanata doğa dışı özellikler yüklemektedir ve Abbasi Halifeler zamanında insanı ve hayvanları resmeden sanat yapıtları yaratılmıştır.”
“Avrupa’nın coğrafya hocası Fas’ta 1100 yılında doğan İdrisi’dir. İdrisi’nin haritaları dünyayı küre olarak gösterir.”
Reklam
Müslüman Bilim İnsanları
“Çöllerde ve denizlerde uzun mesafeleri aşan bu adamlar için coğrafya ve astronomi coğrafyası bir zorunluluktu. Dünyanın ilk rasathaneleri, Semerkant, Bağdat, Şam, Kahire ve Kordova rasathanelerini kuran onlardır. Bir yandan koca bir imparatorluğun yönetimi için gerekli yol milyarlarını tespit ederken, müslüman coğrafyacıları ve astronomları, Hristiyan ilahiyatçıların inkar ettikleri, dünyanın yuvarlak olduğu fikrini ayakta tutmaktadırlar. Bu İslam astronomların bizim rönesansımız üzerindeki büyük etkilerini açıklar. El-Fargani, 860 yalında astronomi üzerine bir kitap yazıyor ve bu kitap 700 yol boyunca Avrupa’da bu alanda başlıca müracaat kitabı oluyor.”
“Milattan önce 2 ve 3. yüzyıllardaki eski Yunanlıların eşi görülmemiş keşifleri, ekonomik ve sosyal nedenlerden ötürü dünyanın biçimini değiştirmeyi başaramamıştı. Kölelik düzeninin yaygın oluşu, bilimsel tekniğin ekonomik hayatı altüst etmesine engel olmuştu. Çok ucuza elde edilen köke sürülerini çalıştırmak, makineleri işletmekten daha elverişliydi. Böylelikle Helen kültürü, gebe olduğu yemi uygarlığı dünyaya getirememişti.”
“Müslümanlık, her insandan emeği ile yaşamasını istiyor, başkalarını çalıştırarak ömür sürenleri suçluyordu. Müslümanlık, faizi, yani paranın emek sarfedilmeksizin yavrulamasını haram sayıyordu. Kur’an der ki: “Tanrı satışa izin verir, ama faizciliği yasak eder.” (Bakara Suresi 276.ayet)
“İkinci Halife Ömer, bir yahudiyi tokatlamış olan müslümanı yargılamıştı; mağdura herkesin önünde tazminat verilmesini hükmetti ve bu vesileyle halkın karşısında yaptığı konuşmada şunları söyledi: ‘İnsanlar Özgür oldukları halde, onları köleleştirmeye size kim yetki verdi?’”
137 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.