Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A. Faik Bercavi

A. Faik Bercaviİslamiyet ve Sosyalizm yazarı
Yazar
7.8/10
8 Kişi
55
Okunma
1
Beğeni
1.134
Görüntülenme

A. Faik Bercavi Gönderileri

A. Faik Bercavi kitaplarını, A. Faik Bercavi sözleri ve alıntılarını, A. Faik Bercavi yazarlarını, A. Faik Bercavi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Ustalaştık - Dostu düşmanı ayırmakta..." Nazım Hikmet Ran
Sayfa 101 - Cem YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"İçlerinin ne olduğu suratlarında yazılıdır insanların..." Arap Atasözü
Sayfa 53 - Cem YayınlarıKitabı okudu
"Dün taşa tutulanlar, bugün el üstünde tutuluyor; dün uğurlu sayılanlar, bugün uğursuz diye anılıyor. Her varlık, her oluş boyuna ve dinlenmeksizin değişip durmakta..."
Sayfa 32 - Cem YayınlarıKitabı okudu
"Hiçbirimiz komünist değildik, sadece hür fikirli insanlardık..."
Sayfa 18 - Cem YayınlarıKitabı okudu
Büyük Ispanyol yazanı Blasco Ibanez, "Katedralin Gölgesinde" adlı kitabında (sayfa 201-204) kendi ülkesi için şunları söylüyor: "Ispanya'da yeniden doğuş, barbar sürüleriyle kuzeyden gelmedi, güneyden, Islâm fatihleriyle birliktc geldi.. Bu bir fetihden çok uygarlaştırıcı bir seferdir.. Bu genç, sağlam,uyanık ve hayret verici bir hızla ileriye doğru iten, doğar doğmaz zaferlere ulaşan kültür o yoldan bize ulaştı. Peygamberin dinsel șevki ile yaratılan bu uygarlık, Yahudiliğin en iyi taraflarını ve Bizans bilimini benimsemışti ve üstelik büyük Hindu göreneklerini de özünde taşıyordu. Ayrica, Iran'dan ve esrar-ı Çin'den de çok şey ödünç almıştı. Bu Dariuslarn Xserses'lerin özgürlüğünü savunan Yunanistan'a saldırsı gibi, Doğunun Avrupa'ya akını değildi. Bu giriş, Avrupa'nın öbür ucundan, İspanya'dan, din adına hükmeden kralların ve halk düşmanı papazların esiri olan Ispanya'dan bir girişti; ve lspanya istilacıları bağnına basıyordu. "Müslümanlar, kendilerinden yedi yüzylda geri almabilen bu ülkeyi iki yıl içinde fethettiler. Bu, silâh gücüne dayanan bir fetih değildi. Bu, güçlü köklerini her yönde iten yeni bir toplumdu. Uluslarn gerçck yüceliğinin temel taşı olan vicdan Özgürlüğü ilkesi Arap fatihler için en değerli varlıktı. Yönettikleri kentlerde Hirıstiyanın Kilisesini de Yahudinin Havrasını da kabul ediyorlardı.
Reklam
“İbn Rüşd'e göre, din pek gelişmemiş zihinler için sembol, imaj ve efsane yoluyla, Felsefenin kavramlarla bulduğu ve ispat ettiği gerçekleri ifade eder. Din ve felsefe, konusu bakımından ayrılmaz ve gerçeği farklı seviyelerde ve farklı metodlarla açıklarlar.”
“Marksizm insanı devlete karşı esir eder. Kapitalizm sermayeye karşı. İslâm ise insana, onurunu iade eder..."
“Marksizmin insanı ekonomik bir aygıta, ya da tüm doğaya hükmeden bir olguya (yetkin insan) dönüştürmesi, ya da dönüştürdüğünü düşünmemizin yanı sıra İslam, insanın karınca ile eşit olduğunu haykıran tavrı ile, eşitliğin kamusallaşmasını sağlamaktadır.”
“İlk milli mücadeleler, vatan adına verilmeden önce Allah adına yapılmıştır.”
Reklam
“Türkiye'de İslam, namazın kendisine dönüştürülmüştür. İslam'ın bir parçası olan namaz, dinin kendisi olmuş durumda. Şekillerin özü gölgede bırakması ile birlikte ortaya çıkan dinsel anlatıların tümünde "tevhid" sosyal ve siyasal hayattan çıkartılmış bir itikadi kavrama dönüşmüştür.”
Cami, taştan duanın fonksiyonu.
“Cami, denen şu taştan dua, bütün İslam sanatlarının birleşme noktasıdır. Bütün sanatlar camiye götürürler ve cami de insanı duaya götürür. Cami, yapısı ile göreceği işe, fonksiyonuna karşılık verir. Cami, Tanrı resmî sergi yeri olmadığına ve dinsel dua merasimler için dekor görevi görmediğine göre (çünkü İslamlık resimleri ve merasimleri yasak eder), Hristiyan kilisesine ve eski Yunan mabedinden farklıdır. Cami sadece Tanrıya dua edilen bir dua salonudur. Onun için biçim bakımından da ne Yunan mabedine ne de Hristiyan kilisesine benzemez. Kiliselerin tersine, camiler, müminlerin daha geniş saf kurup dua edebilmeleri için emine doğru genişlemeye değişim gösterir. Kıblenin yönelimini göstermek için içeride sadece bir mihrap vardır, dışarıda da müminleri namaza davet için bir minare. “
“Dünyada bulunan şeylerin resimleri mümini, saf ve temiz duadan, Tanrı’nın birliği bilincinden uzaklaştırabilirdi ve putperestliğin bir biçimine götürebilirdi. Bu dünyanın görüntülerinden kendini koparma ve kavrama gücünü bir tek düşünün birliğine getirme isteği, özünde insanı o ruhsal aleme iten şeyleri görmesini gerektiriyordu. Bu hem matematik hem rasyonel, ahenkli ve müzikal bir düzendir.”
“İslamlığın yasak ettiği şey resim değil, puttur. İslamlık konudan çok, sanatın stilini tayin eder.”
“İslam sanatının ayrı ayrı ülkelerde gösterdiği ifade çeşitliliği ne olursa olsun, örneğin Irak sanatı ile Magrib sanatı arasında görüldüğü gibi her müslüman ülkenin sanatı arasında farklar ne kadar derin bulunursa bulunsun insanı şaşırtan şey bu sanatın ilham kaynağındaki derin birliktir. Bu sanat evrenin İslam açısından kavramını ifade eder. Batı sadece, örneğin insan ve hayvanların resim çizilmesinin yasak edilmesi gibi olumsuz bakımdan değerlidir. Kur’an bu konuda durumu pey aydınlatmaz. 92’inci Surede şöyle denilmektedir. “Ey müminler! Şarap, kumar, heykeller ve ok oyunu şeytanın icat ettiği iğrenç şeylerdir. Bunlardan kaçınınız ve mutlu olacaksınız.” Bu metinde kötülenen resim ya da heykelin yapılması değil, bu resimleri put haline getirmek ve resim ile Tanrı’yı bir tutmaktadır. Burada mahkum edilen figüratif sanata doğa dışı özellikler yüklemektedir ve Abbasi Halifeler zamanında insanı ve hayvanları resmeden sanat yapıtları yaratılmıştır.”
137 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.