Abdullah İmamoğlu

Sünnet İslâmi Hayatın Kaynağıdır yazarı
Yazar
9.9/10
12 Kişi
47
Okunma
27
Beğeni
2.800
Görüntülenme

En Beğenilen Abdullah İmamoğlu Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Abdullah İmamoğlu sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Abdullah İmamoğlu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müslümanlar nedense; komşu haklarının neler olduğunu, mescitte oturma adabını ya da namaz hükümlerini Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in örnekliğinde tartışırken hayata tatbik edilmesi için gönderilen dinin bu tatbiki nasıl gerçekleştireceğini ya da tatbik edecek devletin, siyasi otoritenin tesisinin nasıl olması gerektiğini, Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in örnekliğinde tartışmayı, konuşmayı ihmal etmişlerdir. halen de etmektedirler.
Sayfa 82 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
Hilâfet, hedefi ve ikamesi öncelikli bir şeri hükümdür.
Sayfa 34 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Allâhü Teâlâ, bu ayın her bir gecesinde, azâbı hak etmiş binlerce kişiyi cehennemden âzâd eder. Bu ayda cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır, şeytanlar zincirlere vurulur, rahmet kapıları açılır. • İftarı acele (ilk vaktinde) yapmak ve sahuru geciktirmek (son vaktinde yapmak) Peygamberimizin sünnetlerindendir. Peygamberimiz (s.a.v.) bu hususa çok dikkat etmiştir. Zîrâ iftarı acele yapmak ve sahuru geciktirmek oruç tutanın kendi âcizliğini ve ihtiyacını itiraftır ki kulluk makamına münasip olan budur. İftarı hurma ile yapmak sünnettir. Peygamberimiz (s.a.v.), iftar vaktinde şu duâyı okurdu: • ‘Zehebe’z-zameü vebtelleti’l-urûku ve sebete’l-ecru inşâallâhü teâlâ.’ (Manası: Susuzluk gitti, damarlar ıslandı ve (amellerimizin) sevâbı inşallah hâsıl oldu.)
Bilindiği üzere okur yazar olabilmenin ilk adımı ve olmazsa olmaz şartı alfabeyi bilmekten geçiyor ise Allah'ın razı olduğu kulluk da ancak iman ve salih amel" konularındaki bilgiyle mümkün olacaktır. Kişi Allah'a kulluk vazifesinde başarı istiyorsa her hali Allah'ı hoşnut etmelidir. Yani her davranış rıza-ı ilahiye uygun olmalıdır. Bu ise ancak halin ilmini bilmekten geçer. Bilmediği bir mesele ile insan nasıl amel edebilir ya da bilinçsizce yapılan amelden Allah ne kadar razı olur?
Batı dünyasının asıl isteği; kendilerinin arzuladıkları bir İslâm icat etmek ve İslam'ın bir devlet eliyle hayat bulması hedefinden Müslümanları saptırmaktı.
Sayfa 19 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
ÖNEMLİ BİR SORU-CEVAP
İslami Devlet Müslümanca Yaşamanın Tabii Bir Sonucu Olarak Kendiliğinden Kurulur mu? Bu sorunun cevabı hayatımızın her alanında kendisini örnek almak durumunda olduğumuz Resûlullah ﷺ'in Mekke sürecinde saklıdır. İslam Devleti'ni ikame ederek gerçekleştirilen büyük değişim, Resûlullah ﷺ'in davete başladığı ve yıllarca davet taşıdığı Mekke'de değil Medine'de gerçekleşmiştir. "İslami Devlet Müslümanca yaşamanın tabii bir sonucu olarak kendiliğinden kurulur!" iddiasına basit bir yaklaşımla cevap vermek mümkündür. Şöyle ki: Mekke'de iman edip Resûlullah ﷺ'in davasına gönül verenler hakkıyla Müslümanca yaşamamış olmalılar(!) ki arzulanan devlet, Mekke'de kurulamadı. İman ve ahlak bakımından neyi tamamlamamış olmalılar ki, Allah o büyük değişimi onlara değil de birkaç senelik iman geçmişi olan, belki de birçok ahlaki ilkeden bile haberi olmayan Medinelilere nasip etmiş olsun? Ya da başkaca soralım: işkence, propaganda ve her türlü zahmeti çeken ve Rasulullah ﷺ'e ilk gün itibariyle iman etmiş olan Mekkeli sahabeler Müslümanca yaşamanın nesini eksik bırakmış olmalı ki devlet Medine'de kurulsun? Yukarıdaki rivayetler ışığında meseleyi değerlendirdiğimizde; Resûlullah ﷺ efendimizin Medine'de kurduğu devletin, kendiliğinden değil müstakil bir yöntemle ikame edildiği görülür.
Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
82 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.