Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Achille Mbembe

Achille MbembeDüşmanlık Politikaları yazarı
Yazar
9.2/10
6 Kişi
30
Okunma
10
Beğeni
1.369
Görüntülenme

Achille Mbembe Sözleri ve Alıntıları

Achille Mbembe sözleri ve alıntılarını, Achille Mbembe kitap alıntılarını, Achille Mbembe en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Günümüzde kitle olmak neredeyse sürü olmakla aynı anlama geliyor. Aslında çağımız kitlelerin çağı değil, sanal sürülerin çağı. Buna rağmen kitle, var olmayı sürdürüyor, ancak "aşırı dürtülerle canlanıyor."
Sayfa 79 - İletişim Yayınları
Henüz yakın bir zamana kadar her insanın az çok sınıflandırılabilir bir kimliğe sahip bir şahıs haline geldiği öznelleşme ve bireyselleşme çalışmasının bir bölümü böylece sona erdi. İster kabul edelim ister etmeyelim, yaşadığımız dönem, plastikleşme, tozlaşma ve her tür greft çağı olacaktır: beynin şekillendirilebilirliği, suni olanın organik olanla döllenmesi, genetik manipülasyonlar ve dijital greftler, insan ile makineyi her an birbirine daha da yaklaştıran bütün araçlar... [..] Artık canlılar -veya insan türünü bilinçli olarak değiştirme kapasitesi- üzerinde bir iktidar da kurmuş durumda ve bu da kuşkusuz, iktidarın mutlak bir biçimini oluşturuyor.
Sayfa 26 - İletişim Yayınları
Reklam
Kitle, der Freud, "ancak aşırı durtülerle heyecanlanır. Kitleye etki etmek isteyenin, gerekçelerini mantıklı bir biçimde oluşturmaya ihtiyacı yoktur; aynı şeyi resmetmek, abartmak ve durmadan tekrarlamak suretiyle en güçlù imgeleri kullanması yeterlidir."
Sayfa 73 - İletişim Yayınları
Köle yaşamı birçok açıdan yaşarken ölümdür.
Sayfa 104 - İletişim Yayınları
Demokrasi, sömürgesini kendi sinesinde taşır, tıpkı sömürgenin demokrasiyi sıklıkla bir maskenin gerisinde taşıması gibi..
Sayfa 43 - İletişim Yayınları
Bir yanda demokratik düzen ile öte yanda sömürge imparatorluğu düzeni arasındaki ilişkilerin doğasını, sonra da bu ilişkinin, demokrasilerin şiddetini nasıl belirlediğini kavrayabilmek için pek çok öğeyi (siyasal, teknolojik, demografik, epidemiyolojik, hatta botanik) göz önüne almak gerekir. 18. yüzyıldan itibaren sömürge imparatorluklarının şekillenmesine katkıda bulunmuş bütün teknik araçların arasında en belirleyici olanları, kuşkusuz silahlanma teknikleri, tıp ve ulaşım araçları oldu. Ancak fetihleri finanse eden kredi ve sermayenin azlığının da gösterdiği gibi, imparatorlukları bazen kelepir fiyatına ele geçirmek yetmedi, bu yeni toprakları nüfuslandırmak ve verimli bir şekilde işlemek gerekti. Örneğin Hindistan, Endonezya ve Cezayir'de Hint-Babür İmparatorluğu'nun, Cava Krallığı'nın ve Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemesinden, bazen endüstri öncesi teknikleri kullanarak yararlanan Büyük Britanya, Hollanda ve Fransa oldu.
Sayfa 38 - İletişim Yayınları
Reklam
Modern demokrasinin tarihi, aslında iki yüzü, hatta iki bedeni -bir yanda güneş gören bedeni, diğer yanda da geceye bakan, karanlık bedeni- olan bir tarihtir. Sömürge imparatorluğu ve köleci devlet -ve daha kesin belirtmek gerekirse, plantasyon ve ceza sömürgesi- bu karanlık bedenin başlıca simgelerini oluşturur.
Sayfa 37 - İletişim Yayınları
Çeşitli alışveriş türleri, birbirine karşıt olarak düşünmeye alıştığımız uçları birbirine bağlar. Geçmiş bugündedir. Onu mutlaka ikiye bölmez. Ama kimi zaman onun ışığının kırılmasına yol açar, kimi zaman boşluklardan içeri sızar, bazen de doğrudan doğruya zamanın yüzeyine çıkar, doldurmaya, okunmaz hale getirmeye çalıştığı zamanın bulanıklığına saldırır. Cellat kurbandadır. Hareketsiz harekettedir. Söz sessizliktedir. Başlangıç sondadır ve son ortadadır. Ve her şey ya da neredeyse her şey, iç içe geçme, tamamlanamama, genleşme ve daralmadır.
Sayfa 187 - İletişim Yayınları
Hegel Tin'in hayatını, tam da ölüm işinin sürdürülmesi olarak tanımlar. Ona göre Tin'in hayatı, ölümden korkan ve kendisini yıkımdan koruyan hayat değil, ölümü idrak eden ve onunla yaşayan hayattır.
Sayfa 95 - İletişim Yayınları
Terörle yönetimde, baskı altına almak ve disipline sokmaktan çok, küçük ölçekte veya kitlesel olarak öldürmek söz konusudur. Savaş artık mutlaka orduların başka ordularla veya ege. men devletlerin başka devletlerle karşılaşması değildir. Savaşın aktörleri arasında, birbirine karışmış olarak, bildiğimiz haliyle devletler, devlet maskesi arkasında veya maskesiz olarak hereket eden silahlı oluşumlar, belli toprakları denetim altında tutuyor olmalarına rağmen devletsiz ordular, ordusuz devletler, doğal kaynakları işlemekle görevli olan ama ayrıca savaş hakkını da ellerine geçirmiş büyük veya imtiyazlı şirketler vardır. Toplulukların yönetilmesinin yolu savaşlardan geçer; savaşlar da gittikçe ekonomik kaynaklara el konulması sürecinden ibaret hale gelmektedir. Bu bağlamlarda, savaş, terör ve ekonominin iç içe geçişi öyle bir düzeydedir ki, yalnızca bir savaş ekonomisinden söz etmek mümkün değildir. Savaş ve terör, yeni askeri piyasalar yaratarak tek başlarına üretim biçimine dönüşmüştür
Sayfa 54 - İletişim Yayınları
Reklam
21. yüzyılın eşiğinde, dünya üzerindeki yeniden nüfuslandırma, köle ticareti ve gezegenin uzak diyarlarının sömürgeleştirilmesi aracılığıyla gerçekleştirilmiyor. Geleneksel anlamıyla emek artık bugün değer üretiminin ayrıcalıklı yöntemi olarak kabul edilmiyor. Günümüzde büyük sarsıntılar, irili ufaklı parçalanmalar ve aktarımlar, kısacası yeni büyük göç şekilleri görülüyor. Dolaşımların ve diaspora oluşumlarının yeni dinamikleri, büyük ölçüde ticaret ve iş ilişkileri, savaşlar, ekolojik felaketler, çevresel yıkımlar ve her tür kültürel aktarımla ortaya çıkıyor.
Sayfa 23 - İletişim Yayınları
“Artık çiğnenmeyecek hiçbir şey kalmadı. Hiçbir şey dokunulmaz değil ve her şey değişebilir; hiçbir hak kazanılmış hak değil.”
buyruk bir hükmetme “aracıdır” bir amaç değil kesinlikle.
hahahahaha çok iyi
“(...), lanetli tarafı, fırlama tarafı, domuz tarafı olmayan bir iktidar yoktur.”
Sayfa 189
152 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.