Adil Çiftçi Quotes
You can find Adil Çiftçi quotes, Adil Çiftçi book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Arap şeref düsturunun son ama önemli bir unsuru da 'öç alma' idi. Öldürülen kişinin kanı yerde kaldıkça ruhunun mezardan hıçkırdığına inanılırdı.
Fazlur Rahman, kendi 'anlama' ve 'yenileşme' kuramının temeli olarak, Kur'an'ın 'oluştuğu' ortamın elden geldiğince 'nesnel' tespitini almaktadır.
Fazlur Rahman'a göre, 'doğruyu bilme' ahlaki bir sorumluluk da olduğu için, siz canlı bir Allah bilinci ile her ihtiyaç hissedildiği durumda Metn'e tekrar döner ve oradan 'emri' çıkarma gayretine girişirsiniz.
tarihsel yaklaşım...
Bunun için de Peygamber'in psikolojisi kadar, hatta daha fazla, bu psikolojinin oluştuğu 'nesnel şartlar'a geri gitmek gerekir. Yani Metn'e, Metn'i oluşturan ilk zihne gitmek yetmez, zihnin ve Metn'in cevap olduğu ortama da gitmek gerekir.
Fazlur Rahman'a göre, Peygamber, Mekkelilerden servetlerinde "yoksulların da hakkını gözetmelerini" ve "kendilerini açlıktan koruyan ve savaştan uzak kılan bir Allah'a ibadet ve şükranda bulunmalarını" isteyip de, "Hiç kimse, bizim dinimize karışamaz; bize malımızı, mülkümüzü ne yapacağımızı öğretemez. " cevabını almasıyla Mekke'den Medine'ye hicretle sonuçlanan "on üç yıllık büyük ve sıkıntılı bir mücadele başlamıştır" .
Zira Kur'an ve Hz. Muhammed'in, peygamberlik öncesi ve sonrası. faaliyeti genel olarak İslam öncesi Arabistan, özel olarak da Mekke'deki mevcut şartları haiz bir 'genel arka plan'a (makro-background) sahiptir.
Müslümanlar sadece modern dünyanın değil, elindeki birkaç kitap hariç geçmiş mirasın da farkında değildirler. Onlar bir 'tarihsel düşünme yöntemi' geliştir(e)medikleri için, sistematik bir inceleme yap(a)mazlar ve ne zaman bir problem ile karşılaşsalar, sadece Kur'an'ın belli ayetlerine, hem de tarihsel ya da kronolojik olmayan bir tarzda, atıfta bulunarak cevap verirler.
...onun yapması gereken ilk iş, Mehmed Aydın Hocamızın dediği gibi, geleneksel ya da modern sorunlarla karşılaşıldığı zaman metne (Kur'an'a) dönerek "Kur'an'ın bu hususlarda [gerçekten) ne dediğini anlamak [bilmek)" idi.
Kur'an, ana sorun olan 'çok tanrıcılık' sorununa 'tevhid'i cevap olarak gönderirken, bununla toplumsal sorunlar arasında sıkı bir bağ kurmuştur.