Din sosyoloğu. 1963, Niksar / Tokat doğumlu. İlk ve ortaokulu Niksar’da, liseyi İzmit’te bitirdi (1980). Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi (1985) mezunu. 1986 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İlâhiyat Fakültesine Sosyoloji asistanı oldu. Yüksek lisansını “Erol Güngör Üzerine Bir Monografi Denemesi” adlı çalışmayla yaptı. 1989-91 yılları arasında, Londra Üniversitesinde doktora hazırlıklarına başladı. Doktora tez çalışmasını “Fazlur Rahman’ın İslâmî Yenilikçiliğine Yorumlayıcı Bir Bakış” adıyla sundu ve 1998 yılında bilim doktoru oldu. 2004’te doçent unvanını kazandı. Aynı fakültede prıfesör olarak çalışmalarını sürdürdü. Telif ve çeviri makaleleri 1999’dan itibaren İslamiyat ve DEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi dergisinde yayımlandı. Çeşitli derlemeler ve araştırma kitaplarında makaleleri yer aldı. Seminer ve sempozyumlarda bildiriler sundu, konuşmalar yaptı.
ESERLERİ:
ARAŞTIRMA-İNCELEME: Fazlur Rahman ile İslâm’ı Yeniden Düşünmek (2001), Din ve Modernlik (2002), Nasıl Bir Sosyal Bilim: Temel Sorunlar ve Yaklaşımlar (2003), Anlayıcı Yaklaşım ve Din Sosyolojisi İçin Uzanımları: Empirik Bir Deneme (2004).
ÇEVİRİ: İslam Geleneğinde Sağlık ve Tıp: Değişim ve Kimlik (Fazlur Rahman’dan, A. Bülent Baloğlu ile, 1997), İslâmî Yenilenme: Makaleler I - II - III (Fazlurrahman, 2000 - 2001), Din ve Modernlik (Robert J. Wuthnow ve P. L. Berger’den, 2002).
"Bütün düşünürler toplumsal dünya üstüne sırf düşünüp durmakla vakit geçiregeldiler. Oysa onun değiştirilmesi; oysa bu dünyanın dönüştürülmesi gerekir. Hem zorla. Devrimle, eğer değişmeye ve dönüşmeye direnirse"
[Marx]
Şunu unutmamak gerekir ki, Hz. Muhammed, Mekke'den ayrıldıktan beri, siyasetinin asıl amacı, şehri İslam adına almaktı. Çünkü ticari ve politik üstünlüğünün yanı sıra şehir. Arapların dini merkezi durumunda idi.
Onun, Cebrail'e bazı 'çekince'lerle 'melek' demesinin nedeni onun hariçten işler yüklenen, Allah'ın tamamen dışında bir varlık olmayıp, Allah ile aynı olmasa da ondan veya ona ait bir unsur olmasıdır.36 Peygamberlere gönderilen melekler 'Emr'in Ruhu'durlar.
Bu çalışmanın amacı, modem durum ile gelenek ve bunlar ile 'ana kaynaklar' arasındaki çelişkiyi gören bir düşünürün bu ortama nasıl bir mukabelede bulunduğunu, sosyolojik açıdan yorumlamaya çalışmaktır.
Adil hocamız tarafından yazılan bu kitap, tam anlamıyla Adil hocanın dilini ve dünyasını yansıtmakta bizlere. Hayata hep böyle edebi bakar kendisi. Bu yönüyle de öğrencilerinin gönlünü fetheder ya inceden inceye.
Bu kitap, sosyal bilimler ile İslami ilimler arasında canlı bağlantılar kurma ihtiyacı sebebiyle yazılmıştır. Her iki alan da
Fazlurrahman'ı ve tarihselciliği anlamak, çağdaş problemleri tanımak isteyenlerin kesinlikle okuması gereken bir kitap. Yazar Fazlurrahman üzerine çalışmış saygın bir sosyolog diğer eserlerine de göz atmaya çalışacağım.
Farklı makalelerden oluşması kitabın okunması açısından da okuyucuya kolaylık sağlıyor. Ayrıca dili kesinlikle ağır ve teorik değil genel okuyucu kitlesinin okuyabileceği bir kitap.