Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ahmet Baydar

Ahmet BaydarEndülüslü Zidyâr yazarı
Yazar
8.4/10
12 Kişi
35
Okunma
0
Beğeni
1.466
Görüntülenme

Ahmet Baydar Sözleri ve Alıntıları

Ahmet Baydar sözleri ve alıntılarını, Ahmet Baydar kitap alıntılarını, Ahmet Baydar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kur'an-ı Kerim, insanın tek ve belli bir kaderinin olmadığını, aksine serbest ve hür iradesiyle kendisini iyi ya da kötüye götürecek kaderlerden birini seçmeye ayarlandığını beyan eder."
Reklam
   "İlk dört halife; 'Resul'ün halifesi' ünvanını kullanmışlarken, Muaviye; 'Allah'ın halifesi' ünvanını kullanmaya başlar. Zamanla halife sözcüğü tamamen unutulur. Daha sonra onun yerini Sultan alır.      İşte bütün bunların dini gerekçeleri de bazı 'hadisler'le izah edilir.       Sonunda, Kur'an'ın açtığı çığıra ve onun konuştuğu dile yabancı olan yeni bir hayat tarzı gelişir."
 "İslam geleneğinde yönetim antlaşmalarındaki şura-seçim unsurunu iptal ederek, cebirle antlaşma yapan ilk kişinin de Muaviye olduğu bilinir. O, kendisinden sonrası için de oğlu Yezid'i veliaht belirler. Böylece hilafet, saltanata ve verasete dönüşür."
Duanın kaynağı ne zarar ne ıztırar ne de geçici korkulardır; hayatın kendisidir.
Haber, görmek gibi değildir oğul. Su ve toprak yapından sıyrılırsan sen de keşfedersin. Az ye, az uyu ve az konuş ki hayvanlığın azalsın ve kendin göresin. Kendisi gören, başkasının haberini neyler!
Reklam
Gizli hazine bilinmeyene aşıkmış, ol demiş ve bu aşk büyütmüş ol tohumunu.
"Dikkat çekmek istediğimiz husus ise Medine hayatının öğrettiği şura-seçim-biat esasına dayanan hilafetin, Muaviye ile egemenlik (muktedirlik) esasına dayanan iktidar ve saltanata dönüşmüş olmasıdır."
''Bak evlat! Eğer aradığın bir alimse, sadece Tanrı alimdir. O ilk adım attığın yerde de vardı!''
    "Putperest Araplar, Sıffin olayından sadece yarım asır önce, inkar gerekçelerini Cebir doktrini üzerine oturtarak; 'Allah dileseydi, ne biz, ne de atalarımız O'nun dışında hiçbir Tanrıya tapmazdık' (En'am 6:148, Nahl 16:35) demekte idiler.      Yani, onlar Allah'ın, insanı seçme yeteneği ile donattığı gerçeğini örtüyorlardı. Saltanat da bu inancı resmi öğreti haline getiriyordu." 
Reklam
"Irkçılık, kabilecilik, akrabacılık, ulusalcılık ve hemşericilik gibi her türlü asabiyetçi damarın, tarihin çeşitli dönemlerinde korkunç katliamlara sebep olduğu, pek çok dindar toplumlarda bile türlü mutaassıplıklara ve hatta din kardeşliğini tehdit eden savaşlara sebep olduğu görülür."
"Yani inkar hastalıklı bir durumdur. Nifak ise bilgi ile belge ile ayet ile dağıtılabilecek bir illet değildir.      Münafık kendi özgürlüğü ile Tanrının özgürlüğünün bir arada bulunuşunu istismar eden kimsedir. İnkarını makulleştirmek için kaderciliği kullanan kimsedir. Bu nedenle Kur'an onlara kader şöyle değildir, böyledir diye talimde bulunmadı. Şunlar yanlış, bunlar doğrudur demedi. Muhataplarını şoklamayı tercih etti.      Yeri geldiğinde 'dileyen inansın, dileyen inkar etsin' dedi. Muhatabın inadına karşı 'o dilediğine hidayet verir, dilediğini terk eder' dedi. Bir savaşta ilahi yardımı dile getirirken 'attığın zaman sen atmadın ama Allah attı' dedi. Şifa bulmaz inkarcılar karşısında, bir yandan peygambere strateji gösterirken bir yandan da inkarcıya inzar fırlattı ve şöyle dedi: 'ister uyar ister uyarma, inanmazlar, Allah kalplerini mühürledi' dedi.       Allah bize; iradesinden irade, işitmesinden işitme, görmesinden görme, gazabından gazap vermiştir. Allah rahmetin peşinde olana rahmet, hikmetin peşinde olana hikmet vermektedir."
Sayfa 100Kitabı okudu
  "Allah'ın olacakları ezelde bilmesi, kulu mecbur etmez." 
"(Emevilerle başlayan) İktidarın saltanatı, Araplara da diğer toplumlara karşı saltanat imkanı verir. Arap olmayan Müslüman halklar hakir görülerek onlara 'Mevali' denir. Zamanla Araplar Mevali ile aynı mabette bulunmaz, aynı sofraya oturmaz, aynı hizada yürümez, onlara kız vermezler. Hatta bazı yöneticiler Mevaliden cizye almaya başlar."
134 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.