18 Şubat 1936'da Suşehri'nde doğdu. İlkokulu Suşehri Cumhuriyet İlkokulu'nda bitirdi. Ortaokulu Şebinkarahisar, Tirebolu ve Sivas'ta; liseyi Sivas 4 Eylül ve Kastamonu Gazi Abdurrahman Paşa liselerinde okudu. 1957'de Kastamonu Gazi Abdurrahman Paşa Lisesi'nden mezun oldu. Millî Savunma Bakanlığı adına okuduğu Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi'ni 1961'de bitirerek Teğmen rütbesiyle Türk Silâhli Kuvvetleri'ne katıldı. Millî Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı karargâh ve kuruluşlarda çeşitli görevlerde bulundu. Kuleli ve Işıklar Askerî Liselerinde öğretmenlik, Silâhlı Kuvvetler Dil Okulu'nda Farsça öğretmenliği yaptı. 1983 yılında kendi isteğiyle ve Albay rütbesiyle emekliye ayrıldı.
Bir er gerekti Hak yoluna başını koyacak,
Ten pamuğunu can giysisinden ayıracak.
Mansur "Ene'l-Hak!" demedi, Hak söyletti onu,
Sen söylenene değil de söyletene bak!
Ne yazık ki özellikle sosyal medyada, Ömer Hayyam'a ait olduğu iddia edilen ama aslında ona ait olmayan pek çok dörtlükle karşılaşabiliriz. Ahmet Kırca, şiirleri Farsçadan çevirirken doğru kaynaklardan araştırma yapmaya özen göstermiş, aitliği kesin olmayan dörtlüklere kitapta yer vermemiş. Ayrıca, çevirirken de özenli ve dikkatli bir dil kullanmış. En başarılı Ömer Hayyam çevirilerinden biri olmuş.
"Aklı olan bu uğursuz yerden ne bekler?
Nasıl bel bağlar ona "Benim dünyam" der.
Tam işlerin yol alır, oturmak istersin,
Ecel tutar elinden "Kalk bakalım" der."
Hayyamın rubaileri yaşamın suyu gibi. Farklı konulara ayırarak her konuda derdini yansıtabilmiş. Yazar her ne kadar Hayyamın rubailerini eklemek istese bile geçmiş zamandan günümüze elbette derisini atarak geldi çevirilerle biraz daha yumuşatılmış bu sayede anlaşılır bir metin elde etmiş