Alev Özkazanç Gönderileri
Alev Özkazanç kitaplarını, Alev Özkazanç sözleri ve alıntılarını, Alev Özkazanç yazarlarını, Alev Özkazanç yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ne zaman hayatın anlamını bulacak olsam, tekrar değiştiriyorlar…
Sayfa 92 - hayalci hücre yayınevi
“Toplumsal ve kişisel yaşamlarımız sürekli bir kurgusallaştırma sürecidir, biz olmayan ötekini içselleştirir, dramatize eder, tahayyül eder, onlar adına ve onlar aracılığıyla konuşuruz. Bu kurgusallaştırmanın doğruluğu asla garantili değildir, ancak en azından ötekinin ne düşündüğünü tahmin edebilme yeteneği olmasaydı toplumsal hayat mümkün olmazdı. Edebiyatın yaptığı şeylerden biri bu süreci görünür kılmaktır.”
Sayfa 71 - hayalci hücre yayınevi
“İnsanlar aptal, sen inciler takıyorsun ve onları moloz heriflerin önüne atıyorsun.
Sayfa 68 - hayalci hücre yayınevi
Mitik bir erkeklik kudreti arayışının ilk kurbanları herhalde erkeklerin kendileridir; okulda, ofislerde, hapishanelerde ve savaş alanlarında... bu gündelik korku ve travma deneyimi erkekleri, güçlü erkeklik mitlerinin kurbanı olmuş erkeklerin teslim etmeye yanaşmayacakları o birçok şekilde kadınlara yaklaştırmaktadır. Eğer erkekler, kadınlarla ve kendisi de tehdit altında olan gezegenle bu ortak kırılganlığı paylaştıklarını inkâr eder ya da hafifserlerse bu son erkeklik krizinin yarattığı fırsatı heba ederler... Erkeklik gücü, daima elden kaçan, periyodik olarak krize giren, çöken ye panikle yeniden iddia edilen bir şey olacaktır. Çok eziyetli roller ve imkânsız beklentilerin deli gömlaği olarak erkeklik, kadınlar için olduğu gibi erkekler için de büyük bir acı kaynağı oldu. Bunu anlamak sadece güncel global krizi anlamak demek değildir. Aynı zamanda krizi çözmek için bir imkândır: bu yeterince erkek olamadığına dair saçma ve sakatlayıcı korkudan kurtulmak anlamına da gelecektir.
Sayfa 32 - hayalci hücre yayınevi
" hükümetler genellikle kamuoyunun dikkatini alternatif bi alana çekmek istediklerinde ' çocuk sucluluguna' yönelirler. Cünkü bu alan onların siyasi cesaretlerini dramatik biçimde ve düşük maliyetle sergileyebilecekleri bir alandır".
Sayfa 169Kitabı okudu
Foucault'ya göre "ırk ve ırkçılık bir normlastırma toplumunda ölüme mahkûm etmenin kabul edilebilirlik koşuludur."
Sayfa 156Kitabı okudu
Hapishane artık "üreticeler olarak ihtiyaç duyulmayan yığınla insandan kurtulmanın ya da onları etkisiz hale getirmenin bir yoludur".
Sayfa 154Kitabı okudu
Daha çok mülk sahibi orta ve üst sınıflara seslenen bu cağrılardaki gündelik yaşam vurgusu,'medeni yaşam' aşağıdakilerin yarattığı tehditlere karşı korumak ve yalıtılmak işlevi görmektedir.
Sayfa 146Kitabı okudu
Wolin'e göre kültürel ve toplumsal bir mekandan yoksun bırakma anlamına gelen 'marjinalleştirme' yoluyla sistem, pazarın meta ilişkilerine kolayca girebilecek hareketli ve aciz kitleler yaratır.
Sayfa 82Kitabı okudu
.. dışlanmışlık, düzen fikrini sarsar çünkü bu insanlar, düzen fikrinin her iki anlamında da düzen dışına itilmişlerdir.
Küresel suç şebekesinde dikkat çeken temel nokta, ulus- ötesi şirketlere benzer şekilde şebeke tarzında işliyor olmalarıdır.
Bauman'a göre yükselen çalışma etiği çerçevesinde suçluları ahlaki çürütme, tembellik, aylaklık ve toplumsal normlara saygısızlık batağından kurtarmaya çalışan ıslah evleri olarak iş gören panoptik cezaevleri her şeyden önce " disipline sokulmuş emek gücünün fabrikaları" iken, mevcut koşullarda hapishaneler, istihdamın bir alternatifi haline dönüşmüştür. Hapishane artık " üreticiler olarak ihtiyaç duyulmayan yığınla insandan kurtulmanın ya da onları etkisiz hale getirmenin bir yoludur".
80'lerde Türkiye'de neo-liberal yönetim rasyonalitesinin nüvelerinin oluştuğunu iddia etmemizi mümkün kılan temel olgu liberal bir toplum anlayışının temelini oluşturan piyasa fikrinin Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar güçlü biçimde savunulmasıdır. Bu dönem sadece piyasanın değil, onu aşan anlamda bir piyasa toplumunun da gelişmesine tanık olur. Piyasa toplumu ise ekonomik anlamının ötesinde kısmi de olsa önemli ve yeni siyasal imalar yüklenir.