Şu dakikada ben, bir kış günü, sıcacık yuvamda, çalışma odamda aheste aheste klavyenin tuşlarına dokunurken yüzbinler hastane köşelerinde, cezaevlerinde veya taziye çadırlarında acı çekiyor, gözyaşı döküyor olabilir. Mehmetçik canı pahasına nöbette, yorgun ve uykusuzdur. Nerede ve ne zaman, siz bir yandan çayınızı yudumlayıp bir yandan bu satırları okurken belki ben, belki yeni binler, yüzbinler hangi derdin pençesinde kıvranıyor olacak, bilemiyoruz.