Saat gecenin üçüdür.
Viktor Frankl'ın telefonu çalar.
Telefonun diğer ucunda intihar etmek üzere olan bir kadın vardır;
"İntihar etmeye karar verdim ama ölmeden önce bir psikoterapist olarak sizin ne diyeceğinizi merak ettim." der.
Telefon konuşması yarım saat kadar sürer.
Frankl her türlü yöntemi deneyerek onu intihardan vazgeçirir.
Kadın intihar etmeyeceğine ve Frankl'ı ziyarete geleceğine söz verir.
Sözünü tutar ve bir gün Frankl'ın yanına gelir.
Sohbet esnasında kadının intihardan vazgeçme sebebinin, konuşmalarından kaynaklı değil, başka bir sebepten olduğunu anlar Frankl.
Gecenin saat üçünde uyandırılmasına rağmen, onu sabırla dinleyen, onunla konuşan birisinin de bu dünyada var olduğunu, dolayısıyla dünyanın yaşamaya değeceğini düşünerek intihardan vazgeçer kadın.
1- Geçen hafta New York'a gittiğimizde Saint Patrick Kilisesi'ni gördüm. Bayağı güzel bir evde oturuyorsun. (Frank)
2- Eğer ben Tanrı olsaydım, bu kadar iyi olmazdım. Bunu aklından çıkarma. (Michelle)
3- Canım Tanrım, kucaklaşmayı sen mi buldun? Çok güzel bir şey. (Brenda)
4- Sevgili Tanrı, niçin hiç televizyona çıkmıyorsun? (Kim)
5-