Anca Parvulescu Gönderileri
Anca Parvulescu kitaplarını, Anca Parvulescu sözleri ve alıntılarını, Anca Parvulescu yazarlarını, Anca Parvulescu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Halkı" gülmeye sevk etmek asla tavsiye edilmez; çünkü uysal koyunlar her an bir güruha dönüşebilir. Eğlence, festival halini alabilir. "Halkın" gülmesi, hem unutmalarını kolaylaştırsın diye insanların ara sıra girdiği şifalı sudur hem de devrimci bir gürültünün yankısını taşır.
Sayfa 298Kitabı okudu
Walter Benjamin'in belirttiği gibi gülme, 'kitlelerin hem en uluslararası hem de en devrimci duygusu olabilir.'
Sayfa 298Kitabı okudu
Gülme, sarsıntılı bir telaffuzdur.
Walter Benjamin
Sayfa 239Kitabı okudu
Edebiyat, yazar ile okuyucunun iletişim kurduğu denizdir. Yazar ile okuyucu, başka dalgalarda kendini kaybetmiştir ve denizde pek ayırt edilemeyen iki dalga misali birbirlerine temas ederler.
Sayfa 202Kitabı okudu
Her yalnız varlık, donmuş yalnızlığın yanlışlığını ele veren imgenin yararına kendi dışına çıkar. Kendi dışına kolay bir parlaklıkla [éclat] çıkar, aynı zamanda bir dalganın bulaşıcılığına açılır [un flot qui se répercute]; çünkü gülen insanlar [le rieurs] birlikte denizin dalgaları gibidir, gülüş sürdüğü sürece artık aralarında bir engel yoktur, iki dalga kadar birbirlerine yakındırlar ama bütünlükleri, suların çalkantısının bütünlüğü kadar belirsiz ve eğretidir.
Sayfa 185Kitabı okudu
İletişim hiçbir şekilde insan gerçeğine eklenen bir olgu değil, insan gerçeğini oluşturan olgudur.
Sayfa 183Kitabı okudu
İnsan yaşamının temelinde bir yetersizlik ilkesi vardır. Bu ilke aşılmazdır. Kendimizi, sanki bir boşluğu doldururcasına toplulukla tamamlıyor değiliz. Yetersizliğin hiçbir trajik yanı yoktur, dolayısıyla yeterli olma tasarısına gerek de olmaz. Bununla birlikte öyle mekanizmalar yaratmışızdır ki bunlar bize ayrı, yalnız, kendi başına yeten bireyler olduğumuz yanılsamasını yaşatır. Bataille, yetersizliğimizin bize hatırlatılması gerektiğini vurgular.
Sayfa 181Kitabı okudu
Bataille kitapları çık aklımdan;))
Mutlak sorumluluk, içimizdeki sessiz, gizci, tutkulu tanrılara karşı sorumluluktur. Onların çağrısına kulak vermek, devrimlerimizin daima kostüm değişikliğine denk olmayacağının teminatıdır.
Sayfa 177Kitabı okudu
Süreklilik beni tiksindiriyor. Gerçekten bilmediğim ve beni her yönden yolumdan saptıran tutkulara sadık olarak düzensizlikte diretiyorum.
Sayfa 177Kitabı okudu
Yaşamın, ölüm tehlikesine maruz bırakıldığı an, geciktirilen ve üzerine tekrar tekrar kafa yorulan sondur.
Sayfa 163Kitabı okudu
Hegel'e göre, insanı oluşturan şey, onun olumsuzluğudur, böylece kendini doğadan ayrıp ona muhalefet eder. İnsan, kendi olumsuzluğunun, yani tam da eylem ilkesinin bilincine varabilir; böylece insan hayvanı, sadece ölümle yüzleşmesi aracılığıyla insanoğlu olarak davranır.
Sayfa 162Kitabı okudu
Mutlak bilgi, gülmeyi bilmez. Gülme, düşüşle gelir ve düşmüş olmanın has işaretidir. (Aslında, cennetten atılmanın sebebi bir gülme patlaması olabilir mi?)
Sayfa 155Kitabı okudu
Bilge, gülmeden korkar, tıpkı bu dünyanın kösnül gösterilerinden korkması gibi. Gülmeye ramak kala durur, tıpkı günaha ramak kala durması gibi.
Sayfa 155Kitabı okudu
Her sabah kalktığımda mecburen gülerim / Çünkü duvara bakıp fotoğrafımı görürüm! Armstrong burada güler.
Sayfa 144Kitabı okudu
Sorunlu soruya verilen yanıt, belirli bir gülümsemedir. Çifte bilincin gülümsemesi, nazik bir gülümseyiştir, ama aynı zamanda çok daha fazlasıdır. Yüzün ifşa ettiği şey (gülümseme) ile "yüzeyin altındaki" duygusal dünya arasında bir gerilim mevcuttur.
Sayfa 142Kitabı okudu