Asım Us Sözleri ve Alıntıları
Asım Us sözleri ve alıntılarını, Asım Us kitap alıntılarını, Asım Us en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...Ruhumuz bin türlü gamla doludur .Hiç bilmediğiniz, görmediğiniz kederler bizi, Eyüp'ün etini kemiren kurtlar gibi kemiriyor.
Bu temiz, rahat ve yumuşak örtüler altında parça parça kanayan bir derdimiz var.
(YUNAN BARBARLARININ YAKTIĞI KÖYLER AHALİSİNE, Yakup Kadri, Uşak)
Sayfa 98 - Pozitif yayınevi,Eylül 2022Kitabı okudu
Biz, o bedbahtların faciasını görmemek içindir ki hürriyet ve sulh istiyorduk.
Hürriyet ve sulh bizi kurtardı, fakat bu sırada onlar, yüz binlerce Türk, bizim görmemek istediğimiz faciayı gördüler. Onları teselli etmedikçe bize bu hürriyet ve şeref helal değildir.
(FalihRıfkıAtay,1Ekim,Uşak)
Sayfa 91 - Pozitif yayınevi,Eylül 2022Kitabı okudu
Keza, Yunanlılar Bursa'yı tahliye ettikleri sırada Demirtaş istasyonu civarındaki hapishaneyi ve buradaki yüzlerce esiri diri diri yakmışlardır.
...Oğlunu kaybeden her ananın ıstırabı bir olduğu için, Afyonkarahisar, Kütahya ve Bursa analarının acısı Manisa'da bıraktığımız kadınların eleminden daha aşağı değildi. Sakarya'dan Marmara, Akdeniz ve Boğaz sahillerine kadar her taraf bir alevin ve bir bıçağın altından kalktı.Ve henüz bütün Türk toprağı bu dehşetten ürpermiş haldedir.
(Falih Rıfkı Atay, 1Ekim,Uşak)
Sayfa 91 - Pozitif yayınevi,Eylül 2022Kitabı okudu
Binlerce kimseler felce uğramış gibi, kesik, tutuk ve şaşkın konuşuyor...
Bu faciayı her gün hatırla. Sana bunu bir intikam dersi vermek için söylemiyorum. Fakat bu harabeyi inşa etmek ve bu sefaletin, dinmeyen bir kan gibi, hayatı alıp götüren cereyanına mani olmak lazımdır.
(Falih Rıfkı Atay,1 Ekim,Uşak)
Sayfa 91 - Pozitif yayınevi,Eylül 2022Kitabı okudu
Mamafih bahis konusu olan mezalimin sorumluluğundan ne Rumlar ve Ermeniler, birbirlerinin üzerine atmakla ne de Yunanlar, mezalim failleri başıbozuk çetelerden ibaret olduğunu iddia etmekle kurtulmuş olamazlar. Çünkü Batı Anadolu harabeleri baştanbaşa kimlerin cinayet eseri olduğunu ispat edecek şahitler, vesikalarla doludur ve bu şahitlerin, vesikaların hiçbiri olmasa bile koca bir ülkedeki köyleri, kasabaları bir hafta içinde tahrip ve burada yaşayan yüz binlerce insan hakkında çeşitli mezalimin tatbik edilmesinin küçük bir cani zümresi yahut eşkıya çetesi tarafından yapılmış bir cinayet eseri olmasını hiçbir akıl kabul etmeyeceği gibi bu faciaları harp olayının zaruri neticesinden göstermek de mümkün değildir. Bundan dolayı bütün Yunan ordularının hareket sahasını içine alan bu mezalimi tamamen adı geçen bu ordular tarafından devletler hukuku kaidelerine aykırı olarak tertip ve muntazam bir plan dahilinde yapılmış büyük bir suikast neticesi olmak üzere kabul etmek zaruridir.
Yunan
Bu evlerdekiler canlarını kurtarmak için her şeylerini vermeye razı idiler. Lakin bu vahşi soyguncuları ne altınla ne gümüşle tatmin etmek kabildi. Parayı aldıktan sonra ırza tecavüz ediyorlardı. Irza tecavüz ettikten sonra kana susuyorlardı. Dünyada şahlanan, azan hayvanlıktan daha müthiş ne vardır?
Yunanlılarla Rumlar ve Ermenilerin Anadolu'da beraberce yaptıkları cinayetlerin hezimetten sonra sorumluluğunu paylaşamamaları pek tabii bir şeydir. Bilakis yapılan cinayetleri sadece Çerkez çetelerine yüklememelerine şaşılsa yeridir.
Yunan zabitleri revolverle kendisini tehdit ederek yolunu kestiklerini ve engel olduklarını, bu suretle yüzbaşı ile neferleri yapılan tahribata karşı seyirci kalmak mecburiyetinde kaldıklarını, nihayet Müslüman kadınların ırzlarına geçildikten sonra karınlarına süngü sokularak öldürüldüğünü ve aynı zamanda Türk çocuklarıyla birtakım ihtiyarların öldürüldüğünü gördüğünü ifade etmiştir.
Yenik Yunan'ın kahpe zulmü..
-Mutlaka camiler de kurtulmamali... Camiler... Camiler için kâfi miktar dinamit var mıydı? dedi..
Şimdi alev ve duman sütunları büyülü bir öz suyu ile dakikadan dakikaya büyüyüp serpilen kızıltılı ağaçlar halinde etrafa dal budak salıyor ve rüzgârın istikametine doğru kıvılcımlar saçarak irkiliyordu. Bölge kumandanı Filipos, bu kıvılcımların ışığında her zamandan daha beyaz görünen minarelere baktı Sıra sıra, irili ufaklı otuz sekiz tane idiler. Faciadan habersiz görünüyorlardı; o kızıl dalgalar içinde narin, lekesiz kuğu boyunlarını andırıyordular,
Sayfa 43 - Yakup Kadri Karaosmanoğlu / küçük Beton hikâyesiKitabı okudu