Bekir Ali Bilgiç Sözleri ve Alıntıları
Bekir Ali Bilgiç sözleri ve alıntılarını, Bekir Ali Bilgiç kitap alıntılarını, Bekir Ali Bilgiç en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cihad, İslamın cemiyet hayatına her yönüyle tatbik edilmesi için var gücüyle çalışmak demektir. Maddi ve manevi bütün gücün seferber edilmesidir.
İbn Abbas cihadı şöyle tarif etmiştir; "Cihad, bütün takatı, Allah yolunda sarfetmek ve bu uğurda kınayanın kınamasından korkmamaktır."
Değişik zamanlarda çeşitli manalar kazanan cihadı bugün; "Allah ile kul arasına giren ve kulu Allah'tan uzaklaştıran engellerin kaldırılması" diye tarif edebiliriz.
Fazilet ve şeref yolundan uzaklaşan, sefahatın girdabına düşen, maddeyi putlaştıran ve dinini yobazlaştıran gafil insanın hali budur: Zilleti izzet, zulmü adalet, esareti hürriyet, haramı helal, günahı sevap kabul eden insanlık.
Hz Ebubekir ilk hutbesinde şöyle söylemedi mi?
Hz Ebubekir ilk hutbesinde şöyle söylemedi mi?
"Bir millet Allah yolunda cihaddan vazgeçerse Allah'ın gazabına uğrar, perişan olur."
Peygamber Efendimiz buyurmuştur; "Her şey, yaratıldığı maksatlarda başarıya ulaşır."
Kadının yaratılış maksadı, çeşitli müesseselerin istismar etmesi için umumun malı olması değildir. Sanatçı adı altında bir şehvet aracı haline getirilip iffetinden ve hayasından sıyrılması hiç değildir.
Nesiller bozuluyor: evlenerek nesilleri(dini)mizi korumalıyız.
Dinin muhafazası, neslin muhafazasına dayanır. Nesli bozuk olan bir milletin dinine sahip olması mümkün değildir.
Yakın tarihimizde kardeşi kardeşe kırdıran, memleketi kan gölüne döndüren el, kimin eliydi? Bu el, muharref kitabına uyan Yahudi'nin elidir. Bakınız muharref kitabında ne diyor; "Herkes kardeşine karşı ve herkes komşusuna karşı, şehir şehire karşı, ülke ülkeye karşı cenk edecekler." Bu emre uyan karanlık emelli kişiler sistemli bir organize ile, kardeşler arasında önce düşünce ayrılığı ve zıt fikirlerin ortaya atılması, sonra bunlara taraflar bulunması ile başlatılmış ve basın yoluyla alevlendirilerek kardeşi kardeşe kırdırmaya başlamışlardır.
İman herkese farz olduğu gibi, her vakitte iki hicret de farzdır;
a) Tevhid, ihlas, tevekkül, korku, ümit, sevgi ve tevbe ile Allah'a sığınmak.
b) O'na uymak, emirlerine boyun eğmek, verdiği haberleri tasdik etmek, emir ve haberlerini başkasından öne almakla Allah'ın Resulune hicret etmektir.
Türkiye'ye sinemayı İlk defa, Rumen uyruklu Polonyalı bir yahudi olan Sigmund Weinberg sokmuştur. O zamandan beri Türkiye'de sinema hiç bir zaman Yahudilikten uzaklaşmamıştır.
Eski TRT genel müdürü İsmail Cem ipekçi yahudi asıllıdır.
Batılın lideri durumunda olanlar, halkı kitap ve sünnetin dışındaki uygulamalara ve kanunlara çağırırlar. İslam'ın yerine başka şeyler getirmek isterler. Kendilerine İslam ve şeriat hatırlatılınca hemen öfkelenirler, kızarlar, adeta delilirler. İntikam hırsı kendilerini çıldırtır. "Biz ıslahatçıyız, derler, gerçekte ise asıl fesatçılar bunlardır."
Tırnak içinde olan cümle ayeti kerimedir. Bazıları da bugün için biz ıslahatçıyız görünümünde yaşıyorlar. Ama her yönleriyle fesat ve fitneciler.Kitabı okuyor
Her şeyden önce dinimizi öğrenelim. Dini şuur, bizim basiretimizi açacaktır. Basiretli müslüman dostunu ve düşmanını bilir, kimden fayda, kimden zarar geleceğini sezer.
Hicretsiz cihad tam olamadığı gibi, iman da ancak cihad ve hicret ile tamamlanır. Allah'ın rahmetini umanlar, bu üçünü birbirinden ayıramazlar.
İyice düşün, fırsat elinde, sıhhatin yerinde. Bu imkanları Allah'ın emrine uygun olarak, Resûlünün sünnetine sarılarak, Allah için, dinin ihyası, ırz ve namusunun korunması için kullanıp ebedi nimetlere ulaşmak, senin elindedir. Çok çalış, yorulma, bıkma, yılma. İyi bil ki, Allah dostlarının yardımcısıdır. Bu uğurda çalışmak, amellerin en üstünü olduğu gibi, cihad yapanlara yardımcı olmak da aynı şekilde üstün ve faziletli bir ameldir.
Cihadın İslam'daki yeri, her şeyin en üstün noktası gibidir. Peygamberimiz (S.A.V): "Cihad amellerin zirvesidir." buyurmuştur. Oraya ulaşabilmek ilim vasıtalarını kullanabilen büyük zatlara nasib olabilmektedir.
Dünya, gözleri paradan başka bir şey görmeyen, kendisini ebedi vatan bilen ve hep onu imar için çalışanları değil, orayı bir köprü ve bir misafirhane olarak tanıyanları huzura ve Allah'a kavuşturur.
Müslüman demek, ilmin her dalına bütün milletlerden daha fazla önem veren kişi demektir.
Cihad ile kıtal birbirinden farklıdır. Cihad daha genel, kıtal daha serttir. Kıtal savaş, dövüş ve ölüm ifade eder. Kıtal, cihadın bir bölümüdür. Cihad, çeşitli metot ve vasıflarla yapıldığı için geniş anlamlı bir kelimedir. Allah yolunda yapılan maddi ve manevi her türlü gayreti içine alır.