Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Borisoviç Lutskiy

Borisoviç LutskiyArap Ülkelerinin Yakın Tarihi yazarı
Yazar
8.0/10
10 Kişi
26
Okunma
1
Beğeni
740
Görüntülenme

Öne Çıkan Borisoviç Lutskiy Gönderileri

Öne Çıkan Borisoviç Lutskiy kitaplarını, öne çıkan Borisoviç Lutskiy sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Borisoviç Lutskiy yazarlarını, öne çıkan Borisoviç Lutskiy yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İngiltere’nin Süveyş Kanalı Hisselerini Satın Alması 1875 yılı sonunda, İsmail, yabancı kredilerin ödemesini karşılamak için, Mısır’ın Süveyş Kanalındaki hisselerini satma kararı aldı. Teklifler İngiltere ve Fransa’ya götürüldü. Fransa çekimser dursa da Britanya Hükümeti aceleci ve kararlı davrandı. Britanya Başbakanı Disraeli (Lord Beaconsfield), parlamentoyu hatta kendi kabinesindeki üyeleri bile haberdar etmeden, arkadaşı olan Rotschild’den 4.000.000 £ borç aldı ve kendi hükümeti adına Süveyş Kanalı’nın 176.000 adet hissesini satın aldı. İşlem 25 Kasım 1875’te gerçekleşti. Hisseler Britanya Hükümeti’nin eline geçti ve 8 Aralık 1875’te de Lesseps, İngiliz temsilcileri, Süveyş Kanalı Şirketi’nin yönetimindeki koltuklarını almaları için davet etti
14 Eylül akşamında İngiliz-Hint süvarileri Kahire’ye iyice yaklaştı ve Arabi de sonunda İngilizlere teslim oldu. Kafr El-Davar, Ebu Hur ve Dimyat’taki birlikler de silahlarını bırakacaktı. 24 Eylül 1882’de Hidiv Tevfik ve “bakanları” başkente geldi. Tutuklu karşı-devrimciler serbest bırakıldı ve gericiler zaferlerini kutlamaya başladılar. İşgalciler, Mısır ordusunu silahsızlandırıp terhis ettiler. Direniş gösterecek birimlerin üzerine cezalandırıcı birlikler gönderildi. Üstelik Mısır halkına 9.000.000 £’luk bir tazminat kabul ettirilecekti. İstanbul Büyükelçisi Lord Dufferin, bağımsızlık mücadelesinde yer alanların cezalandırılması işlemini yönetmek için Kahire’ye geldi. Aralık 1882’de Arabi ve yardımcıları ölüm cezasına çarptırıldı, fakat Arabi’nin infazının yeni bir isyan doğurabileceğini fark eden Dufferin bunu ebedi bir Seylan sürgününe çevirdi. İsyanın altı lideri de Arabi’yle birlikte gönderildi. Çok sayıda vatanîyun Mısır’dan kovuldu.
Reklam
İktidarı ele geçirmekteki başarıları üzerine Jön Türkler tamamen yozlaşmış ve kitlelerden kopmuştu. Türkiye’deki şovenist çevrelere karşı uzlaşıcı davranmış ve devrimci harekete karşı açıktan bir mücadele başlatmışlardı. Yurt içinde feodal toprak imtiyazını muhafaza etmiş, köylülerin lehine olan vergi reformundan vazgeçmiş ve başta 1910 grev yasası olmak üzere işçilere karşı birçok tedbir almışlardı. Uluslararası sahada ise ülkeyi her türlü yabancı etkiden kurtarmayı reddetmiş ve Alman emperyalistler ile anlaşmışlardı. Abdülhamid’in Alman eğilimine yönelmiş ve tüm ülkeyi Alman Kaiser’in varsıllığına dönüştürmüşlerdi
1/10 puan verdi
Bu kitap benim gözümde kendi geçmişlerini, sovyet Rusya'nın yaptığı zulümleri görmemezlikten gelip Osmanlı Devleti’ni yerme derdinde olan bir kitaptan öte bir şey degildir!
Arap Ülkelerinin Yakın Tarihi
Arap Ülkelerinin Yakın TarihiBorisoviç Lutskiy · Yordam Kitap · 201126 okunma
1831 vebası nüfusun büyük çoğunluğunu kırıp geçirmiş ve Irak’ın üretici güçlerinin üstünden yıkıcı bir rüzgâr gibi geçmişti. Bağdat’ta yaşayan 150.000’den fazla kişiden geriye 20.000 kişi kalmıştı ve Basra’da ise 80.000 kişilik nüfus 5-6 bine kadar düşmüştü. Birçok köy ve kasaba tamamen ortadan kaybolmuştu. Evlerin kapılarına kilit vurulmuş, dükkânlar ve imalathaneler kapanmıştı. Tarlalar ve bahçeler terk edilmişti. Ekilmiş alanlar azalmış ve meyve ağaçları kurumuştu. Ticaret durma noktasındaydı.
16.yüzyılın başlarında, hemen hemen tüm Arap ülkeleri Türkler tarafından zapt edilmiş ve Osmanlı Devleti'ne dahil edilmişti.
Reklam
Sultan ıı. Mahmut 1826’da, resmî olarak toprak imtiyazının askerî tımar sistemini ve yeniçeri birliklerini ortadan kaldırdı. Düzenli ordu birliklerinin oluşturulması hükmüne cevaben İstanbul yeniçerileri başkaldırdı. 15 Haziran 1826’da, kışlalarının önündeki meydanda toplandılar ve padişaha karşı bir itaatsizlik işareti olarak kazan kaldırdılar. Fakat Sultan bu isyanı bastırdı. Meydanı topçularla sardı ve kışlalara ateş emri verdi. Binlerce yeniçeri yanarak öldü ve kaçmaya çalışanlar da Sultan’ın ateşli silahlarıyla vuruldu. Bir sonraki adım eyaletlerdeki yeniçerilerin katliydi. Onların koruyucuları olan ve kent sakinleri üzerinde etraflı bir etkiye sahip Bektaşi Dervişleri de şiddetle cezalandırıldı. Bektaşi Dervişliği lağvedildi ve yeniçerilerle bağlantılı loncalar tümüyle yeniden düzenlendi.
Napolyon, “Müslüman” hükümdar Ali Bonabarda Paşa rolüne soyundu. Doğulu giysileri, sarık ve kaftanla dolaştı. Cumaları düzenli olarak camiyi ziyaret etti, geleneksel törenlerde yer aldı, hatta generallerinden Jacques Menou’yu Abdullah adıyla Müslüman yaptı. Danışma kurulu olarak yerel şeyh ve ulemadan müteşekkil bir divan oluşturdu. Halkın Memluklere olan nefretini istismar etti. Fakat bu önlemlerin hiçbiri Fransız yönetiminin kasaba ve köylere yüklediği, Memluk yönetiminde bile rastlanmayan ağır vergileri (nakit ve ayni) gizleyemedi. Bu vergi soygunu, aşırı haraç ve tazminatlarla, gıda ve yem stoklarına el koymalarla birleşerek bütün limitleri aştı. Ülkenin yabancı bir askerî kliğin hükmü altında olduğu son derece açıktı.
21 Temmuz’da Bonapart’ın ordusu Giza’ya yaklaşarak Nil’in Kahire’nin karşısına düşen batı kıyısında konumlandı. Burada, kadim piramitlerin ayaklarının dibinde, acımasız bir muharebe cereyan etti. Memlukler ve şehir sakinleri Fransızlar karşısında ezici bir hezimete uğradı. 6.000 Memlukten ancak 3.000 tanesi hayatta kaldı. Bir kısmı Murat Bey’le güney Mısır’a doğru kaçtı, bazıları da İbrahim Bey’le peşlerine Fransızları takarak Suriye’ye. Kahire’ye girilirken savaşmakta olan binlerce şehir sakini, gerileme esnasında nehre düşerek boğuldu. Muzafferler şehri yağmaladı ve savunmada yer alanlara karşı gaddarca misillemelerde bulundu.
Sıcak bir Temmuz gecesinde resmî bir tebliğ Abbas Paşa’nın vurularak öldürüldüğünü bildirmişti. Gerçekte ise kendi korumaları tarafından katledilmişti. Tarih henüz bu suikastın arkasındaki gücü aydınlatamadı, fakat bu işten en çok Fransa’nın kârlı çıktığı da bilinen bir gerçek.
72 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.