En Yeni Canan Seyfeli Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Canan Seyfeli sözleri ve alıntılarını, en yeni Canan Seyfeli kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlı döneminde hem ruhani hem de cismani anlamda doğrudan patrikliğe bağlı kilise ve okul hastane gibi kuruluşlar bugün vakıflar genel müdürlüğüne bağlı olarak vakıflar kanunu ile idare edilmektedir.
Sonuç olarak kuruluş aşamasında İstanbul Başpiskoposluğu olan patriklik, 18. Yüzyılda bütün Ermenileri kapsayan bir patriklik haline gelmiştir.
Kuruluş aşamasında bir başpskoposluk olan İstanbul Ermeni Patrikliği, diğer kilise merkezlerine bağlı bölgelerin kendisine bağlanması ile hem ruhani hem cismani anlamda yargı alanını genişletmiştir.
Patrikliğin doğrudan Osmanlı idaresine karşı sorumlu olduğu sivil hususlar ise vergi ve askerlikten muafiyettir.
Patrik kendisine bağlı olan bütün unsurların idaresinden devlete karşı sorumludur. Onun devlet içindeki konumu, padişahtan sonra gelmektedir.
Yeryüzünün ilk kilisesi olarak kabul edilen Ermeni ana kilisesi Vağarşabat’ta kurulmuştur, bu kilisenin kurulduğu yer Tanrı’nın biricik Oğlu indi anlamında Eçmiadzin olarak isimlendirilmiştir.
Ermenistan’ın 301 yılında, hristiyanlığı resmî devlet dini haline getiren ilk devlet olduğu ileri sürülür.
Eğer bir kilisenin çıkışı havarilere dayanıyorsa doğrudan apolistik kilise, yok eğer daha önce kurulmuş apolistik bir kiliseye dayanıyorsa dolaylı apolistik kilise kimliği taşır. Bu bağlamda ortodoks Ermeni kilisesi doğrudan apolistik kilisedir.
Ermenilerin tarih boyunca Anadolu’nun doğusunda farklı milletlerin arasında dağınık şekilde yaşamış olmaları, onların hristiyanlık öncesi dinlerinde geniş ve karışık bir Tanrı’lar panteonuna sahip olmalarına sebep olmuştur.
Süryaniler, sakramentleri arasında secdeli namaz olan tek kilisedir. Sakramentlerinde ihtilaf olmakla beraber altı tanedir: namaz, oruç, vaftiz, evlenme, ölüm ve tevbe- itiraf.
Monofizitizm tek tabiatçı demektir. Süryaniler bu görüşü benimsediklerinden aforoz edilmişlerdir.
İstanbul Patriği Roma piskoposu papaya göre ikinci derecede bir nüfuz ve tesire sahiptir. O hala ekümenik patrik ünvanını taşır ve bütün Doğu kiliselerine göre üstün tutulur.