Coşkun Ak

Coşkun AkBağdatlı Ruhi yazarı
Yazar
10.0/10
4 Kişi
12
Okunma
2
Beğeni
1.466
Görüntülenme

Hakkında

1947 yılının 22 Mayıs’ında doğdu. İlk ve orta öğrenimimi doğduğu şehir Erzurum’da tamamladım. Fakülte yıllarım yine aynı ilde geçti. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezuniyeti Haziran 1969. İlk öğretmenliğim Urfa Lisesinde. Yıl 1969. Hala özlemini duyduğu Urfa yıllarında annesini kaybetti. Onu peygamberler şehrine emanet ettikten sonra, Bursa Karacabey Lisesine ataması yapıldı. Yıl 1972. Bir dönem sonra Akademik hayatı başladı. 1973 yılında yine doğduğu şehre döndü. Orada, Atatürk Üniversitesinde tam on yıl öğretim üyeliği yaptı. Bu süre içinde evlendi, 1975 yılında Buğra, 1978 yılında Burçin adında iki oğlu oldu. 1977 yılında doktor, 1983 yılında da doçent unvanını aldı. Doktora konusu “Muhibbî (Kanuni Sultan Süleyman) Dîvânı”, doçentlik konusu ise “Bağdatlı Rûhî - Hayatı, Sanatı ve Bütün Ģiirlerinin İncelenmesi” oldu. 1983 yılında Uludağ Üniversitesi yılları başladı. Önce o tarihlerde Uludağ Üniversitesi’ne bağlı olan Balıkesir Necatibey Eğitim Fakültesi’nde görev yaptı. Fakültenin ve Balıkesir’in ilk ve tek doçenti oldu. Necatibey Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümündeki bu görevi, yedi yıl sürdü. Bu sürede bölüm başkanlığı, dekan yardımcılığı yanında komisyon başkanlıkları, kurul üyelikleri vb. görevler de üstlendi. Diğer yandan bölümün geliştirilmesi için uğraş vermek lâzımdı. Bir yandan bölümdeki öğretim görevlilerini doktora yapmaları için desteklemek, yüreklendirmek diğer yandan bölüme yeni elemanlar kazandırmak gerekiyordu. 1990 yılında Bursa yolları göründü. Zamanın rektörü rahmetli Prof. Dr. Nihat Balkır tarafından hem Fen - Edebiyat Fakültesinin Sosyal Bölümlerini ve Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü kurmakla görevlendirildi hem de üç yıl sürecek İlahiyat Fakültesi Dekanlığına atandı. Necatibey’in ard ından idari görevlerin yoğun olduğu bir dönem daha başlıyordu. Ayrıca bu dönemde görevlerim arasına Rektörlük Türk Dili Bölümü Başkanlığı da eklendi. 1990 yılında Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, otuz öğrencisi ve bir öğretim üyesiyle eğitim - öğretime başladı. İlk iki sene Necatibey Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümünden karşılıklı destek aldık. Bu süreci şu şekilde anlatır: "Ben, haftada bir gün ayrıldığım bölümüme derse gidiyordum, Necatibey’den beş öğretim elemanı haftada iki gün yeni kurulan bölüme derse geliyorlardı. Bu biçimde iki sene sürdürdük ama kurulan bölümün hızla gelişmesi gerekiyordu. Üstelik 1992’de Balıkesir Üniversitesi kurulunca yollarımız bir başka ayrıldı. Bir yandan yeni elemanlar alıyor, eğitim - öğretimin sağlıklı biçimde sürmesini sağlıyor, bir yandan yeni elemanlarımızın öğretimlerini sürdürmelerine olanak tanıyorduk. Nihayet ilk mezunlarımızı 1994 yılında verdik. 2000 yılında ikinci öğretime geçtik. Her geçen gün artan sayısıyla %4’lük dilimde yüksek puanlarla öğrenci almayı sürdürdük. 2001 yılına gelindiğinde Rektör Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran tarafından bu sefer Eğitim Fakültesi Dekanlığına atandım. Bu görev, 2004 yılına kadar sürdü. Sonrasında dört ay da dekan vekilliği yaptım. Görev sürem tamamlanınca bölümüme döndüm ve buradaki idari ve akademik görevlerimi yürütmeyi sürdürdüm. 2008 yılına kadar Fen - Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü bakanlığı yaptım. Rektörlüğe bağlı Türk Dili Bölümü başkanlığı 2011’de bir yıllık bir kesintiye uğradı. 2012’de yeniden aynı göreve getirildim. Halen Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde öğretim üyesi olarak devam etmekteyim." Evlidir. İki mühendis oğlu, bir de Coşkun Deniz adında torunu vardır.
Tam adı:
Prof. Dr. Coşkun Ak
Unvan:
Profesör Doktor, Yazar
Doğum:
Erzurum, 22 Mayıs 1947

Okurlar

2 okur beğendi.
12 okur okudu.
1 okur okuyor.
16 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Farsça’da “seni özledim” şöyle söyleniyormuş; “Delem, berat teng şode” Bu ifadenin kelimesi kelimesine çevirisi; “Gönlüm senin için sıkıştı.” demektir.
Şikâyet ettiğimiz kendi bahtımızdandır
Saltanat dedikleri ancak cihân kavgasıdır Olmaya baht ü saadet dünyede vahdet gibi
Ne çektin de yazdın üstad
Gamınla ağlamaktan görmez oldu çeşm-i giryanım Tutuştu hasretinle inlemekten kalb-i nalanım Yedi kat yere indi cuyi çeşmimden akana kanım Deruni çarhdan geçti hadengi ahu efganım Perişan etti halkı alemi hali perşanım Esiri derdi herc oldum bulunmaz oldu dermanım Belayı aşk ile yaklaştı ki tenden çıka canım Medet devletli başın çün bana rahmeyle sultanım (Sultan sevgili, sevgiliden merhamet istiyor.)
Sakın aşka yaklaşma Rûhî ki aşk Belâdur belâdur belâdur belâ
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok
Resim