Cuma Karan Gönderileri
Cuma Karan kitaplarını, Cuma Karan sözleri ve alıntılarını, Cuma Karan yazarlarını, Cuma Karan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kul hak etmeden Allah halk etmeyecek, yaratmayacaktı.
Sayfa 92Kitabı okudu
Kendini düşünen canlı, başkalarını düşünen insandır
Sayfa 94Kitabı okudu
Şu bir gerçek ki gözler körleşmez, fakat göğüslerdeki kalpler körleşir.
Sayfa 93Kitabı okudu
Hangi kusur, hangi dert cimrilikten daha kötüdür ki!
Sayfa 68Kitabı okudu
Günümüzde hayattan bıkmış, ümidini kesmiş ve sonunda canına kıymış birçok insanın varlığı, manevi engelliliğin maddi engellilikten daha çok insanlara zarar verdiğini ortaya koymaktadır.
Sayfa 27Kitabı okudu
Peygamberlerden olan Hz. Musa da dilindeki düğümden dolayı seri konuşamama engeliyle imtihan edilmiş oldukları tarihi bir vakadır. Eğer engellilik ceza olsaydı Allah kullarından en seçkin olan Peygamberlerine de bu cezayı verir miydi?
Sayfa 26Kitabı okudu
*Nazik ve Kibar Davranın
Sevgi bulaşıcıdır, dışa vurdukça yayılır.Yayıldıkça da kin ve nefret tohumlarını yok eder.
Sayfa 50 - Gündönümü yayınlarıKitabı okudu
İyilikler, güzellikler ekmiş olan kişiye saadet ve mükafat biçeceği zaman yakındır.
Abdullah bin Mesud R.a
Hazreti Peygamberin, “işte ümmetimin firavunu“ şeklinde adlandırdığı ebu cehili , küçük bedeni ile Bedir Savaşı’nda öldüren büyük bir mücahittir.
Sayfa 9
Halid bin Velid ölüm döşeğinde iken: “savaş meydanlarında ölmeyi istediğim halde, bugün yatağım da ölmekten başka bir şey nasip bana olmadı”, demiş ve ardından da; amellerim içinde şehadet kelimesinden sonra, sabaha kadar sağanak halinde devam eden yağmurun “kalkanimi elime alıp düşmana baskın yapmayı beklediğim bir gece kadar bana bir tören bir amirim yoktur. Ben ölünce atımı ve silahımı Allah yoluna infak edin” diye söylemiş ve ardından ruhunu Rahmana teslim etmiştir.
Sayfa 153
Amir şehrini çevreleyen surlar , tamamen muntazam olarak yontulmuş, az miktarda demir içeren gayet sert, siyah bazalt taşlardan yapılmıştır. Bu Taşlar umumiyetle mardin kapısından itibaren fis kayasına ve daha yukarıya doğru giden Dicle kıyısından kesilmişlerdir.
Sayfa 75
Bugün kale sularında değişik devletlerin kitabelerine rastlanmaktadır. Roma ,Bizans, Abbasi, Mervaniler, büyük selçuklular, Şam Selçukluları, İranlılar, Nisanlılar, Artuklular ,Eyyubiler, Akkoyunlular ve Osmanlı’ya varana dek değişik devletlere ait bu Kitabelerin varlığı sebebiyle Albert Gabriel’in “ Diyarbekir surları tek başına bir kitabeler müzesi sayılabilir.”şeklindeki görüşüne katılmamak mümkün değildir.
Sayfa 84
Kentin jeopolitik konumunu, hicri 4. yüzyılda yaşayan büyük bilgin Makdisi şu ifadelerle dile getirir: “Müslümanlar için bugün Amid’den daha sağlam bir şehir ve daha görkemli bir sınır kenti bilmiyorum. Kent sınır şehri olup müslümanların cihat yurdudur.
Sayfa 73
Eski medeniyetlerin kurulduğu Mezopotamya ile Anadolu medeniyetinin geçiş bölgesinde olan Amid kentinin tarihi çok eski devirlere uzanır. Tarihi rivayetler yeryüzünde en eski yerleşim yerlerinden biri niteliğini taşıyan Amid kentini ilk kuranın Hazreti İbrahim’in torunlarından Amid bin Bülendi olduğunu belirtmektedir.
Sayfa 60