Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Daniel Todes

Daniel TodesIvan Pavlov yazarı
Yazar
8.8/10
19 Kişi
56
Okunma
3
Beğeni
724
Görüntülenme

Daniel Todes Gönderileri

Daniel Todes kitaplarını, Daniel Todes sözleri ve alıntılarını, Daniel Todes yazarlarını, Daniel Todes yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Pavlov'un bilimsel başarısının bazı bileşenlerini daha önce görmüştük: Önemli bir konuda nitelikli fikirler, kilit soruları cevaplayabilecek deneyler tasarlama yeteneği, cerrahi beceri, yeni teknikler (ameliyat edilerek vücut yapıları değiştirilmiş hayvanların deney aracı olarak kullanımı da dahil), iyi donanımlı bir laboratuvar ve asistanlar. Pavlov'un deney sonuçlarını yorumlayış tarzını yakından inceleyecek olursak, büyük bilim adamlarına has başka bir nitelikle karşılaşırız: Geniş bir hayal gücü. Bir ders kitabından bir şeyler öğrenmek ya da fen dersinde öğretmenin sonuçlarını önceden söylediği bir deney yapmak başka bir şeydir, büyük bir memeli hayvanın sindirim sistemi gibi karmaşık bir konuda ilk kez deney yapmak başka bir şey. En iyi tasarlanmış deneyIerin bile sonuçları genellikle karışık olur. Pavlov karışık sonuçlara bakarak, düzenli olarak yinelenen kalıpları görme konusunda çok becerikliydi.
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası - "Bilim, başka birçok şeyin yanı sıra hayal gücü ve yorumlamayla da ilgilidir."
Pavlov neden başka hayvanlarla değilde köpeklerle deney yaptı?
Öncelikle, deneylerinde sindirim sistemi insanınkine benzeyen, kolayca ve ucuza bulunabilecek bir memeli kullanmak istediği için. Pavlov cerrahi müdahalelerden sonra tavşanların çabucak öldüğünü, domuzlarında "sakinlik gerektiren Fizyolojik deneyler" için fazla "sinirli ve hassas" olduğunu görmüştü. Bir keresinde "gürültücü ve kötü n iyetli hayvanlar" diye nitelediği kedileriyse hiç sevmezdi. Fakat köpeklerden, deney yapan kişi için en uygun ortak diye bahsederdi: "Acıdır ki, insanın evcilleştirdiği hayvanların en iyisi olan köpek, tam da çok zeki olduğu için, sık sık fizyolojik deneylerin kurbanı olur. Ameliyat edilmiş hayvanların iyileştikten sonra uzun süre gözlendiği kronik deneylerde, köpeğin yeri doldurulamaz. Üstelik köpek fazlasıyla duyarlıdır. Kendisi üzerinde yapılan deneyIere adeta katılarak araştırmanın başarısını, gösterdiği anlayış ve uyumla büyük ölçüde artırır."
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
Reklam
Pavlov çok katı bir yöneticiydi. "Becerikli eller" işi şef'in istediği gibi yapamazlarsa, gerçekleştirilen deneylerin de hiçbir değeri olmazdı. Bu yüzden Pavlov. laboratuvarda çalışmaya yeni başlayanları, araştırma konusu vermeden önce bir iki ay sınardı. (En önemli araştırma konularını da en iyi olduğunu düşündüğü kişilere verirdi.) Dakiklik ve kusursuzluk isterdi. Laboratuvar çalışanlarından birinin de belirttiği gibi "laboratuvar, saat gibi işlerdi".
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
İvan, Pisarev'e ve 1860'ların maddeciliğine sadık kaldı. Dinin kültürel rolüne saygı duyuyordu (sonraki yıllarda din özgürlüğünü savunacaktı), ancak Tanrı'ya ya da herhangi bir dinsel doktrine inanmıyordu. İnananları da batıl inançlar olmadan dünyayla yüzleşemeyen "zayıf tipler" olarak değerlendirirdi. Bakış açılarındaki bu farklılığa rağmen, İvan ve Serafima, zor geçen 1880'lerden sonra başarının ilk meyvelerinin tadını çıkardı. Serafima sonradan, 1890'ları "en mutlu yıllar" olarak anacaktı.
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
Pavlov'a göre fizyologlar ya "akut" ya da "kronik" deneyler gerçekleştirirlerdi. Her deney türü, farklı türde bir bilgi sunardı. Akut bir deneyde, fizyolog bir biçimde hayvan üzerinde çalışır ve sonuçları hemen gözlerdi. Örneğin hayvanın midesindeki yiyeceklere ne olduğunu görmek isteyen bir bilim adamı, hayvanı besler, bir müddet bekler sonra da hayvanın içini açarak midede ne olduğuna bakardı. Tabii bu tür akut deneyler sırasında, kanaması olan hayvan acı içinde çırpınırdı ya da sessiz durması için hayvana ilaç verilirdi. Pavlov her iki durumda da, fizyoloğun deney sırasında gördüğünün bu ameliyatın kendi sonucu olduğunu düşünüyordu. Hayvanlar çok karmaşık makinelerdi, dolayısıyla da bir ameliyatın verdiği acı ve yarattığı travma, hayvanın kuşkusuz bütün yaşamsal süreçlerini etkiliyordu. Bu durumda akut deneyin, dişlilerin ve yayların nasıl çalıştığını görmek için saate çekiçle vurmaktan bir farkı yoktu. Bilim adamı, bu yolla hayvanın organları hakkında bazı şeyler ("yayların ve dişlilerin" biçimini) öğrenebilirdi, ancak normal ve fonksiyonlarını sürdüren bir hayvan nefes alıp verirken ve yiyecekleri sindirirken, bu organların birlikte nasıl çalıştığını gözlemleyemezdi.
Tübitak Yayınları - II. Bölüm - St. Petersburg'da Tutunmaya Çalışan Bir Bilim Adamı
İnsan gerçeğe ancak, dar bile olsa bir alanda uzmanlaşarak, bu alana tutkulu bir ilgiyle yaklaşarak, deney yaparak, sonuçları tekrar tekrar kontrol ederek, yani bilimsel bir süreçle ulaşabilirdi. Pavlov düşünmeyi şöyle tanımlıyordu: "Düşünmek, bir konuyu ısrarla araştırmak, bu konuyu akııdan çıkarmamak, o konu hakkında yazmak, konuşmak, tartışmak, ona farklı açılardan yaklaşmak, o konudaki farklı düşüncelerin gerekçelerini bir araya getirmek, bütün itirazları cevaplamak ve açıkları görmektir." Kısacası insan "ciddi entelektüel çabanın keyfini de eziyetini de yaşamalı"ydı. Nasıl düşünüleceğini öğrenmek için en iyi yerse kendisinin "beynin okulu" dediği bilimsel laboratu vardı.
Tübitak Yayınları - II. Bölüm - St. Petersburg'da Tutunmaya Çalışan Bir Bilim Adamı
Reklam
1870'Ierde Rusya'da yaygınlaşan başka bir sosyal hareket daha vardı: "Halka doğru" hareketi. Eğitimli bir çok genç, Rus halkı yoksul, cahil ve açken sadece kendi kariyerlerini düşünmenin bencillik olduğu görüşündeydi. Becerilerini nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturan yoksul köylülere yardım etmekte kullanmaya karar vermişlerdi. Birçok genç doktor köylerde hekimlik yapmak için kırsal kesime gitti, pek çok genç öğretmen de hayatlarını yoksul köylülere okuma öğreterek geçirmeye karar verdi. (Büyük Rus yazar Anton Çehov da bu harekete katıldı. Hikayelerinin çoğu, kendisi gibi yoksul kırsal kesimde hekimlik yapan doktorlarla ilgilidir.)
Tübitak Yayınları - II. Bölüm - St. Petersburg'da Tutunmaya Çalışan Bir Bilim Adamı
Bir bilim adamının bir hayvanı incelemesinin birçok farklı yolu vardır. Zamanın fizyologları da birkaç yaklaşım ben imsemişlerdi. Bazı fizyologlar "indirgemeci" bakış açısını savunuyorlar, bir hayvanı en basit, en temel parçasına (o zamanlar bunun hücre olduğunu düşünüyorlardı) indirgeyerek incelemenin en iyi yöntem olduğuna inanıyorlardı. Hayvanlar hücre grupları olduğun dan, bilim adamları hücrenin nasıl çalıştığını anlarlarsa, hayvanın tamamını da kolayca anlayabilirler diye akıl yürütüyorlardı. Başka bazı fizyol oglar daha da ileri gidiyorlardı. Onlara göre, hücreler atomlardan ve kimyasallardan başka bir şey değillerdi, bu yüzden de fizyologların biraz fizikçi ve biraz da kimyacı olması gerekiyordu.
Tübitak Yayınları - II. Bölüm - St. Petersburg'da Tutunmaya Çalışan Bir Bilim Adamı
St. Petersburg, Rusya'nın Batılı yöntemler ve bilimsel bilgi merkezi olmak üzere kurulmuştu. Büyük Petro'nun "Batı'ya açılan penceresi", Rusya'nın yeni başkenti, Petro'nun kurduğu yeni Bilimler Akademisi'nin ev sahibiydi. Büyük Petro Rusya'yı çekmek istediği yönün sembolü olarak, Rus asillerini geleneksel uzun sakallarını kesmeye zorladı ve huzuruna ancak çağdaş Batılı tarzda tıraş olunduktan sonra çıkılmasını şart koştu, O zamanlar St. Petersbmg Rus entelektüellerinin, özellikle de ülkenin hala küçük olan bilim adamları toplulug;unun merkezi haline gelmişti, Ryazan'a ulaşmaları haftaları bulan kalın dergiler burada hazırlanıp basılı­yordu.
Tübitak Yayınları - II. Bölüm - St. Petersburg'da Tutunmaya Çalışan Bir Bilim Adamı
"Bilimin 1860'larda saygın lık kazanmasının birçok nedeni vardı. II. Aleksandr hükümeti, Rusya'nın ekonomisini, teknolojisini, ordusunu ve sağlık hizmetlerini gü çlendireceğini düşünerek bilime o zamana dek yapılandan daha fazla yatırım yaptı. Çarın bazı bakanları da, laboratuvarlarda meşgul edilecek öğrencilerin radikal siyasi etkinliklere daha az zaman ve enerji ayıracağını düşünüyordu. Çarlık sistemine karşı olan birçok entelektü elde bilimi destekliyordu; çünkü bilimi "Mutlakiyetçilik, Ortodoksluk ve Milliyetçilik"e alternatif olacak, yeni ve nesnel bir bilgi kaynağı, modern bir inanç sistemi olarak görüyorlardı. Modern bilimin maddeci bir dünya görüşü sunduğunu düşünüyorlardı. Yani bilim her şeyi doğa yasalarının ve maddenin özelliklerinin bir sonucu olarak açıklıyordu. Bu entelektüellere göre bilim, Rusların kendilerini Kilise'ye ve çara bağlayan batıl inançlardan kurtulmasını sağlayacaktı. Örneğin evrimin bilimsel açıklaması, insanların Tanrı tarafından yaratıldığı mitinin yerini alacak ve insan beyni üzerinde yapılan bilimsel çalışmalar insan ruhunun maddi olmadığı, ölümsüz olduğu inancını yok edecekti."
Tübitak Yayınları - I. Bölüm - İlahiyat Öğrencisi Bilimi Seçiyor
72 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.