Daniel Todes Gönderileri
Daniel Todes kitaplarını, Daniel Todes sözleri ve alıntılarını, Daniel Todes yazarlarını, Daniel Todes yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Son..
"86 yaşındaki bilim adamı ikinci bir zatürre atağının ardından 27 Şubat 1936'da öldü. 
Charles Darwin ve Louis Pasteur gibi, hem ulusal bir kahraman hem de uluslararası bilimin liderlerinden biri olarak takdir edildi. On binlerce Leningradlı, siyah bayraklar asılmış caddelere dizilerek kentin içinden geçen cenaze alayını izledi. Sovyetler Birliği'nin bilim kurumları bu büyük bilim adamının hizmetlerini anmak için büyük toplantılar düzenledi. Ülkeye dünyanın dört bir köşesinden başsağlığı mesajları yağdı."
Tübitak Yayınları - VI. Bölüm - Dünya Fizyolojisinin Prensi
Pavlov, ilahiyat okulundaki gençlik günlerinden beri, bilimin insanın ilerlemesini sağlayacak en güçlü kaynak olduğuna inanmıştı. 80'lerinde olgun bir insan olarak bunun doğrul uğuna her zamankinden fazla inanıyordu. "Bilim, insanoğlunun en büyük ve temel gücüdür." diye yazmıştı. Bilimsel ilerleme, insanoğlunu dünyanın sınırsız zenginliklerinin efendisi haline getirmekle kalmayacak, aynı zamanda insanlara doğru düşünmeyi ve böylece birlikte daha insanca yaşamayı öğretecekti.
Tübitak Yayınları - V. Bölüm - Devrimden Sonra
Lenin, "Artık sosyalizmin inşasına başlayacağız," diye duyurdu
Ekim 1917'de Vladimir Lenin liderliğindeki Bolşevik Parti iktidara geldi.
Lenin ve partisi uzun zamandır acı çeken halka "Barış, Toprak ve Ekmek" sözü verdi. Yani, savaşı sona erdirecekler, zengin toprak sahiplerinin geniş arazilerini köylülere dağıtacaklar, sıradan işçilere ve köylülere yeni bir sosyal sistemle, sosyalizmle, iyi bir hayat sağlayacaklardı. Lenin'in dediğine göre, Rusya'nın toprakları, mineral kaynakları ve fabrikaları artık zenginlere değil devlete ait olacaktı. Devlet bunları azınlığın karı için değil, büyük çoğunluğun refaha erişmesi için kullanacaktı. 25 Ekim 1917'de Bolşevik Parti Kışlık Saray'ın ve St. Petersburg'daki ve Moskova'daki başka kilit hükümet binalarının kontrolünü ele geçirdi.
Tübitak Yayınları - V. Bölüm - Devrimden Sonra
"Pavlov'a göre nesnel olmak, herhangi bir şeyi, insanların görebileceği, koklayabileceği ya da dokunabileceği, dahası sayabileceği ya da ölçebileceği şeyleri kullanarak incelemekti. Bilim adamı herhangi bir şeyle ilgili gerçekleri ancak bu şekilde öğrenebilirdi. Örneğin bilim adamları havaya atılan demir bir topun yere kağıt bir topla aynı hızda düşüp düşmediğini öğrenmek istiyorlarsa, iki topu da aynı anda atmalı ve neler olduğuna bakmalıydılar. İki bilim adamı farklı sonuçlara ulaşırlarsa, kimin haklı olduğuna deney sonuçlarını karşılaştırarak karar verebilirlerdi."
Tübitak Yayınları - IV. Bölüm - Sessizlik Kuleleri
Nobel Ödülü alan ilk doktor.
1904'te Pavlov, fizyoloji ya da tıp dalında Nobel Ödülü alan ilk fizyolog (ve ilk Rus) oldu. Ödülünü İsveç Kralı II. Oscar'ın elinden almak üzere, Serafima'yla birlikte İsveç'e Stockholm'e gittiler. Kral Pavlov'a saygısından biraz Rusça öğrenmişti ve onu "Kak Vy pozhivaete?" (Rusça "Nasılsınız?") diye karşılayarak şaşırttı. Pavlov da dinleyicileri şaşırttı. Bilim adamları ve ödül törenine katı lan önde gelen kişiler, sindirim sistemiyle ilgili keşifleri hakkında konuşmasını bekliyorlardı. Ancak Pavlov, konuşmasının büyük bölü münü başka bir konudaki son araştırmalarına ayırdı. Pavlov, şimdi sindirim makinesindeki "hayalet"i (iştah ve psişe) inceliyordu. "Bizi hayatta gerçekten bir tek şey ilgilendirir, ruhsal hayatımız." diye açıkladı. Ressamlar, yazarlar, felsefeciler ve tarihçiler, hepsi i nsan ın düşü nce leri ve duygularının doğasıyla ilgilenmişlerdi. Şimdi de fizyologların sırası gelmişti. Salondaki pek çok kişi "koşullu refleks" ve "koşulsuz refleks" sözlerini, Pavlov'a sindirim sistemiyle ilgili araştırmalarından daha büyük bir ün kazandıracak bu sözleri ilk kez duyuyorlardı. Pavlov 20 yıl önce Serafima'ya bir mektubunda, "Bir gün insan yaşamının da bilimi olacak, ama hemen değil, hemen değil." diye yazmıştı. Fakat şimdi, bu bilimin anahtarını bulduğunu düşünüyordu.
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
Pavlov'un deneylerinden elde ettiği sonuçlara getirdiği yorum, sindirim sistemi hakkındaki temel düşüncesine dayanıyordu. Pavlov, sindirim sistemi nin "karmaşık bir kimya fabrikası" olduğunu düşünüyordu. Hammad de (yiyecek), esasında sadece uzun bir tüp olan sindirim kanalından (büyük bir fabrikadaki çalışma alanı gibi) geçiyordu. Yiyecek sindirim kanalında ilerlerken, yoldaki "atölyeler"e bilgi gidiyordu. Bu atölyeler sindirim bezleriydi: Ağızdaki tükürük bezleri, midedeki salgı bezleri ve bağırsaklara gitmek üzere mideyi terk eden yiyeceğin üzerine sıvısını döken pankreas. Pavlov'a göre sindirim kanalının sindirim bezlerine gönderdiği bilgi, fabrikanın belirli bir ürünü üretebilmek için, kendisine malzeme sağlayan küçük atölyelere verdiği siparişlere benziyordu.
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
Pavlov'un bilimsel başarısının bazı bileşenlerini daha önce görmüştük: Önemli bir konuda nitelikli fikirler, kilit soruları cevaplayabilecek deneyler tasarlama yeteneği, cerrahi beceri, yeni teknikler (ameliyat edilerek vücut yapıları değiştirilmiş hayvanların deney aracı olarak kullanımı da dahil), iyi donanımlı bir laboratuvar ve asistanlar. Pavlov'un deney sonuçlarını yorumlayış tarzını yakından inceleyecek olursak, büyük bilim adamlarına has başka bir nitelikle karşılaşırız: Geniş bir hayal gücü. Bir ders kitabından bir şeyler öğrenmek ya da fen dersinde öğretmenin sonuçlarını önceden söylediği bir deney yapmak başka bir şeydir, büyük bir memeli hayvanın sindirim sistemi gibi karmaşık bir konuda ilk kez deney yapmak başka bir şey. En iyi tasarlanmış deneyIerin bile sonuçları genellikle karışık olur. Pavlov karışık sonuçlara bakarak, düzenli olarak yinelenen kalıpları görme konusunda çok becerikliydi.
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası - "Bilim, başka birçok şeyin yanı sıra hayal gücü ve yorumlamayla da ilgilidir."
Pavlov neden başka hayvanlarla değilde köpeklerle deney yaptı?
Öncelikle, deneylerinde sindirim sistemi insanınkine benzeyen, kolayca ve ucuza bulunabilecek bir memeli kullanmak istediği için. Pavlov cerrahi müdahalelerden sonra tavşanların çabucak öldüğünü, domuzlarında "sakinlik gerektiren Fizyolojik deneyler" için fazla "sinirli ve hassas" olduğunu görmüştü. Bir keresinde "gürültücü ve kötü n iyetli hayvanlar" diye nitelediği kedileriyse hiç sevmezdi. Fakat köpeklerden, deney yapan kişi için en uygun ortak diye bahsederdi: "Acıdır ki, insanın evcilleştirdiği hayvanların en iyisi olan köpek, tam da çok zeki olduğu için, sık sık fizyolojik deneylerin kurbanı olur. Ameliyat edilmiş hayvanların iyileştikten sonra uzun süre gözlendiği kronik deneylerde, köpeğin yeri doldurulamaz. Üstelik köpek fazlasıyla duyarlıdır. Kendisi üzerinde yapılan deneyIere adeta katılarak araştırmanın başarısını, gösterdiği anlayış ve uyumla büyük ölçüde artırır."
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
Pavlov çok katı bir yöneticiydi. "Becerikli eller" işi şef'in istediği gibi yapamazlarsa, gerçekleştirilen deneylerin de hiçbir değeri olmazdı. Bu yüzden Pavlov. laboratuvarda çalışmaya yeni başlayanları, araştırma konusu vermeden önce bir iki ay sınardı. (En önemli araştırma konularını da en iyi olduğunu düşündüğü kişilere verirdi.) Dakiklik ve kusursuzluk isterdi. Laboratuvar çalışanlarından birinin de belirttiği gibi "laboratuvar, saat gibi işlerdi".
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
İvan, Pisarev'e ve 1860'ların maddeciliğine sadık kaldı. Dinin kültürel rolüne saygı duyuyordu (sonraki yıllarda din özgürlüğünü savunacaktı), ancak Tanrı'ya ya da herhangi bir dinsel doktrine inanmıyordu. İnananları da batıl inançlar olmadan dünyayla yüzleşemeyen "zayıf tipler" olarak değerlendirirdi. Bakış açılarındaki bu farklılığa rağmen, İvan ve Serafima, zor geçen 1880'lerden sonra başarının ilk meyvelerinin tadını çıkardı. Serafima sonradan, 1890'ları "en mutlu yıllar" olarak anacaktı.
Tübitak Yayınları - III. Bölüm - Pavlov'un Fizyoloji Fabrikası
Pavlov'a göre fizyologlar ya "akut" ya da "kronik" deneyler gerçekleştirirlerdi. Her deney türü, farklı türde bir bilgi sunardı. Akut bir deneyde, fizyolog bir biçimde hayvan üzerinde çalışır ve sonuçları hemen gözlerdi. Örneğin hayvanın midesindeki yiyeceklere ne olduğunu görmek isteyen bir bilim adamı, hayvanı besler, bir müddet bekler sonra da hayvanın içini açarak midede ne olduğuna bakardı. Tabii bu tür akut deneyler sırasında, kanaması olan hayvan acı içinde çırpınırdı ya da sessiz durması için hayvana ilaç verilirdi. Pavlov her iki durumda da, fizyoloğun deney sırasında gördüğünün bu ameliyatın kendi sonucu olduğunu düşünüyordu. Hayvanlar çok karmaşık makinelerdi, dolayısıyla da bir ameliyatın verdiği acı ve yarattığı travma, hayvanın kuşkusuz bütün yaşamsal süreçlerini etkiliyordu. Bu durumda akut deneyin, dişlilerin ve yayların nasıl çalıştığını görmek için saate çekiçle vurmaktan bir farkı yoktu. Bilim adamı, bu yolla hayvanın organları hakkında bazı şeyler ("yayların ve dişlilerin" biçimini) öğrenebilirdi, ancak normal ve fonksiyonlarını sürdüren bir hayvan nefes alıp verirken ve yiyecekleri sindirirken, bu organların birlikte nasıl çalıştığını gözlemleyemezdi.
Tübitak Yayınları - II. Bölüm - St. Petersburg'da Tutunmaya Çalışan Bir Bilim Adamı