David Robins Gönderileri
David Robins kitaplarını, David Robins sözleri ve alıntılarını, David Robins yazarlarını, David Robins yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zaten bir örnekte Jack Nicholson varsa…
60'ların sonlarına doğru yeni kuşağın Warren Beatty'si, Jack Nicholson'ı ve diğerleri için bir kural haline geldi. Kitlelerin de 'ustalarını' taklit etmeye başlaması çok sürmedi ve cool, kadını yatağa atmak üzere takınılması gereken bir tavır haline geldi.
Cool başkalarına bakmaz, ama onlara görünür; gözünü dikip bakmaz ama gözlerin kendine dikilmesini ister.
Che Guevara
Örneğin 60'ların son döneminde Che Guevara imgesi etrafında ortaya çıkan moda Küba modeli sosyalist devrime duyulan bir sempati gibi görünüyor olabilir; ama asıl saygı duyulan şey romantik (ve oldukça yakışıklı) bir isyankar olarak görülen Guevara'nın kişiliğiydi.
POLİTİKA DOMUZ PİSLİĞİDİR!!
Levi’s ve Lee
Daha 50'lerde Branda ve Dean ile kendini gösteren bir diğer önemli kıyafet modası ise, Amerikalı tarla işçilerinin (hem siyah hem beyaz) ve kovboyların geleneksel iş kıyafeti olan - yani daha 'sahici' olan endüstri-öncesi ekonomiye ait - blucin pantolonlardı. Bu akım, blucin imalatçısı olan Levi Strauss'u ve Lee Cooper'ı hem dünya giyim endüstrisinin hem de yeni gençlik reklamlarının ağır topları haline getirdi.
Gençler, doğum kontrol haplarının icadıyla cinsel özgürlüğü sınırlayan biyolojik engellerden kurtuldu. Endüstriyel toplumda düzeni sağlamak amacıyla geliştirilen sosyal düzenlemeler birdenbire gelişigüzel, gereksiz ve baskıcı olarak görülmeye başlandı.
James Dean
Cennetin Doğusu, Asi Gençlik ve Devlerin Aşkı'nda oynadığı üç rol, James Dean'i bir cool'luk simgesi haline getirmeye yeterli olurken, bir araba kazası sonucunda gerçekleşen zamansız ölümü sanatçıya ilk cool aziz olma statüsünü kazandırdı. Binlerce genç için Dean'in asiliğinin bir amacı vardı ve bu amaç; yeni 'toplum yığınının' empoze etmeye çalıştığı aile, okul, kentli saygınlığı ve iş disiplini gibi kavramların boğuculuğundan kurtulmaktı.Artık anti-kahramanlar çağı başlamıştı ve yavaş yavaş beyazlar da nasıl cool olunacağını öğreniyordu.
"İsyan ettiğin şey nedir Johnny?"
"Senin sahip oldukların!"
Marlon Brando ( İsyankar filminden -1953)
sol eğilimli çalışan entelijensiya ve kendini geliştirmeyi profesyonel uzmanlık kazanma aracı olarak değil de asıl amaç olarak gören işçi sınıfı, (Gramsci'nin terimini ödünç alacak olursak) organik entelektüeller tarafından da desteklenen seçkin bir kültürdü. Oldukça ateşli bir işçi-birliği üyesinin oturma odasına piyano koyması ve çocuğuna piyano dersi aldırması (caz değil klasik piyano) alışıldık bir durumdu. İki savaş arasındaki yıllarda genç nüfusun büyük bir bölümü için eğlence oldukça masum olmayı sürdürdü (içki içmek, dans etmek, kaçamak seks); ve 50'lere kadar işçi sınıfı içinde sadece birkaç tane asi genç lik alt-kültürü ortaya çıktı.
Badanacı*güzel günlerin çok yakında olduğunu söylüyor.
Ağaçların yine büyüyeceği,
Tarlaların yine yeşereceği,
Şehirlerin yine kurulacağı,
İnsanların yine nefes alabileceği güzel günlerin.
Acının rüzgarının, sigaramın ateşini söndürmesine izin vermeyeceğim.
Brecht