Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Derman Bayladı

Derman BayladıTanrıların Öyküsü yazarı
Yazar
Derleyen
Çevirmen
Editör
8.0/10
74 Kişi
265
Okunma
10
Beğeni
3.055
Görüntülenme

Hakkında

Pertevniyal Lisesi ve İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji ve Klasik Filoloji bölümlerinde okudu. TRT İstanbul Radyosu'nda on beş yıl prodüktör olarak görev yaptı ve yüzlerce radyo programına imzasını attı. 1983 yılında gerçekleştirmiş olduğu Bu Şehr-i Stanbul adlı dizi programla Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nce Radyo-TV yayınları dalında 'Yılın Gazetecisi' seçildi. 1985 yılında TRT'deki görevinden kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Halen araştırma ve çevirilerinin yanı sıra 'Profesyonel Turist Rehberi' olarak çalışmaktadır. Henüz Pertevniyal Lisesi'nde öğrenciyken tarih öğretmeni merhum Reşad Ekrem Koçu'nun anlatmış olduğu "Troilalı Hektor'un öyküsü" ve birlikte gezdikleri İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde gördüğü eserler orda mitolojiye karşı merak uyandırdı. Bu merak onu mitolojinin köklerini aramaya, Eski Yunan ve Latin dillerini öğrenmeye yönlendirdi. Anadolu kültür ve uygarlığı üzerinde yaptığı çalışma ve araştırmalardan edindiği birikimi bir yurt tanıtım hizmeti olarak yabancı konuklara da sunmak amacıyla "Turist Rehberliği" mesleğini seçmiş bulunuyor. Çin Dağı, Çinçin Dağı adlı masal kitabı, Nesini Söyleyim (Mahmut Alptekin ile) adlı halk edebiyatı araştırması (Varlık Yay.) Tanrıların Öyküsü, Uygarlıklar Kavşağı Anadolu, İstanbul'un Yüreğinde Tarihe Yolculuk, Dinler Kavşağı Anadolu adlı inceleme kitapları, Nağmeler Tahtım Olsa adlı romanı (Say Yayınları) çeşitli edebiyat dergilerindeki ve Cumhuriyet gazetesindeki yazıları, İngilizce ve Fransızcadan yaptığı yirmi kadar çocuk klasiği çevirisi, TRT'de yayımlanan radyofonik oyunları kültürel etkinlikleri arasında yer almaktadır.
Tam adı:
Ahmet Derman Bayladı
Unvan:
Prodüktör, Gazeteci, Yazar
Doğum:
İstanbul, Türkiye, 2 Ağustos 1936

Okurlar

10 okur beğendi.
265 okur okudu.
11 okur okuyor.
160 okur okuyacak.
6 okur yarım bıraktı.
Reklam

Editörlük Yaptığı Kitaplar

Tümünü Gör
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Zeus, Latin mitolojisine Iupiter (Jüpiter) adıyla geçmiştir. Romalılar haftanın beşinci gününe onun adını vermişlerdi (Jovis dies). Latin kökeninden gelme dillerdeki "Jeudi (Fransızca), "Giovedi" ( İtalyanca), "Jueves" (İspanyolca) sözcükleri Latince'de "Jüpiter günü" anlamına gelen "Jovis dies"ten türemedirler. Biz "perşembe" diyoruz bu güne.
“Evrende ışık ve karanlık, sıcak ve soğuk, kuru ve yaş eşit ağırlıklıdır. Bunlardan sıcak üstün gelirse yaz olur, soğuk üstün gelirse kış olur. Sıcakla soğuk eşitlenirse yılın en güzel dönemi olur.”
Sayfa 64 - Say Yayınları
“ Çünkü onlara göre ruh dünyada hatalarının cezasını çekmektedir; bedenin kendisi hapishaneye, içinde ruhun muhafaza edileceği duvarlarla çevrili bir yere benzetiliyor.”
Sayfa 40 - Say Yayınları
Nietzsche'inki
Her şeyden önce bir doğa tanrısıdır Dionysos. Taşkınlı­ğın, coşkunun, yaşama sevincinin tanrısı. Üzümle simgele­nen şarabın, sarhoşluğun; bu sarhoşluğun getirdiği sınır ta­nımazlığın tanrısı da odur. Bu sınır tanımazlık çılgınlığa ka­dar gider kimi zaman.
Epikouros sadenin de sadesi bir yaşam sürmeye ve de bu sa- delik içinde mutluluk duymaya şartlandırmıştı kendisini. Mut- luluğun temeli de budur zaten Epikouros'a göre. Insan hiçbir konuda gerekenden daha fazlasına ilgi duymamalıdır. Aşırılık sürekli bir eleme yol açacaktır, insan hep daha çoğunu isteyecektir çünkü. Her istediğini elde edemeyince de sürekli bir eksiklik, dolayısıyla da acı duyacaktır. Yemede, içmede, her şeyde alımlı olmak... Temel ilkesi budur filozofumuzun. Örneğin, amaç karın doyurmaksa ekmek ve suyla da gerçekleşebilir bu. Önemli olan o doymuşluğun verdiği hazzı içinde duymaktır. Bu ise ille de pahalı şölen sofraları gerektirmez.
Sayfa 110 - Say YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Akhilleus gerçekten kast ettiği şeyleri söylüyor,karşısındaki öyle yapmasa da şaşırıyordu. Bazıları bunu budalalıkla karıştırabilir oysa her zaman yürekten gelen şeyleri söylemek de bir tür deha degil midir?
Akhilleus
Akhilleus
2023te okuyacağım kitaplar.. :D
evet, ben de başlıkta yazdığım gibi bu listedeki kitapların hepsini yıl içinde okuyamayacağımı biliyorum ama ne kadarını okuyabileceğimi bilmiyorum.. bunu da bu sene göreceğim/z.. (= asgari ücret/dolar kuru= bu sene okuyacağım kitap sayısı kutsal denklemimden hareketle (şu anki kura göre) yıl sonuna dek (bugüne dek okuduklarım dışında) 392 adet

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
125 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kurtuluş Savaşı'nda iki küçük 'Nihat ve Murat' kahramanın hikayesi. Mondros Ateşkes anlaşmasıyla ülke yabancı kuvvetler tarafından işgal edilmişti.Savaşta görev alan subaylar ve teğmenler görevlerinden ayrılmak zorunda bırakılmış başıboş ve silahsız gezmeye mahkum edilmişti. Nihat ve Murat'ın ağabeyleri de Çanakkale cephesi gibi önemli cephelerde görev yapmış üstteğmenlerdi .. Görevden ayrılmak zorunda bırakılmış ama onlar pes etmeyip devlet savunması için Kuvayı Milliye adı altında birlikler kurmuşlardı. .. Bu gizli birlikten bir gün Efe İhsan adında bir subay ingilizlerin eline düştü ve zindana kapatıldı. Efe İhsan'ı ele veren babasının çocukluk arkadaşı Hamit Efendi'ydi. Nihat ve Murat'ın ağabeyleri Kenan ve Cevat bu durumu öğrenince yoldaşları Efe İhsan'ı kurtarmak için bir yol aradılar. İlk hedefleri Hamit Efendi'yi takip edip olan bitenler hakkında bilgi edinmekti. Ama onlar koskoca adamlar! dikkat çekerlerdi. Tabi bu iş küçük kahramanlarımız Nihat ve Murat'a düştü. Nihat ve Murat, Hamit Efendi'yi takip edip olan biten her şeyi öğrendiler. Efe İhsan'ın nerede tutulduğunu bile.. Küçük kahramanlarımız sayesinde Efe İhsan kurtarıldı ve Kurtuluş Savaşı'na hazırlık için Ankara'ya, Mustafa Kemal Paşa'nın yanına gönderildi. Hamit Efendi'ye noldu dersiniz.. Tabi yaptığı yanına kalmadı. Bir sonraki gün dükkanını hiç açamadı. Ve kapısında şu yazılıydı: "Bu ülkede düşmanla işbirliği yapanlar er geç cezalarını bulacaklardır."
Gece Yarısı Çalınan Kapı
Gece Yarısı Çalınan KapıDerman Bayladı · Bulut Yayınları · 20081 okunma
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı biyografik bir tarzda beklemiştim. İyiki daha farklı hazırlanmış dedim. Pisagor’un yani Pythagoras’ın felsefi yanı daha fazla anlatılmış. Daha çok hakkında yazılanların derlendiği bir kitap olmuş ki bu çok iyi, çünkü çoğu kullanılan güzel kaynaklar hala dilimize çevrilmemiş ve ulaşması biraz zor. Bu yüzden mükemmel olduğunu düşünüyorum. Ayrıca okurken sadece Pythagoras değil hayatını şekillendiren şeylerdende birer parça var. Çok detay bekleyeni hayal kırıklığına uğratır. Konuları hiç bilmeyeni kesinlikle mutlu eder.
Pythagoras
PythagorasDerman Bayladı · Say Yayınları · 200837 okunma
432 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Mitolojiyi sevenler ya da ilgi duyanlar için bir kaynak kitabı gibi resmen. Çok karakter var. Aşina olmayanlar için karışık gelebilir. Dinlerde geçen bir takım olayların hikayesine de rastlayabilirsiniz.
Tanrıların Öyküsü
Tanrıların ÖyküsüDerman Bayladı · Say Yayınları · 201283 okunma