Emrah Cilasun

Emrah CilasunMustafa Suphi'yle Yoldaşlarını Kim Öldürdü? yazarı
Yazar
Çevirmen
9.9/10
9 Kişi
54
Okunma
8
Beğeni
2.200
Görüntülenme

Hakkında

1966’da İstanbul’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini bu şehirde tamamladı. 1978’de ailesiyle birlikte Almanya’ya iltica etti. Halen Almanya’da yaşamakta, tarih araştırmacılığı ve belgeselcilik yapmaktadır. Agora’dan çıkan araştırmaları dışında Fırtınalı Yıllarda İbrahim Kaypakkaya – Bilinmeyen Yazılar (Belge Yayınları, 1994) adlı bir kitabı ve Kaypakkaya’nın hayatını anlattığı Kırmızı Gül Buz İçinde (1998) adlı bir belgeseli bulunmaktadır. Ayrıca, 2006’da Resmi Tarih Tartışmaları-2, 2007’de Resmi İdeoloji Sözlüğü adlı kollektif yapıtların (Özgür Üniversite Kitaplığı) yazarları arasındadır ve çeşitli dergilerde makaleleri yayınlanmıştır. Telif araştırmaları: • “Baki İlk Selam” – Çerkes Ethem (2009) • Mustafa Suphi’yle Yoldaşlarını Kim Öldürdü? (Agora Kitaplığı, 2008) Çevirileri: • Cellat – Hitler’in Hizmetindeki Katil, Ronald Friesler (2013) • Sacco ve Vanzetti – Amerika’da İki İtalyan, Bir Hukuk Cinayeti (2012) • Suikastçı – Hitler’i Tek Başına Öldürmek İsteyen Adam, Georg Elser (2011)
Unvan:
Araştırmacı-yazar, çevirmen
Doğum:
İstanbul, 1966

Okurlar

8 okur beğendi.
54 okur okudu.
3 okur okuyor.
38 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bir nevi Risale Nur'u Kuran olarak konumlandırma
İsmail Kara bu konuda, NursI sonrası Nurcuların en büyük açmazına dikkat çekmektedir: "Takipçileri onu daha ziyade zaman ve mekan üstü, her şeyi ile mutlaklaşmış ve tamamlanmış/donmuş, bütünüyle doğru ve yerinde bir metin olarak okudukları için o ve eseri artık başka bir yere ve karşılı­ğa tekabül etmektedir. Yalnız önderlerine ve kitaplarına olan inanç ve itimatları­nın onlara ayrı bir hissiyat, güven duygusu ve mensubiyet şuuru verdiğine şüphe yok. Yeterince bilmedikleri ve anlamadıkları -çünkü önemsemedikleri ve emek vermedikleri- bir dünyaya hakim olabileceklerine nerede ise hakim olduklarına inanmaları, arkası ilmi ve felsefi olarak doldurulmamış -çünkü tahkik edilme­miş- bu güvenden kaynaklanıyor."
Sayfa 58
Reklam
Mustafa Suphi’nin Liberal olduğu yıllar
Suphi’ye göre, devletin içine düştüğü buhranın sebebi sadece bütçedeki açık değildir. Aynı zamanda Osmanlı toplumunda var olan devletçilik anlayışının halka sirayet etmesi sonucu, herkesin devlet kapısında memur olma istediği de başlıca sorunlardan biridir. Bunun üstesinden gelinmesinin yegane yolu ise kişisel girişimciliktir.
Karadeniz On beş kere açtı göğsünü On beş kere örtüldü Onbeşlerin hepsi Bir komünist gibi öldü
Bu görüşü ile kendi tabutuna ilk çiviyi çaktı Mustafa Suphi
Türkiye’deki bey ve paşaları burjuva sınıfından addetmiyoruz. Bilakis halk kütlelerinin en yakın yardımcıları olarak görüyoruz.
Henüz kayıt yok
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
272 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
şimdi bir rüzgardı o / kırlarda açan....!!!
Türkiye devrimci hareketinin önder kadrolarından İbrahim Kaypakkaya 18 Mayıs 1972 tarihinde Diyarbakır’da işkenceyle katledildi. “Ser verip sır vermeyen” Kaypakkaya’nın bilinmeyen yazılarını “Fırtınalı Yıllarda İbrahim Kaypakkaya” adıyla yazar Emrah Cilasun kitaplaştırmıştır.... Kaypakkaya’nın, Türkiye’de köyden kente göçün en yoğun olduğu 70’li
Fırtınalı Yıllarda İbrahim Kaypakkaya
Fırtınalı Yıllarda İbrahim KaypakkayaEmrah Cilasun · Tekin Yayınevi · 201611 okunma
·
Puan vermedi
Mustafa Suphi'yi katledenlerin sorumluluk derecesi konusunda yanılmıştır. Son ortaya çıkan belgelere göre, Mustafa Suphi'yi öldürenler birinci derecede Enver Paşa taraftarları oldu. Tabii ülkede Bolşeviklerin güçlenmesini istemeyen Kazım Karabekir'in düşüncesizce gelen heyeti Batum'a geri göndermesi de TBMM ekibinin sorumluluğunu doğuruyor, ancak bu tali bir sorumluluktur. Katliamla ilgili başka bir durum ise komünistlerin yanlarındaki para için katledildiği... çapulcu meşrutiyet burjuvazisinden de bu hareket beklenirdi. Bu bilgiler ışığında kitaptaki belgeleri incelemek daha isabetli olacaktır.
Mustafa Suphi'yle Yoldaşlarını Kim Öldürdü?
Mustafa Suphi'yle Yoldaşlarını Kim Öldürdü?Emrah Cilasun · Agora Kitaplığı · 200722 okunma
204 syf.
10/10 puan verdi
·
41 günde okudu
Öncelikle konu ile alakalı herkesin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kitaptaki bütün alıntılar bir kaynağa dayanıyor ve gayet açık bir şekilde ele alınıyor. Özellikle Mustafa Suphi ve yoldaşlarını Erzurum ve Trabzon'a göndermeleri bir plan dahilinde yapılmış ve bu yerler öyle alelade seçilmiş yerler değildir. Bu bölgeler daha evvel 1915'te Ermeni katliamında da halkın kışkırtıldığı bölgeler olduğunu kitaptan okuyarak anlıyoruz. Maalesef Mustafa Suphi ve yoldaşlarının kaderi de Ermenilere benzer olmuş ve daha önce bu konuda tecrübeli bu iki il bilerek seçilmiş. Özellikle bazı kesimlerin Suphi ve yoldaşlarının Kazım Karabekir tarafından yapılan plan dahilinde öldürüldüğünü söyler ancak bu kitapta yine Mustafa Kemal'in mecliste yaptığı bir konuşma sayesinde plandan haberdar olduğu ve hiçbir şey yapmadığını görüyoruz. Yoldaşların Trabzon'a geleceği tarih bile özenle seçilmiş ve fırtınanın en yoğun olduğu tarihlerde kayığa bindirildiği de planın en ince ayrıntıya kadar düşünüldüğünü gösteriyor diye düşünüyorum. Ayrıca yazarın dili gayet berrak ve anlaşılır
Mustafa Suphi'yle Yoldaşlarını Kim Öldürdü?
Mustafa Suphi'yle Yoldaşlarını Kim Öldürdü?Emrah Cilasun · Agora Kitaplığı · 200722 okunma