En Eski Erol Erdoğan Sözleri ve Alıntıları
En Eski Erol Erdoğan sözleri ve alıntılarını, en eski Erol Erdoğan kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hepimiz çok renkli doğarız. Aylar, mevsimler , iklimler gibiyiz . Öyle de olsa her insan , yakın çevresinin terbiyesi, büyürken edindiği korkular , yanlış eğitim , taraf olduğu ideolojiler sebebiyle renklerini birer birer azaltır. Kişide renk azalması , fıtrattan uzaklaşması demektir.
İnsan kaybettiğinde mevsimine dönmelidir.
Solan ve sararan yapraklar sanki saçımızdaki aklar; dalından süzülerek yere düşen yapraklar da gerçekleşmeyen hayallerimizr.
Güzden Kışa
Herkesin mevsimi var.
Fotoğrafçı en çok Güzü severmiş. Renkler ve güneş daha vakarlymış Güzde. Çiçeklerin mevsimi Bahar olmalı. Hayatı, sevgiyi, okşanmayı o mevsimde tadıyorlar.
Çiftçi, hem yazı hem kışı seviyor olmalı.Kar, hasadın hazırlayıcısı çünkü. Yaz ise zaten hasadın kendisi .
Yaşlılar, kışı pek sevmezler biliyorum. Onlar en çok bahar ve yazdan hoşlanıyorlar. Çocukların mevsimini ne olabilir? Bence onlar her mevsimi seviyorlar. Yoksullar da yazı seviyorlar. Bundan eminim.
Şehirlerin, sokakların, yolların ruhu vardır. O ruh bizi sarar, sıkıca kuşatır. Bazen ruhu biz yoğurur şehre yükleriz bazen de şehir bize kadim ruhundan yükler. Ruh birden değişmez, zamana ve olaylara karşı direnir, özünü korur. Onun için şehirlerin sureti bozulsa da sireti aynı hızla bozulmaz.
İstanbul öyledir. Gerçekten öyledir.
Boynuna ip geçirmiş bir çocuk.
Yüksek bir binanın tepesinden kendini aşağıya bırakan bir minik beden. Sokakta seksek oynarken birden elindeki silahı beynine doğrultmuş bir afacan. Bitmiyor geçişler, resimler , sahneler .
İstanbul'u seversen, o da sana bu şehirde nasıl yaşanacağını öğretir. İstanbul'da her tür yaşam iklimi var. İstanbul'a yerleşeceksen bu şehrin keyif ve huzur frekansını bulmayı dene.
Sayfa 121
Yüreğin daraldığı bir an, Süleymaniye'nin, Fatih'in, Yeni Cami'nin ezanı buluyor seni. Susuyor ve dinliyorsun. O an şehirde başka ses kalmıyor.
Sayfa 122
Kâbe'nin olduğu yerin de kocaman bir meydan olmasını isterim. O koca koca oteller olmasa. Kabe'yi daraltan ne kadar bina varsa onları uzaklara kovalamak lazım. Kâbe'yi hiç görmeden bana bir Kâbe resmi çiz deselerdi, çevresine hiç bina yapmaz, onu kocaman bir meydanda tek başına çizerdim.
Oruç mevsimi, insana, az yiyerek bedenine, az konuşarak diline, sabrederek iradesine hâkim olmasını öğretiyor. Bu yönüyle oruç, öğretici ve değiştirici bir mevsim. Oruç mevsimi, toprakla buluşan ağaç fidanının dibine dökülen can suyu gibi insanı yeniden hayata, yaratanına ve ibadete bağlıyor.
Sayfa 11
Zorlukları olsa da insan inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek oruca başlarsa Allah o insana orucu kolaylaştırıyor. Yeter ki insan, kendisi zorlaştırmasın.
Sayfa 20
Oruç, kendisini samimiyetle tutan her yüreğe hem sabrı hem nezaketi hem de mutmainliği ve merhameti kavratıyor.
Sayfa 46
Her ölüm kalbimizi dağlar ama çocuk ölümü çok sabır istiyor.
Sayfa 50
Ramazan mutfağı, oruç ayını yemek ayına dönüştürme aracı hâline getirilmemeli.
Sayfa 58
Hakkında yazılacak ve konuşulacak çok şey olsa da Ramazan çok konuşma ayı değildir. Ramazan oruç, Kur'an, namaz, dua ve zikir ayıdır; sabır sükût, dua ve tefekkür ayıdır; yardımlaşma, paylaşma ve şükretme ayıdır. Sözü değil özü çoğaltmalıyız.
Sayfa 58
Gün boyu tuttuğu oruçtan hak ettiği rahmani karşılığı görmek istiyorsa yapması gereken tercih belli; kavgadan, tartışmadan, kötü sözden uzak duracak. Uzak durdukça sabrı güçlenecek, iradesine hâkim oldukça iç dünyasında rahatlayacak. Sabrın lezzetini tadan, öfkenin şehvetine meyletmez.
Sayfa 61