Feyzan Göher Vural Sözleri ve Alıntıları
Feyzan Göher Vural sözleri ve alıntılarını, Feyzan Göher Vural kitap alıntılarını, Feyzan Göher Vural en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kutadgu Bilig'de Türk devletlerinin temeli olarak iki temel şart gösterilir: Adalet (könilik) ve bilgili olma (biliglik). Bu iki temel unsurun yanında tüzük (eşitlik, düzenlilik) adı verilen diğer bir unsur daha vardır ki o da adaletin temelini teşkil eder. Adaletin temeli olan kanunlar, "törü" (töre) kelimesi ile ifade edilir. Türk devletinin yapısında, hâkimiyetten önce adalet ve düzen vardır. İster kağan olsun ister yabgu, o düzene uymaya mecburdur. Bu anlayış adaleti ve eşitliği getirmektedir.
Sayfa 121 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Hunlarda hakanların kutsal sayılması, kimi Hun hakanlarının unvanlarından da anlaşılmaktadır: Mo-tun (Mete), "Tanrı tarafından tahta çıkarılmış" anlamına gelmektedir. Hunların büyük Hakanı Mo-tun'un bu unvanı kullan dığını, Çin imparatoruna yazdığı bir mektuptan öğrenmekteyiz. Mo-tun'un oğlu Tanhu Ki-ok'un unvanı da, "gök ve yer tarafından hayat verilmiş" anlamındadır. Türklerde hükümdarların kutlu olduğu ve tüm dünyanın hâkimi olmak üzere gönderildiği düşüncesine dayalı, "cihan hâkimiyeti" anlayışını, Hunlardan Osmanlılara pek çok Türk devletinde görmek mümkündür.
Sayfa 25 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Hunların bir askerî teknik olarak farklı renkli atlardan yararlandıkları bilinmektedir. Saldırı sırasında Batı cephesinde beyaz atlar, doğuda gök (boz) atlar, kuzeyde siyah, güneyde ise kızıl atlar kullanmışlardır. Böylece savaşı yönlendiren hakan, askerî birliklerini uzaktan ayırt etmekte ve yönlendirmektedir.
Sayfa 41 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Batida "devlet" kelimesi, Latince "durmak, yerleşmek, ikamet etmek" anlamlarına gelen "state" fiiline dayanan "status"den gelmektedir ve "etat, state, staaat" gibi kelimelerin karşılığıdır. Batıda devlet anlayışı durağandır. Doğu ise devlet kelimesi, "hareket ettirmek, döndürmek, dolaştırmak, işleri çekip çevirmek" anlamlarına gelen Arapça (DVL) fiiline dayanmaktadır. Dolayısıyla Doğu'da devlet algısı devingen yani hareketlidir. Bu anlayış farkı, Batılıların, hareket eden toplumları devlet olarak görmemesine neden olmuştur. Oysa pek çok Türk devletinin ispatladığı üzere, devlet yapısının oluşması, hukuk sisteminin devamı, toplumsal kuralların yaşaması, bilim, teknik ve sanatta ilerleme, yerleşik mekândan çok, bir anlayış meselesidir.
Sayfa 214 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Dünyanın en eski dokuma halısı Hunlara aittir. Türklerin dünya medeniyetine hediyesi olan halıcılığın ilk şaheser örneği bu dönemde yapılmıştır. Pazırık bölgesinde Hunlara ait beşinci kurganda bulunan bir halının yüksek kalitesi, motiflerinin zenginliği ve inceliği son derece dikkat çekicidir. Gördes düğümü ile dokunmuş ustalık eseri olan bu halı, 1,89x2 m boyunda dır. 10 cm² de 36.000 düğümle dokunmuştur ve kalınlığı sadece 2 milimetre dir. Bu hali ikonografik olarak incelendiğinde, Türk halı sanatının gelişim zincirinin başına rahatlıkla oturabileceği görülür.
Sayfa 51 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Kök Türklerin ikinci yükseliş dönemindeki önemli simalarından biri olan Yoluğ Tigin, Türk tarihinin ilk müspet yazılı kaynaklarından olan Köl Tigin ve Bilge Kağan adına dikilen yazıtları kaleme almıştır. Bundan dolayı Türk tarihinin "ilk Türk tarihçisi" olarak kabul edilir.
Sayfa 129 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Son yıllardaki araştırmalar, Kök Türklerde dokuz bakanın olduğu yönündedir. Terhin Yazıtı'nda yer alan "Ulug buyruk tokuz bolmuş" ifadesi bunu göstermektedir. Bu bakanların arasında içişlerine ve dışişlerine bakan bakanlar olduğunu da yine yazıtlardan anlamaktayız. Bilge Kağan tahta çıktığında kendisine bağlılığını bildirenler arasında iç buyruklardan Sebil Köl İrkin adında birisinden söz edilmiştir. Ayrıca başbakanı ifade eden "iç buyruk başı" ve "öge buyruk" terimlerine de rastlanmaktadır. Kağanın damgasını taşıyan görevliye "tamgacı"; yazıcı kâtibe ise "bitigci" denilmiştir. Devlet yapısındaki bu örgütlenme ve detay, Kök Türklerin devlet yapısının ne kadar düzenli ve kurallara bağlı olduğunu göstermesi bakımından önemlidir.
Sayfa 119 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Kök Türkler doğu için gök (mavi), batı için ak, kuzey için kara, güney için kızıl kelimelerini kullanmışlardır.
Dört yön için "tört bulung" terimini kullanmış olan Türkler, Anadoluya ilk geldiklerinde, Anadolu'nun kuzeyindeki denize Karadeniz, güneyindeki ne Kızıldeniz, batısındakine Akdeniz demişlerdir. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki büyük göle de Gökçe Göl demişlerdir. Pek çok konuda olduğu gibi Türk tarihi konusunda da derin bilgileri olan Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, Anadolu'nun batisindaki Ege Denizi'ni kastederek, "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz" demesi de, bu bilgi ile ilişkilendirilir.
Sayfa 134 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Ozan kelimesi birleşik bir kelimedir. Oğuz şivelerine aittir. Oz+an parçalarından oluşur. Bu rada "oz/uz" kısmı, yay anlamına gelir ve kopuzu ifade eder. "an" ise aidiyet bildiren bir ektir. Bu durumda ozan kelimesi yaya yani "kopuza sahip olan kişi" anlamına gelmektedir.
Sayfa 75 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu