En Eski Friedemann Schrenk Sözleri ve Alıntıları
En Eski Friedemann Schrenk sözleri ve alıntılarını, en eski Friedemann Schrenk kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
one point that can be made from the existing remains of the first bipedal walkers from Africa, though, is that our oldest ancestors, with or without Neanderthals in their close kin group, cannot be traced back to a single “missing link.” rather, they show that the line of descent of our forebears consists of something much more like a broad family “bush”, with geographical variants, than it does a linear family tree.
Sayfa 29Kitabı okudu
how and why the human family—whether Neanderthals or Homo sapiens—could in fact have produced an organ like the brain at all?
Sayfa 56Kitabı okudu
I.PALEOANTROPOLOJİK BİLGİNİN
İMKANLARI VE ZORLUKLARI
Paleoantropoloji her ne kadar bilimsel yöntemlerle çalışsa da özü gereği tarihseldir. İnsanlığın evrimine yönelik elde bulunan az sayıdaki güçlü kanıt; jeolojik önkoşullar tamamen oluştuğu takdirde, organizmanın en güçlü bileşenleri olarak fosilleşmiş, çoğu kemik ve diş şeklindeki fosil kalıntılardır. Paleoantropoloji işte bu fosilleri yorumlayan bilim dalıdır.
Sayfa 9Kitabı okudu
Bu açıdan bakıldığında paleontolojik bilgi potansiyeli sınırlı, insanlığın evrimini araştırması da kısmidir. Fosiller, sessiz olmaları dışında, yorumlanmalarına çok az katkıda bulunurlar. Paleoantropolojik süreçlerin yeniden inşası, en geniş anlamda bilimsel, ama aynı zamanda kültürel veya siyasi ideolojilerden etkilenen hipotezlerdir: Bu sebeple doğru veya yanlış yoktur; aksine tutarlı veya tutarsız, olası veya olasılık dışı vardır.
Sayfa 9Kitabı okudu
Son yıllardaki fosil bulgular, insanlığın ilk dönemine ait ön insan türlerinde büyük bir coğrafi çeşitlilik olduğunu kanıtlamaktadır. Ayrıca, insanlığın beşiğindeki en eski atalarımız olan Afrikalı hominini ailesinin büyümesiyle akrabalık bağları daha karmaşık hale gelmiştir. Böylece kendi kökenimize yönelik arayış da gitgide içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Bu, insansı maymunlara ve insanların atalarına, dik yürüyüşün oluşumuna, Afrika'daki ilk yayılımlarına, modern insanlığın kökeni ve kültür başlangıcına yönelik araşhrmadır.
Sayfa 9Kitabı okudu
Kesin yaş tespitleri, normal izotoplara ek olarak tüm maddelerde bulunan küçük miktarlardaki radyoaktif izotopların, nem, sıcaklık, asit miktarı veya diğer dış faktörlerden bağımsız olarak sabit oranlarda ayrışmasına dayanır. En yaygın kullanılan izotop, üst atmosferde güneş ışınlarıyla sürekli yenilenen Karbon-14'tür (14C). 14C izotopunun ve normal 12C izotoplarının oranı, kemiklerde olduğu gibi, canlı organizmalarda da sabit kalırken; bir hayvan öldüğünde azot 14 (14N) içindeki 14C izotopları ayrışmaya başlar. Belirli bir yarılanma süresinden sonra (karbon için 5370 yıl), ilk 14C miktarının sadece yarısı hala mevcuttur. Bir fosil kemikteki miktar oranının hassas bir şekilde ölçülmesiyle, parçanın yaşı, pratikte± 20 yıla kadar doğru olarak belirlenebilir.
Sayfa 13Kitabı okudu
Karasal organizmalar, yaklaşık 470 milyon yıl önce, ilk amfibiler yaklaşık 380 milyon yıl önce ve ilk sürüngenler yaklaşık 330 milyon yıl önce ortaya çıkmıştır. Triyas (252-201 milyon yıl), Jura (201-145 milyon yıl) ve Kretase (145-66 milyon yıl) dönemlerini barındıran il. Zaman'daki (Mezozoik) hakim kara canlıları dinozorlardı. III. Zaman (Senozoik) ise en eski Paleojen ve sırasıyla Neojen ve Kuaterner dönemleriyle yaklaşık 66 milyon yıl önce başlar.
Sayfa 15Kitabı okudu
Pleistosen Çağ'da Avrupa'da buzul çağları yaşanmaktaydı. Afrika'daki etkileri Avrupa'daki kadar güçlü olmadığından, bugünkü Afrika hayvan dünyası Pliyosen Çağ'dan çok farklılık göstermez. Bu nedenle Afrika'da daha çok tek tip Pilio-Pleistosen Çağ'dan söz edilir. İlk ön insanların ortaya çıkışı, yaklaşık 7 milyon yıl önce (takriben 350.000 nesil) Miyosen Çağ'a tekabül eder.
Sayfa 15Kitabı okudu
Gerçek olmadığını düşünenler için daha sık sergilenmesi gerekiyor
Paleoantropolojik koleksiyonlarda, insan oluşumu hakkında genellikle kemikler ve dişler gibi sert nesneler yer alır. İnsanlık tarihiyle ilgili -dünya çapında 7 milyon yıldan sadece birkaç bini- eldeki az sayıda fosil kanıtları konusunda kurumların ve küratörlerin geçmişimizin bu çok değerli kanıtlarını korumak için son derece dikkatli olmaları şaşırtıcı
değildir. Bu nedenle milyonlarca dolarlık sanat eserleri gibi, paleoantropolojik koleksiyonlar da güvence altına alınmış
ve alınmaya devam etmektedir. Araştırma merakı olan yetkili bir bilim insanının orijinal fosillere erişimi olsa bile, farklı koleksiyonlardan orijinal fosilleri alıp birbirleriyle doğrudan karşılaştırması hala imkansızdır. 1984'te New York ve 2016'da Darmstadt örneklerinde olduğu gibi, çok nadiren
sergilerde aynı anda birkaç orijinal fosil sergilenmektedir.
Sayfa 18Kitabı okudu