Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Haldun Aydıngün

Haldun AydıngünToso yazarı
Yazar
8.1/10
22 Kişi
47
Okunma
5
Beğeni
1.624
Görüntülenme

Haldun Aydıngün Sözleri ve Alıntıları

Haldun Aydıngün sözleri ve alıntılarını, Haldun Aydıngün kitap alıntılarını, Haldun Aydıngün en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Yaklaşma! Kendimi öldüreceğim." Burç'un güleceği geldi. "Orasını anladık be koçum!" diyecekti ama kendine hakim oldu.
Sayfa 7
Eşitlik dediğin böyle olur
Burada sanki herkese en demokratik tarzda eşit davranılıyordu. Yani herkese keş muamelesi yapılıyordu. İçerden ne istersen iste onların kulağına 'esrar var mı?" diye sormuş gibi geliyordu.
Sayfa 14
Reklam
Şekel / Mana / Pound
Şekel sözcüğü günümüzde İsrail'in kullandığı para biriminin adıdır. Bir şekilde de, dört bin yıl öncesine giden bir ticari geleneği hatırlatmaktadır. Yine günümüzdeki benzer bir uygulama İngiltere'de yaşanmaktadır; Birleşik Krallığın para birimi olan Pound, aynı zamanda 454 grama karşılık gelen ve halen kullanılan bir ağırlık birimidir. Bir dönem, aynı Mana gibi 454 gram gümüşün değerine karşılık geliyordu.
İlk defa "ömür boyu vicdan azabı çekmek" Amerikan dizi filmlerinde duyduğu bir replikten daha fazla bir anlam ifade etmeye başlamıştı.
Sayfa 7
Burç tehlike diye seks tanrıçası Özde'den ve onun evine doluşmuş bir avuç gariban gençten söz edildiğini düşünüyordu.
Sayfa 136
"Yav, kızım, her şeyi tamam ettin, bir de jöle bul da saçları adam edelim be!"
Sayfa 122
Reklam
Yakın Doğu ölçeklerinde kuraklıkların hiçbir zaman yaşanmadığı bu bölgelerde, çok fazla yağış olması, çok fazla kapalı güne karşı geldiğinden, ürünün olgunlaşabilmesi için yetecek kadar ışık elde edilememiş ve tarımsal üretim çökebilmiştir. Ayrıca bu koşullarda tarım için en uygun ısı değerleri de karşılanamamış olması da olasıdır.
Peleset / Pelasglar / Filistinliler
Peleset adının, neredeyse kesin bir şekilde, Kutsal Kitaptaki Filistin olduğu pek çok bilim adamı tarafından düşünülmektedir. Ayrıca bu halkın Anadolu ile çok yakın bir ilişkisi olduğuna kanıt olarak metal işlemedeki ustalıkları öne sürülmekte ve Levant sahilinde, Tell Jemmeh, Farah, Hazor ve Ashdod'da bulunan demir eserler gösterilmektedir. Ancak başka işaretler de halkın Miken Grekleri ile olan yakın ilişkisini ve Girit ile olan bağını akıllara getirmektedir. Woudhuizen de tezinde, Pelesetleri Yunanistan'ın eski halklarından Pelasglarla ilişkilendirmiş ve bu halkın bir bölümünün önce Girit'e göç ettiğinin, oradan da Levant'a yerleştiğini söylemiştir. Pelasgların bir diğer bölümü ise Anadolu'daki öncelikle Mysia ve Lidya'ya göç etmişler, daha sonra Levant bölgesine gelmişlerdir. Bu iddia Peleset/Filistinlilerin hem Anadolu hem de Miken/Girit özellikleri taşımalarını açıklar nitelikte durmaktadır. İncil'de de Filistinlilerin Girit'ten geldikleri ile ilgili bölüm bulunmaktadır. (İncil-Bölüm: Amos 9:7) "Siz İsrailli değil misiniz? Benim için Cushitelerle* aynı diye ilan etti Tanrı. "Ben İsaraili Mısır'dan, Filistinlileri Caphtor'dan** Ve Arameanları Kir'den getirmedim mi?" *Yukarı Nil bölgesinden bir halk. ** Caphtor, çivi yazılı metinlerde geçen Kapturi ve Kaptara ile eşitlenebilir. Dolayısıyla Girit olarak anlaşılması büyük olasılıkla doğrudur.
Niçin bu kadar korktuğunu düşündü; Türkiye gibi bir ülkede silah görmeye daha çocuk yaşlardan başlayarak alışılıyordu. Maçlarda insanlar sokaklardan, balkonlardan takır takır havaya ateş edebiliyorlardı.
Sayfa 5
Acaba Şeytan güzel bir kadın şeklinde mi karşısına çıkmıştı? Ya Özde gerçekten şeytan ise, beraberliklerinden çocuklar doğarsa acaba nasıl şeyler olurlardı?
Sayfa 130
Reklam
Ne büyü yaptığını sormaya akıl edememiş ama baş örtülü dini bütün kadınların papaz kapısına gitmelerine uzun uzun gülmüştü.
Sayfa 142
Kız çekim sırasında yerde yatıyordu. Saçları bu yüzden dağılmışlardı. İçi cız etti. Bu sersem kızı gerçekten seviyordu.
Sayfa 166
Burç kızın inadına hayran kalmıştı. Ama şuradan hayırlısıyla bir sağ çıkarsa Sultanahmet Camiinde kurban kestirmeye yemin etti.
Sayfa 155
Savaşlarda inançla ölüme giden genç insanları düşünmeye başladı. Atatürk'ün Çanakkale savaşındaki tarihi emrini hatırladı; askerlerine basit ve kesin bir dille ölmeyi emretmişti. Hepsi de buna sonuna kadar uymuştu. Sevdiklerinin, çocuklarının daha iyi bir gelecekte yaşayabilmesi için hiç şüphe etmeden kendilerinden vazgeçivermişlerdi. Zangır zangir titriyordu. Gözlerinden yaşlar akıyordu. Çanakkale'de ölüme giden alayın askerleri en azından hep birlikteydiler, omuz omuza yola çıkmışlar ve her türlü acıyı hissetmişler ama yalnızlığı duymamışlardı. Kendisi ise yaşayıp yaşamamaya küçük odasında, bir başına karar verecekti.
Sayfa 189
"Burç, dünyada mükemmel olmak gerekiyor. Çünkü o mükemmel olunmasını istiyor. Bu dünyada yarım yamalaklara yer olmamalı."
Sayfa 15
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.