1968 yılında Samsun’da doğdu. 1990’da Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Yüksek Lisans (1994) ve doktorasını (2001) yine aynı üniversitede tamamladı. 1990-1997 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı çeşitli liselerde öğretmen olarak çalıştı. 1997 yılında intisap ettiği Sakarya Üniversitesi’nde 2006’da Doçent, 2011’de ise Profesör kadrosuna atandı. Halen İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Mezhepleri Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Sahasıyla alakalı çeşitli yayınları vardır. Arapça ve İngilizce bilmekte olup evli ve dört çocuk babasıdır.
" Fars kültüründe kral ve ailesinin bir takım insanüstü vasıflar taşıdığına inanılmakta idi. Bu anlayışlarını Ehl-i Beyt'e yansıttıkları ve İslam perdesi altında Ehl-i Beyt sevgisi izhar ederek onlara bir takım üstün vasıflar atfettikleri anlaşılmaktadır. Ayrıca Hüseyin b. Ali'nin İran hükümdarı Yezdicürd'ün kızıyla evli olması sebebiyle Hüseyin'in neslini eski hükümdarlarının varisleri gibi kabul etmişlerdi. "
" İslam'a henüz girmiş olan bazı kabileler, Hz. Peygamber'in vefatından hemen sonra Hz. Ebu Bekir döneminde irtidat etmişlerdir. Yine aralarındaki münafıkların tahrikiyle bazı kabileler dünya işlerini dinden ayırma teşebbüsünde bulunmuşlar, zekat vermekten kaçınmışlardır. Sahabe, dünya işlerini dinden ayırmayı Kur'an'a aykırı bulduğu
için meseleye böyle yaklaşanları münafık kabul etmiş ve hakkı kabul edinceye kadar onlarla savaşmıştır. "
" Matûridi, ilmi çevresiyle beraber Maveraünnehir'de İslam düşüncesinin belli bir istikrara kavuşmasında, İslam'ın ve Hanefiliğin Türkler arasında yayılmasında büyük rol oynamış ve bu etkisi zaman içinde artarak devam etmiştir. "
Eğer ölen, genç bir kız ve bekarsa eline kına yakılır. Ölen erkek ve bekarsa düğünü yapılıyormuşcasına davul zurna çalar. Eğer öğlen yaşlı biri ise çocukları, torunları ve diğer akrabaların elini Öper ve son yolculuğuna uğurlarlar
İslam Mezhepleri Tarihi kitabını okumayı düşünüyoruz. Kitabın pdfsi mevcut biraz kalınca bir kitap fakat bölüm bölüm okumayı düşünüyoruz. Katılmak isteyenleri bekleriz.
İslam mezheplerini merak eden ve bu konuda en azından başlangıç seviyesinde bilgiler arayanlar için güzel bir çalışma olmuş. Genel olarak tarafsız bir biçimde İslam mezhepleri hakkında hatrı sayılır bilgiler verilmiş. 392 sayfalık bu eserin meraklıları için iyi bir başlangıç olacağı kanaatindeyim.
Bu alanda yazılmış en güncel ve en objektif eserlerden birisi olabilir. Kitabı son 2-3 gündür okuyorum. Öncesinde başlarda anlattığı mezhepleşme süreçleri ve mezhebin ne olduğu konusu çok sıktı. Eğer sıkılırım diyorsanız sayfa 83'den itibaren okumanızı tavsiye ederim. Okurken kısa özetler çıkarmak da kitabı anlamak ve hatırlamanız için çok faydalı olacaktır.
Okurken bilgi verilmeyen terimler, devletler ve kişileri de kısaca DİA gibi kaynaklardan inceleyerek mezheple ilgili kafanızda daha güzel bilgilerin oluşmasını sağlayabilirsiniz.
İlahiyat mezunu biri olarak zaten mezhepler tarihi dersi almıştım. Bu kitabı ise hem ders tekrarı hem de konuları tekrar gözden geçirmek için okudum. Ayrıca bu kitap birçok ilahiyat fakültesinde ders kitabı olarak da kullanılıyor. Anlatımı gayet güzel, sade ve anlaşılır. Kitabın açıklamasında şöyle yazıyor;
"Kitap, müslümanlar arasında siyasi ve itikadi gayelerle ortaya çıkan zümreleșme faaliyetlerinin tarihi ve dini, siyasi ve sosyal temellerini ortaya koymak, dinin temel metinlerini nasıl anladıklarını ve bunları pratiğe nasıl döktüklerini tasviri bir tarzda açıklıyor. Müslüman toplumların mezhebi yapılarına dair sağlıklı ve güvenilir bilgiler edinmek, mezhep mensuplarının birbirlerini daha iyi tanımalarına, farklılıkları bir zenginlik olarak kabul etmelerine, ihtilaf noktalarından ziyade ortak değerler üzerinde birleșmelerine ve böylece potansiyel çatışmaların önünü almalarına yardımcı olacaktır."
Kısaca; ilahiyat fakülteleri için hazırlanmış olsada, mezhepleri çok detaylandırmadan, ana hatlarıyla anlatan, mezheplerin nasıl ortaya çıktığını merak edenlerin okuyabileceği bir eser.