Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hans Speidel

7.4/10
17 Kişi
44
Okunma
2
Beğeni
1.017
Görüntülenme

Öne Çıkan Hans Speidel Gönderileri

Öne Çıkan Hans Speidel kitaplarını, öne çıkan Hans Speidel sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Hans Speidel yazarlarını, öne çıkan Hans Speidel yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kazablanka’da toplanan konferansta Roosevelt ile Churchill, Almanya’dan kayıtsız şartsız teslim olmasını istemeyi kararlaştırmışlardı. Almanlar ’ın peş peşe uğradıkları siyasî ve askerî başarısızlıklar ise Müttefiklere zafer hamlesini ve duygusunu aşıladı. Başarısızlıklar şunlardı: Şubat’ta Stalingrad’ın düşüşü; Mayıs’ta Alman-İtalyan ordusunun teslim oluşu; yazın Sicilya’nın kaybedilişi ve Mussolini’nin devrilişi; Eylül’de Müttefikler ’in İtalya toprağına çıkışları ve İtalyanlar ’ın teslim oluşları, hava ve denizaltı savaşının sonu... Bütün bunlar Anglosakson Devletleri’nin Sovyet Rusya’yla olan bağlarını daha da sıkılaştırdı.
Çöl Tilkisi Rommel’in Shakespeare’in tragedyalarına yaraşan ölümü
B Ordular Grubu’na gönderilen telgraftaysa şöyle deniyordu: “Mareşal Rommel, bir otomobil kazası sonucunda ölmüştür.” 13 Ekim akşamı Rommel, Bayan Farny’ye: “Bana bir hâl olursa canıma kıydığımı sanmayın sakın,” demişti. Bu idam da Sokrates’inki gibi bir intihar idiyse, Mareşal herhalde, bunu bir fedakârlık, ulusa yapılan bir çağrı saymıştır. Mareşal Rommel’in öldürüldüğü Alman halkından gizlendi. 18 Ekim’de, Ulm Belediye Sarayı’nda Mareşal’in onuruna düzenlenen resmî bir törende, Hitler bu öldürme eylemini tarihte eşi görülmemiş politik bir mezar soyuculukla gizlemek istedi. Böylece bu cinâyetin izlerini ortadan kaldırmak istiyordu. Cenazeye ne o, ne de Nazi partisinin herhangi bir kodamanı geldi. Töreni, yalnız Gestapo Genel Merkezi’nin şefi Dr. Kaltenbrunner kişisel olarak izledi. Mareşal Von Rundstedt, cenâzede Hitler adına bulunmakla görevlendirilmişti. İçinde, “O, Hitler’e gönül vermişti,” gibilerden dokunaklı bir lâf da bulunan bir nutuk çekti. Fakat ne cesedin törenden hemen sonraki yakılışında bulundu, ne de Mareşal’in Herrlingen’deki evine gitti.
Reklam
O zaman Almanya’da atom bombaları yapımına niçin girişilmediği, hattâ İngiltere ve Amerika’da bile bize sık sık soruldu. Bu soruya verilebilecek en kestirme cevap şudur: Bu işlem, artık savaş sırasında başarı kazanamazdı da ondan.”
Zorbalıkla işbaşına gelmiş bir hükümetin marifetleri yüzünden bir ulus mahvolma yoluna girerse, yurttaşların her biri için, başkaldırmak yalnız hak değil, bir görevdir... O zaman insanın hakkı, devletin hakkından üstündür... Diplomasinin görevi, bir ulusun yalnız uçuruma kahramanca yuvarlanışına değil, böyle bir durumda zarar görmeyişine de göz kulak olmaktır. Bu amaca giden yollar zaten çizilmiş bulunmaktadır; bunların unutulmasını cinayet ve vicdanın ayaklar altına alınması diye nitelemektedir.
Mareşal Von Kluge, Paris Askerî Komutanı’nı, Yarbay Dr. Von Hofacker’i ve Dr. Horst’u akşam yemeğine alıkoydu. Yemek beş kişiyle, mumların ışığı altında, cenaze çıkmış bir evdeki gibi sessiz sedasız yenildi. Bir mezar havası veren o saatleri, yemekte hazır bulunanlardan sağ kalanlar hiçbir zaman unutamayacaklardır. General Von Stülpnagel geceleyin Paris’e döndü; hemen o gece komutanlıktan azledildi, yerine Piyade Generali Blumentritt getirildi. Mareşal Keitel, General Von Stülpnagel’i rapor vermek üzere telefonla Berlin’e çağırdı. General, Von Kluge’ye haber vermeden, 21 Temmuz sabahı Paris’ten ayrıldı. Birinci Dünya Savaşı’nda çarpıştığı Versailles dolaylarında, tabancayla bir el ateş ederek canına kıymak istedi. Fakat beceremedi; sadece gözleri kör oldu. Verdun Askerî Hastahanesi’ne götürüldü ve orada Gestaspo’nun bir tutuklusu gibi muamele gördü. Bir ameliyat geçirdikten sonra kendine geldi ve bağırarak Rommel’in adını söyledi. Henüz iyileşemeden Berlin’e götürülüp Halk Mahkemesi’nin karşısına çıkarıldı ve ölüme mahkûm edildi. 30 Ağustos’ta karargâh subayları Finckh ve Von Linstow’la birlikte asılarak idam edildi.
Reklam
Ancak önündeki düşmana ve arkandaki, onu asacak ipe bakacaksın.
Şu da var ki, Almanya’nın Mart 1935’te serbestçe silâhlanacağını ilân edişinden sonra, Hitler’e karşı gittikçe artan bir saygı beslemeye başladı. Onu, o zamana dek birkaç partiye bölünerek parçalanmış olan ulusu birleştiren, Versailles Antlaşmasının aşağılatıcı hükümlerinden kurtaran ve işsizlik heyulasını yenen adam diye görüyordu.
Nedir dünyanın bu "inşaat aşkı"ndan çektiği!
"Todt Örgütü aşırı derecede örgütlenmiş, aşırı derecede teçhiz edilmişti. Çoğu zaman da zorlayıcı askeri istekleri hesaba katmaksızın, yalnız "inşaat aşkı" uğrunda inşaat yapıyordu."
1944 yılı başında Hitler'in beklentileri
"Hitler'in bütün umudu, Batı devletletinin Sovyetler'le olan ittifakının bozulması ve manen bitkinleşen İngiltere'nin yıkılmasıydı."
Reklam
Von Tresckow’un vasiyetnamesinden:
Şimdi bütün dünya bize saldıracak ve küfürler edecek. Fakat yaptığımızın çok doğru olduğuna dün inandığım gibi bugün de bütün benliğimle inanmaktayım. Hitler’i yalnız Almanya’nın değil, bütün dünyanın can düşmanı sayıyorum. Birkaç saat sonra Tanrı’nın huzuruna çıkarak eylemlerim, görevlerim hakkında hesap vereceğim, O da beni yargılayacak. Hitler’e karşı savaşta neler yaptığımı büyük bir vicdan huzuru içinde O’na anlatacağım. Günün birinde Taun nasıl İbrahim Peygamber’e: ‘İçinde topu topu on tane doğru insan yaşasa bile Sodom şehrini yıkıp yok etmeyeceğim.’ diye söz verdiyse, umuyorum ki, bizim gibiler yüzünden, Almanya'yı da yok etmeyecektir.
Alman Doğu cephesi 2. Ordu Başkanı General Von Tresckow; intiharı öncesi
"Şimdi bütün dünya bize saldıracak ve küfürler edecek. Fakat yaptığımızın çok doğru olduğuna, dün inandığım gibi bugün de bütün benliğimle inanmaktayım. Hitler'i yalnız Almanya'nın değil, bütün dünyanın can düşmanı sayıyorum. Birkaç saat sonra Tanrı'nın huzuruna çıkarak eylemlerim, görevlerim hakkında hesap vereceğim. O da beni yargılayacak. Hitler'e karşı savaşta neler yaptığımı büyük bir vicdan huzuru içinde O'na anlatacağım. Günün birinde Tanrı nasıl İbrahim Peygamber'e 'İçinde topu topu on tane doğru insan yaşasa dahi Sodom şehrini yıkıp yok etmeyeceğim!' diye söz verdiyse, umuyorum bizim gibiler yüzünden, Almanya'yı da yok etmeyecektir."
Sayfa 148Kitabı okudu
o "tanrılaştırma" ihtiyacı kendine güven eksikliğinden...
"Çevresindeki politikacılarla askerler, Hitler'i Rommel aleyhine kışkırttılar. Rommel'in diktatör için tehlikeli hale gelmemesi gerekiyordu. Hitler'in adeta "tanrılaştırılması" dolayısıyla, yanıbaşında "halkın sevgilisi" olan hiçbir "kahraman"ın bulunmaması gerekiyordu."
Sayfa 187Kitabı okudu
Yönetimi eline geçirene kadar; kendi "zorba" olduktan sonra peki???
"Zorbalıkla işbaşına gelmiş bir hükümetin marifetleri yüzünden bir ulus mahvolma yoluna girerse, yurttaşların her biri için, başkaldırmak yalnız hak değil, bir görevdir... O zaman insanın hakkı, devletin hakkından üstündür. Diplomasinin görevi, bir ulusun yalnızca uçuruma kahramanca yuvarlanışına değil, böyle bir durumda zarar görmeyişine de göz kulak olmaktır." Hitler - Kavgam'dan...
Hepsi öldüler, ama büyük Avrupa ideali gerçekleşti...
"Fransa Başkomutanı'nın kurmayında yüzbaşı olan Ernst Jünger, 1944 Mayıs ayının başlarında hazırladığı barış muhtırasını getirdi. Bunun bazı noktalarını daha 1941-1942 kışında tespit etmişti. Rommel onun düşüncelerinden, özellikle bir Hristiyan hümanizmi zihniyetiyle hareket edecek "Avrupa Birleşik Devletleri" ile ilgili görüşünden çok etkilendi. Mareşal, elverişli zaman geldiğinde, bu tarihsel ve insancıl belgeyi geniş ölçüde yayınlatma kararındaydı. O karışık dönemde Jünger'in çağrısı, adeta efsanevi bir güçle herkesi etkiledi ve onu yayınlayacak bazı organlar da bulundu."
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.