Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hasan Hüseyin Ceylan

Hasan Hüseyin CeylanCumhuriyet Dönemi Din-Devlet İlişkileri 1 yazarı
Yazar
9.3/10
12 Kişi
80
Okunma
14
Beğeni
2.708
Görüntülenme

Hasan Hüseyin Ceylan Sözleri ve Alıntıları

Hasan Hüseyin Ceylan sözleri ve alıntılarını, Hasan Hüseyin Ceylan kitap alıntılarını, Hasan Hüseyin Ceylan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"laiklik adı altında din düşmanlığı değil, İslâm düşmanlığı yatmaktadır."
Prof. Dr. Fahir Armaoğlu
15 ve 22 Mart 1926 tarihlerinde ilk Türkçe namaz ve ilk Türkçe hutbe ile Göztepe camii imamı hoca Cemaleddin efendi'nin verdiği dinde reform mesajı, 20 Haziran 1928 tarihinde İstanbul üniversitesi ilahiyat fakültesi profesörlerinden 10 profesörün verdiği teklifle resmen devlet gündemine giriyor ve "ibadetleri zamana uydurmak ve İslamiyet'i ıslah (!)" Projesi adı altında dinde reform hareketleri, devlet-din ortaklığıyla kendini göstermeye başlıyordu.
Reklam
genç hafız İbrahim Ethem'in idamı
Yirmi yaşındaki hafız-vaiz, İbrahim Ethem için yapılan suçlama gazetede belirtildiği gibi "dini siyasete alet etmek" idi. Oysa vaiz İbrahim Ethem, Beyazıt cami'inde mutadı olduğu vechile o günkü vaazın, "İslamiyet'te tesettür" konulu vaazını veriyordu. Normal olarak ve her din görevlisinin yaptığı gibi konusunun ayet ve hadislerle işleyen genç vaiz İbrahim Ethem, "tesettür'ün bir emr-i şer'i olduğunu ve hiç bir gücün onu değiştirmeyeceğini, tesettüre riayet etmeyen kadınların günahkar olacağını" belirterek, kadınların örtülerine dikkat etmeleri gerektiğini vurgulamıştı. İstanbul İstiklâl mahkemesi, bu genç vaizi, dini siyasete alet ediyor diyerekten tutukladı ve mahkeme sonucu 1 yıl cezaya çarptırdı. Böylece genç vaizin İstanbul halkını dini yönde etkileyeceği ateşli vaazlarına son verilmiş oluyordu!... Hapis cezasını çeken Hafız İbrahim Ethem 8 Ocak 1924'de çarptırıldığı cezadan tam 1,5 yıl sonra bu sefer de şark istiklal mahkemesi tarafından "irtica etkinliklere" katıldığı ve "irtica faaliyetleri yönlendirdiği" düşüncesiyle idama mahkûm edilmiş ve 6 temmuz 1925 tarihinde Urfa'da halka ibret olsun diye, Halil-ür Rahmân camii'nin yanında idam edilmiştir.
Sayfa 149Kitabı okudu
"Din nedir?, Din nasıl doğmuştur?, Din niçin ölüyor?, Âhiret var mıdır?" Gibi sorularla, "Din Afyondur, Din hurafe ve sihirbazlıklarla doğmuştur, din hiçbir ihtiyacı karşılayamadığı için ölmektedir, ahiret yoktur!, Âhiret inancı hurafeden ve boş inançtan ibarettir! Gibi cevaplar gündeme getirilerek halkı dinden ve İslam'dan uzaklaştırmalar başgöstermiş ve üstelik yapılanlar "Kemalizm adına" yapılınca bir tür "yeni islamcılık" olarak dile getirilmek istenmiştir.
Âtıf Hoca haksızlığı hak bilenlere karşı şöyle der: "Zalim ve katillerle elbette mahşer gününde hesaplaşacağız!"
şapka terörü
Paul gentizon kitabında konunun şahidi olarak şapkayla ilgili şu terör olaylarına yer verir: "... Şapka giyenler, her yerde külah giyenlerin karşısına çıktı. Hatta neredeyse çok kez baş giyisisini değiştirecek yerde fes'de ısrar edenlere veya şapka giymeyip başı açık dolaşanlara karşı dayak dahil her türlü enerjik çarelere başvuruldu. Birçok fırsatlarda sokaklarda, vapurda, gösteri salonlarında "şapka"lar, "fes"lere hücum etti. Fesler şapkalılarca parçalandı, ayaklar altına alındı veya denize atıldı. "Şapka"lar "Fes"lere hücum etti, dayak dahil her türlü enerjik çarelere başvuruldu ifadeleri, bir yabancının gözüyle bile ne tür bir devlet terörü estirildiğini ve şapkalıların fesi nasıl bastırdığını açıkça ifade eder. Ve en korkuncu, şapka giymeyip başı açık olanların bile dövüldüğü bir çılgınlıklar ortamı olmuştur zamanın Türkiyesi
Reklam
Oysa imam Ali Muhiddin Efendi Ankara İstiklal mahkemesi emirleri ile gerçekleştirilen işkenceler sonucu aklını, yitirerek ölümüne sebebiyet verilmişti. Duyurulan ise imam Efendi'nin çıldırarak öldüğü idi...
Hangi mantıkla karşı çıkılırsa, çıkılsın, şapka karşıtı olan herkese peşinen "hain-i vatan" adı veriliyordu.
İtalyan fikir ve devlet adamı Francesco Nitti: "Allah'a iman nasıl bir şekilde tecelli ederse etsin ve nasıl bir din formasına bürünürse bürünsün, hiçbir ilmî ve felsefî doktrinin tatmin edemeyeceği bir ruh ve bir insan içi ihtiyacına cevap vermektedir." • Alexis Carrel: "İnsanın suya ve oksijene olan ihtiyacı gibi Allah'a ihtiyacı vardır."
"Toplumun dini sembolü olan bir giysiyi sırf teokratik düşünceyi yıkmak amacıyla değiştirmeye karar veren M.K bu düşüncesinden hareketle ilk önce "şapka" konusunu ele almaya karar vermişti. Artık devrimler başlıyor ve gerçekleştirilen devrimlerle de nice masum insan devrilmiş oluyordu...
74 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.