Hıdır Göktaş

Kürtler-2 yazarı
Yazar
Derleyen
8.3/10
3 Kişi
22
Okunma
1
Beğeni
774
Görüntülenme

En Beğenilen Hıdır Göktaş Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Hıdır Göktaş sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Hıdır Göktaş kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından sonra, İstanbul'da bulunan "hanedan mensubu ve nüfuz sahibi" Kürtler Mayıs 1919'da Kürdistan Teali Cemiyeti'ni kurdular. Cemiyetin kurucularından ve önde gelen isimlerinden olan Molla Sait, Mikisli Hamza ve Motkili Halil Hayali cemiyete üye kaydetmek üzere yoğun bir çalışma başlattılar. Osmanlı saltanatının çökmekte olduğunu gören Kürt aydın ve ileri gelenleri Kürdistan kurulması yolundaki bir çabaya sıcak bakmaktaydılar. Kendi varlıklarını ve geleceklerini Kürdistan'da gören bütün Kürtler İstanbul’da kurulan Kürt Teali Cemiyeti’ne destek verdiler. Cemiyetin üye sayısı çok kısa sürede büyük artış gösterdi.
alan yayıncılıkKitabı okudu
28 Ocak 1968'de Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi yöneticileri hakkında bir tutuklama kampanyası başlatıldı. Başta partinin genel sekreteri Sait Elçi olmak üzere bazı parti yöneticileri yakalandı ve tutuklandı. Tutuklananlar hakkında "duruşmanın seyrini etkileyeceği" gerekçesiyle Diyarbakır’da dava açılmaktan vazgeçildi ve dava dosyası Antalya Ağır Ceza Mahkemesi'ne, sanıklar ise Isparta Cezaevine gönderildi. Yapılan yargılama sonunda, parti yönetici ve üyeleri çeşitli cezalara çarptırıldılar. Sait Elçi, 1969 yılı Şubat ayında cezaevinden çıkar çıkmaz, parti kadrolarını korumak için bir dizi çalışma başlattı. İlk olarak, aralarında Sait Kırmızıtoprak'ın da bulunduğu bir grup parti mensubu, Irak'taki Kürt bölgesine gönderildi. Bu dönemde, parti içinde bir takım ayrılık eğilimleri de baş göstermeye başlamıştı. Sait Kırmızıtoprak, partinin öteden beri milliyetçi bir tavır izlediğini ve daha sol bir çizgi izlemesi gerektiğini savunuyordu. Sait Kırmızıtoprak (Doktor Şıwan) Irak'a gittikten sonra, partiye daha sert eleştiriler getirmeye ve yönetim anlayışının değişmesi gerektiğini yüksek sesle söylemeye başladı. Bu görüş ayrılıklarının giderilememesi üzerine, Sait Kırmızıtoprak, "Türkiye'de Kürdistan Demokrat Partisi"ni kurdu. İki parti arasında, '"de" farkından oluşan bu ayrılık ileride, karanlıkta kalan ölüm olaylarıyla sonuçlanacaktı.
ant yayınlarıKitabı okudu
Reklam
33 kurşun
Olaya temel teşkil eden gelişme, İran'da yaşayan ve Türkiye adına casusluk yapan Mehmedi Mısto'nun koyunlarının, İran'dan kaçırılarak sınırın bu tarafına geçirilmesiydi. Mehmedi Mısto, Türkiye Cumhuriyeti’ne yaptığı hizmetlerden güç alarak, Özalp Kaymakamlığı'na bir mektup göndermiş ve kaçırılan hayvanlarının kendisine
ant yayınlarıKitabı okudu
Kadı Muhammed ve Hacı Baba Şeyh 16 Aralık sabahına doğru General Hümayuni'yi uyandırarak, derhal Mehabad'a gidilmesini istediler. Yolların karla kaplı olması nedeniyle, Meyanduwab'a geçtiler ve burada Kadı Muhammed Mehabad’la bir telefon görüşmesi yaptı. Kadı Muhammed telefon görüşmesinde Barzanilerin kontrolü ele geçirdiklerini, şehri kuşattıklarını ve savunma için hazırlık yaptıklarını öğrendi. Bunun üzerine General Hümayuni, Kadı Muhammed'in Mehabad'a gitmesini ve İran ordusunun Mehabad'a rahatça girmesi için gerekli önlemleri almasını istedi. Kadı Muhammed, Mehabad’a gelir gelmez Barzani'yle görüşerek, hayatının tehlikede olduğunu ve şehri terk etmesini istedi. Barzani, Kadı Muhammed’i Mehabad'ı terk ederek Irak sınırına doğru çekilmeye ikna etmeye çalıştıysa da bunu başaramadı. Bunun üzerine Molla Mustafa Barzani Mehabad'ı terk etti. Barzani'nin adamları da Mehabad'dan ayrılarak şehrin dışında bir yere karargah kurdular. Bu sıralarda bir grup Barzani de Nexede yakınlarında karargah kurmuştu. Barzaniler Mehabad'dan ayrılırken, üç bin tüfek, 1200 makinalı tüfek, iki sahra topu, bol miktarda el bombası ve cephaneyi de yanlarında götürmüşlerdi. Kadı Muhammed ve bazı Kürt ileri gelenleri Mehabad yakınlarındaki Köy tepe mevkiine çıkarak, İran ordusunu karşılamaya hazırlandılar. İran ordusu olaysız bir şekilde Mehabad'a girdi. Böylece 22 Ocak 1946’da kurulan Mehabad Kürt Cumhuriyeti, kuruluşundan yaklaşık 11 ay sonra 16 Aralık günü egemenliğini kaybetmiş ve yeniden İran yönetimi altına girmiş oldu.
ant yayınlarıKitabı okudu
Gelişmelerden umutsuzluğa kapılan bazı Kürtler Irak'a ya da Sovyetler Birliği'ne iltica etme konusunda girişimlerde bulunmaya başladılar. 14 Aralık günü Kadı Muhammed'in evine giderek, kendisinin de iltica etmesini istediler. Kadı Muhammed, gitmek isteyenlerin gidebileceğini, ancak kendisinin Mehabad'da kalacağını söyledi. Kadı Muhammed'in bu davranışı iltica etmek isteyenlerden bazılarının bu kararlarından vazgeçmelerine yol açtı. Ancak, Mehabad'da kalmaya karar veriş, direnmek anlamına gelmiyordu. Sessiz ve sakin bir şekilde İran kuvvetlerinin Mehabad'a gelişini beklemeye başlamışlardı. 14 Aralık'ta bazı sivil memurlarla, aşiret liderlerinden bir kaçı teslim olmak ve İranlı General Fazlullah Hümayuni ile görüşmelerde bulunmak üzere Meyanduwab'a gittiler. General Fazlullah Hümayuni, Kürtleri affetmek gerektiği izlenimini verince, Meyanduwab'dan Mehabad'a dönen bazı Kürtler, bu gelişmenin olumlu olduğunu ve çarenin İran’a bağlılık bildirmek olduğu görüşünü yaymaya başladılar.
ant yayınlarıKitabı okudu
Geri113
135 öğeden 131 ile 135 arasındakiler gösteriliyor.