İlhan Şevket Aykut Gönderileri
İlhan Şevket Aykut kitaplarını, İlhan Şevket Aykut sözleri ve alıntılarını, İlhan Şevket Aykut yazarlarını, İlhan Şevket Aykut yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Ahmet Kaya Vakaları" Hep Oldu Bu Sistem Sürdükçe De Hep Olacaktır
Karanlığa Kaçış,
Gizleniş . . .
Bir akşam bizde, Emil Galip'in de bulunduğu bir toplantıda, otuz beş seneden beri tek başına sürdürdüğü yaşamının dönüm noktası olan olayı ve gizlenmesinin başlıca nedenini şöyle anlatmıştı.
Olay 1933 senesi Temmuz ayında, Atatürk'ün Galatasaray Okulu'nu ziyareti sırasında geçer.
Ulu önder ardında
Sayfa 78 - 1. baskı - Nisan 2000
Bir Devlet Operasyonu : Aydın Bir Öğretmenin Medeni Ölü Haline Getirilmesi
Temmuz 1933'te yıl sonu sınavları sırasında Atatürk'ün maiyetiyle birlikte Galatasaray Lisesi'ni teftişi, bir bakıma İlhan Şevket'in hayatındaki asıl kapanmayı ve kopuşu getirecektir.
Karşılama sırasında okuldaki bütün görevliler el pençe divan durup el etek öperken İlhan Şevket, Atatürk'ün elini sıkmakla yetinir. Çevredekiler ve "görevliler"in dikkatinden kaçmaz tabii bu. Atatürk'ün de. Onun sınıfına girer ve yedi saat boyunca çıkmaz. Çünkü, "Muallim Bey, bir soru da siz sorun talebenize" dediğinde, İlhan Şevket yönetime ilişkin görüşlerini soru haline getirip yöneltir öğrenciye, "Diktatörler ... " diye başlar söze.
Bir kez daha mimlendiği açık. Galatasaray Lisesi'nden başka bir okula sürülüyor hemen. "Tenzili rütbe" niteliğinde peş peşe tayinler: Vefa, Darüşşafaka, Çarşamba Kız Lisesi derken, Yozgat'a sürülüyor. Her ne kadar raporlar alıp Yozgat'a gitmese de T. C. Kültür Bakanlığı Zatişleri Direktörlüğü'nün 19.8. 1937 tarih, 8160 sayılı yazısı durumu özetliyor:
Üç senelik sicil vaziyetiniz direktörler komisyonunca tetkik edildi. Bu vaziyete nazaran bu yıl terfinize imkân görülememiştir. Önümüzdeki ders yılı içinde sicilinizi müsait bir duruma getirecek çalışmalarınızı beklerim.
Mesaj alınmıştır, istifa ediyor öğretmenlikten.
Bundan sonrasında resmi hiçbir kurumda adına, kaydına rastlanmayacaktır.
Sayfa 20 - 1. baskı - Nisan 2000
Tiranlık Kindarlığı Meslek Edinen Sistemdir
Bir dönem Ayaspaşa'da, Atatürk'ün ayrıldığı eşi Latife Hanım'ın konağının hemen arkasında oturuyor. Her gün konağın önünden geçmeyi kendisine bir tür mesai ediniyor. "Eşiğini aşındırıyorum, ama biliyorum ki yıkacaklar orayı" diyor ve öyle oluyor.
Sayfa 30 - 1. baskı - Nisan 2000
"İnsan kendi düzeyindekilerle dostluk kurmalıdır"
Sayfa 49 - 1. baskı - Nisan 2000
Bu dam,
Bu gökler,
Bu Türkiye,
Bu yalnızlık.
Kuşlar çarmıhımın çivileri.
2. 1960
Sayfa 177 - 1. baskı - Nisan 2000
Yaşadık sarhoşluğunu yalnızlığımızın,
Bir karşısı olamamakta.
6. 1958
Sayfa 163 - 1. baskı - Nisan 2000
Sonsuzluğu Arzulayan Yalnızlığı Biçer
Ah bu sonsuzun karşısında,
Oyuncaksız kalmak yalnızlığı.
8. 1952
Sayfa 104 - 1. baskı - Nisan 2000
83 Yaşında İntihar Eden Sanat Eleştirmeni ve Tarih Öğretmeni
Yalnızın yüreği,
İçerisinde sevgilisi.
Dışarısında kimsesi.
12. 1962
Sayfa 200 - 1. baskı - Nisan 2000
Anlamaktan Sonra
Bilmekten sonra, işlerden sonra;
Sevmekten sonra, yaşamaktan sonra.
Bu anlamamak,
Bu birden bire.
Sayfa 145Kitabı okudu
Adım Arası
Gitti, gitti.
Bir adım kaldı delirmek üzere.
Bu adımı az attı, olmadı,
Fazla attı olmadı.
Doğru atamadığı adımda yaşadı.
Sayfa 148Kitabı okudu
Yalnızlar
Biri cellatsa, evet.
Tanrıdır öteki.
Yalnızın iki teki.
Gözünü sevdiğimin meslekleri
Sayfa 32Kitabı okudu