- 1941 yılında Irak’ın Musul kentinde dünyaya geldi. Lisans diplomasını 1962 yılında Bağdat Üniversitesi Eğitim Fakültesi Tarih Bölümünden onur derececiyle aldı. Yüksek lisans diplomasını İslam Tarihi alanında (İmadüddin Zengi) adlı tezi ile 1965 yılında Bağdat Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yüksek Araştırmalar Enstitüsünden takdir derecesiyle aldı. Doktor ünvanına, 1968 yılında yine İslam tarihi alanında (Şam ve Fırat Vadisinde Emirlikler. M. 1072-1410) adlı tezi ile Kahire Aynü Şems Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde birincilik onur derecesi ile sahip oldu.
- Musul Üniversitesi Merkez Kütüphanesinde sorumlu olarak çalıştı. 1968
- 1967-1977 yılları arasında Musul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde yardımcı Profesör, öğretim görevlisi ve dekan olarak bulundu.
- 1977-1987 yılları arasında Musul’da Kuzey Bölge Müzeleri ve Tarihi Eserler Müdürü, Tarihi Eserler ve Kalıntılar Genel Kurumunda Uygarlık Müzesi Kütüphanesi Müdürü ve ilmi araştırmacısı olarak çalıştı.
- Profesörlük ünvanına 1989’da sahip oldu. 1987-1992 yılları arasında Erbil’de Salahaddin Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde İslam Tarihi, Tarih Felsefesi ve Araştırma Metotları Profesörü olarak çalıştı. Daha sonra sırasıyla Musul Üniversitesi Eğitim Fakültesinde 1992-2000, Birleşik Arap Emirlikleri- Dubai’de Arap ve İslami Araştırmalar Fakültesi 2000-2002, Ürdün’de Zerka Üniversitesi 2003, Musul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi 2003-2005. Yazar şu anda halen misafir öğretim görevlisi olarak çalışmakta olduğu Ürdün/Yermük Üniversitesi İslami Araştırmalar ve Şeriat Fakültesinde hizmetlerini sürdürmektedir.
Kılıç ve Kelime Eğer iliklerine kadar içe kapanıp kendi kanaatlerine gömülürsen kendini tanıyamaz olursun.Ancak başkalarından ve senden farklı olan biri sana yardımcı olabilir.Böyle bir kişi sadece kendini iyi tanımana yardım etmekle kalmaz aynı zamanda kişiliğini de geliştirir.
Ferdi sorumluluklar kendimize aittir. " Allâh her kimseyi ancak gücünün yettiği kadar mes'ul tutar." ayet-i kerimesi mucibince yaptığımız ve yapacağımız iyilikler ve kötülükler bizlerle beraberdir. Kul burada sorumlu tutulmuştur, başıboşta bırakılmayacaktır. Kul tarafında bunlar olurken milletlerin ve toplumların da kendilerinin
4 bölümden oluşan bu kitapta yazar, öncelikle son asırlarda Müslümanların muzdarip olduğu gerileme ve donukluğun, Müslüman ferdin etkinliğini ve Batılı aklın şekillendirip geliştirdiği Batı medeniyetinin meydan okumalarına karşılık verme yeteneğini kaybetmesine yol açtığını açıklıyor. Ardından özümüze dönüşün itikadi, epistemolojik ve metodolojik yönünü ele alıyor.
2. bölümde tarihsel araştırmanın boyutlarına değinen yazar medeniyetin dönüşümü, Arapların Avrupa medeniyetine etkisi ve Müslümanların bilimsel başarılarından bahsediyor.
Son bölümlerde ise İslam'a göre medeniyet yapısı ve medeniyet hareketlerinin temel özelliklerini açıklayan yazar, son kısımda İslami teknolojiye değinerek kitabı sonlandırıyor.
Medeniyet İslam'dır. Kişiyi hedefe ulaştıracak hareket ancak İslam ile kazanılabilir.
Ömer b. Abdülaziz hakkında yeterli bilgi ve kaynak olmadığını varsayarak kitap gereğinden fazla uzatılmış ekonomi ve maliye bölümünden sonrası bence gereksiz olmuş bunun dışında devlet reisi nasıl olunur halk nasıl zenginleştirilir tasarruf nasıl yapılır ve nefs ile imanın arasına set nasıl çekilir bunlar en iyi şekikde gösterilmiş. Dinimizin olmassa olmazları evet ama Ömer b Abdülaziz'i namaz, oruç ve zekat ekseni içinde kalmış birisi olarak gösterilmiş ve çok çok fazla övgüye yer verilmiş(kitapı okurken zorlanmama neden oldu) icraatlarına daha çok yer verilseydi insanlar zaten taktir ederdi diye düşünüyorum. Ama genel itibari ile kitap güzeldi ve fiyatıda uygun 2.Ömer hakkında sadece bu eserle yetinmek olmaz tabii daha fazla bilgi eninmli ve örnek alınmalı