Binlerce kişinin, sürülerle halkın arasında yapayalnızdım. Ve biliyor musun beni bu uzletimde teselli eden neydi? Hayalin; yalnız ve sadece senin hayalin...
Dünyanın sanki kalbi durmuş... Ortalıkta bir nefes yok. Dallar kımıldanmıyor, bütün kainat ölü gibi... En ufak gürültü bile bitap, odamıza kadar yükselemiyor. Şehrin hay ve huyunu bile can çekişen birinin hırıltısı gibi derinden derine işitiyoruz.
Ne gariptir, en güzel kadınlar bile, güzel oldukları söylenirse memnun olurlar. İşte kadınların yegane hoşlandıkları hakikat... Benim gözlerimin içi gülerken, hissediyorum, Süheyla Hanım'ın kalbi gülüyor.
Gökyüzünde biriken kara bulutlar, birer kurşun gibi evlerin üzerine çöküyor, gök bütün dünyayı ezmek ister gibi yeryüzünün üzerine çökmüş... Biz bile nasıl ezilmiyoruz?.. Hayret!..