Kaderlerini, himayelerine girdikleri ailelerin iyiliklerine bağlamak zorunda kalan ve göze girmeyi uman hikâyeciler, bize hükümdarların aşk öykülerini anlatmaktadırlar. Bir kısmı kahramanları henüz hayatta iken yazılan bu hikâyeler, öyle bir tarzda kaleme alınmışlardır ki, daha sonraki asırlarda böyle bir şey iğrenç boşboğazlığın en aşırı derecesi sayılırdı; fakat o zamanlar için masumane bir minnettarlık ifadesi olarak görünmektedir.