Hakkında
Joseph Reese Strayer bir Amerikan ortaçağcı tarihçisiydi. Amerika'nın ilk tanınmış ortaçağ tarihçisi Charles Homer Haskins'in öğrencisi ve akıl hocalığı yaptı.
Tam adı:
Joseph Reese Strayer
Unvan:
Tarihçi
Doğum:
20 Ağustos 1904
Ölüm:
1987
Okurlar
2 okur beğendi.
26 okur okudu.
1 okur okuyor.
12 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Sözler ve Alıntılar
14. yüzyılda bir Fransa krallığı kültü vardı. Fransa; tanrıya hürmet, adalet ve ilmin serpildiği kutsal bir topraktı. Eski zamanların İsrailoğulları gibi Fransızlar da, ilahi lütfa layık ve ona nail olan seçilmiş bir halktı. Fransa'yı korumak, Tanrı'ya hizmet etmekti. Bu fikirler yayıldıkça -15. yüzyıl başlarında krallığın en uç doğu sınırında yaşayan bir köylü kızı tarafından dahi biliniyordu- devlete bağlılık, bir ihtiyaç ve çıkardan daha fazlasına dönüştü; artık o bir faziletti.
Sayfa 72 - Say Yayınları
"14.yüzyıl itibariyle Batı Avrupa'da hâkim siyasi şeklin egemen devlet olacağı aşikârdı. Evrensel İmparatorluk bir rüyadan başka bir şey olmamıştı. Evrensel Kilise, bağımsız devleti savunmanın Kilise'nin bağımsızlıklarından ya da Hiristiyan toplumunun iddialarından daha önemli olduğunu kabul etmek zorundaydı. Devlete bağlılık, başka herhangi bir bağlılıktan daha güçlüydü ve (çoğunlukla devlet yetkilileri olan) bazı kimseler için yavaş yavaş vatanseverliği ima etmeye başlıyordu."
Sayfa 73 - Say Yayınları
Diğer taraftan, 14. ve 15. yüzyıl savaşlarının çoğu devlet kurma sürecini geciktirmiş ve hatta geriletmiştir. Ekonominin küçülmese de durgun olduğu bir çağda bir krallığın gelirini ve gücünü artırmasının en kolay yolu, daha önceden kurulmuş olan bir devletin sınırlarında uzanıyor olsa bile yeni toprakların kontrolünü kazanmayı denemekti.
Sayfa 75 - Say Yayınları
İmparatorluklar askeri açıdan güçlüydü; ancak nüfusunun sadece küçük bir kısmını siyasal sürece veya daha doğrusu acil yerel çıkarların ötesine geçen herhangi bir faaliyete dâhil edebiliyordu. Bu, büyük miktarda insan kaynağının boşa harcandığı ve devlete sadakatin gevşek olduğu anlamına geliyordu. Bir imparatorluk halkının büyük çoğunluğu, devletin muhafazasının toplum için en yararlı şey olduğuna inanmıyordu. Her seferinde imparatorlukların çöküşünü seyrettiler ve her hâlükârda daha küçük siyasi birliklere geri döndüler ya da yeni bir seçkinler sınıfı tarafından yönetilen bir imparatorluğa katılmayı kabul ettiler. Şehir devletleri, imparatorluklara göre halkından çok daha iyi faydalandı, tüm vatandaşlar siyasal sürece ve ortak topluluk faaliyetlerine etkin bir şekilde katıldı. Devlete sadakat güçlüydü; zaman zaman modern milliyetçilikteki yoğunluğuna ulaşıyordu.
Sayfa 36 - Say Yayınları
Bir insan; ailesi, sabit yerel bir meskeni veya dini bir mensubiyeti olmadan makul ölçüde uzun bir ömür sürebilir, ancak devletsiz hiçbir şeydir. Hiçbir hakkı, güvencesi olmaz; etkin bir kariyer yapmak için en küçük bir fırsat yakalayamaz. Teşkilatlanmış bir devlet sisteminin dışında kalarak bu dünyada selamete ulaşmak mümkün değildir.
Sayfa 29 - Say Yayınları
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
